İHD’li Pınar Yılmaz: Kadına yönelik suçların üzeri kapatılıyor

İHD’li Pınar Yılmaz, Colemêrg’te kadına yönelik işlenen suçların üzerinin yargı, korucular, aileler eliyle kapatıldığına dikkat çekerek, “Yaşananlara göz yumup, sessiz kalmak daha ne kadar sürecek! Bu tavırla şiddet meşrulaştırılıyor” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Colemêrg- Kadın ve çocuklara yönelik işlenen suçlarda yargıdaki cezasızlık neredeyse ülkenin geneline yayılıyor. Colemêrg’te de (Hakkari) bir çok dosyada “cezasızlık” dikkat çekerken, bir çok olay ise “korucu”, “aşiret” “kanaat önderi” eliyle üstü kapatılıyor. Oluşturulan özel güvenlik alanları, kurulan karakollar ve sık sık eylem ve etkinlik yasaklarıyla gündeme gelen Colemêrg’de, son yıllarda artan madde kullanımı, şiddet, cinsel saldırı olaylarının nedeni ise “özel savaş politikaları” olarak değerlendiriliyor.

Son 7 ayda 6 kadının şüpheli şekilde hayatını kaybettiği kentte, şüpheli ölümlere ilişkin başlatılan soruşturmalar ise davaya dönüşmeden kapatılıyor. Şüpheli şekilde yaşamını yitiren kadınların birçoğunun fiziki veya psikolojik şiddete maruz bırakıldığı belirtiliyor. Şiddet, cinsel saldırı ve tacizlere maruz kalan kadınlar da destek mekanizmalarının yokluğu ve toplumsal baskılar nedeniyle kimi zaman susmak zorunda kalıyor. Özellikle “Tecavüz” suçunun üzeri kimi zaman ‘kanaat önderi’ eliyle kadınlar evlendirilerek kapatılıyor, ya da kadınlar “şüpheli şekilde” hayatını kaybediyor.

‘İstismar ve şiddet olaylarının üstü kapatılıyor’

İnsan Hakları Derneği (İHD) Colemêrg Şube Yöneticisi Pınar Yılmaz, kentte kadınlara ve çocuklara yönelik işlenen suçlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Son dönemlerde kentte hem çocuk istismarı hem de şüpheli kadın ölümlerine ilişkin çok sayıda olayın yaşandığına dikkati çeken Pınar Yılmaz, “Bunların bir kısmı yargı mercilerine ulaşırken bir kısmı da ulaşmadan üstü kapatılıyor. Yargıya ulaşan bu tarz vakalar da çoğu zaman cezasızlık veya takipsizlikle sonuçlanıyor. Buranın sosyolojik yapısına baktığımızda küçük bir yer ve herkes herkesi tanır. Bundan dolayı aşiretler veya ‘kanaat önderi’ dediğimiz kişilerin toplumda sözü daha çok dinleniyor. Hem bu tarz bir durumun yıllardır sürmesi hem de toplumun kapalı olmasından kaynaklı yaşanan istismar veya şiddet olaylarının üstü kapatılıyor” dedi.

‘Tecavüz olayları evlendirme ya da şüpheli ölümlerle sonuçlanıyor’

Hastaneye ulaşan vakaların dahi üstünün bir şekilde kapatıldığına işaret eden Pınar Yılmaz, şunları aktardı:

“Olduğumuz coğrafyada kadınların yaşadığı şiddet vakaları ‘ayıp’ denilerek kimseye yansıtılmıyor. Yine çocuğa veya kadına dönük cinsel istismar ya da tecavüz olayları da maalesef ki çoğu zaman zorla evlendirme, şüpheli ölümlerle sonuçlanıyor. Bu vakalar üstü kapatıldığı için genelde ne yargı ne de karakola ulaşmıyor. Çoğu zaman hastaneye ulaşan vakalar da ailelerin girişimleri ile kapatılıyor. Yargıya ulaşan vakalar da ne yazık ki cezasızlık politikası ile sonuçlandığı için olayların azalmasına dönük herhangi bir caydırma durumu söz konusu olmuyor.” Yaşanan olayların üzerinin kapatılmasında özellikle “korucuların” ve “kanaat önderlerinin” rol aldığına dikkati çeken Pınar Yılmaz, yaşanan şüpheli ölüm olaylarının ise araştırılmadığı için unutulduğunu söyledi.

‘Kadınlar çözüm için bir mekanizma bulamıyor’

Şiddete karşı kadınların susmadığına vurgu yapan Pınar Yılmaz, “Kanaat önderi dediğimiz kişiler aileleri bir araya getirerek kendi kurallarına göre olaya bir çözüm buluyor. Kadınlar yaşadıkları şiddeti kimseye anlatamadığı için veya çözüm üretecek bir mekanizma bulamadığı için boşanmak istediğinde de boşanamıyor. Son dönemde kentte boşanma vakaları arttı ama çok sayıda kadının bu seçeneğe ulaşma imkânı olmuyor” dedi.

‘Sessizlik şiddeti meşrulaştırıyor’

Kentte 3 ay önce bir kadının yüksekten düşme sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatan Pınar Yılmaz, “Hayatını kaybeden kadının cinsel istismara maruz kaldığı kısa süre sonra ortaya çıktı” diye konuştu. Kadına ve çocuğa yönelik işlenen suçların cezasız bırakılmaması gerektiğini ifade eden Pınar Yılmaz hem yargı mercilerine hem de kentteki sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunarak, “Yaşananlara göz yumup sessiz kalmak daha ne kadar sürecek! Bu tavırla yaşanan istismar ve şiddet meşrulaştırılıyor. Olaya müdahale edilse belki bu rakamlar artmaz ama müdahale olmadığı için faillerin yaptıkları meşrulaştırılıyor. Bunu gören diğer failler de ‘bana bir şey olmaz’ deyip daha çok şey yapıyor” diye konuştu.

‘Korucular da suçların üstünü kapatıyor’

Yargının yanı sıra suçların üstünü kapatan bir kesimin de “korucular” olduğuna vurgu yapan Pınar Yılmaz, “Korucular kentte ‘kanaat önderi’ ya da ‘sorumlu kişi’ gibi davranıp olayların üstünü kapatma görevini üstleniyor. Yaşanan bu şiddet olaylarının birçoğuna da baktığımızda failler genellikle korucular oluyor” dedi.