Çatı örgütü ‘Kadının Gözleri Gözlemevi’ ile şiddete ilişkin veri tabanı geliştiriliyor

Insat Derneği Başkanı Samia Lamrani, kadın derneklerinin kurduğu kollektif bir çalışma olan “Kadının Gözleri Gözlemevi” ile Fas’ta kadına yönelik şiddet gerçeğinin araştırılarak, buna ilişkin veri tabanı geliştirilmesinin hedeflendiğini anlattı.

HANAN HARITE

Fas – Fas’ta “Kadının Gözleri Gözlemevi” çok sayıda feminist ve insan hakları derneklerinin içinde yer aldığı kollektif bir çalışma. Insat Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Derneği Başkanı Samia Lamrani, kurucuları içinde yer aldıkları bu çalışmaya ilişkin ajansımızın sorularını yanıtladı. Samia Lamrani, Fas’ın tüm bölgelerindeki şiddet gerçeğinin araştırılması, buna yönelik politikaların izlenmesi ve değerlendirilmesinin gözlemevinin faaliyetleri arasında yer aldığını anlattı.

‘Kadına yönelik şiddete ilişkin veri tabanı geliştirilecek’

*“Kadının Gözleri Gözlemevi” adlı kollektif çalışmanın hedefleri nelerdir? Çeşitli bileşenlerin olduğu bu çalışma nasıl ortaya çıktı?

Merkezi Beni Mellal şehrinde bulunan Insat Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Derneği, resmi olarak Mart 2006'da faaliyete geçen “Kadının Gözleri” Gözlemevi'nin kurucu derneklerinden biridir. Kadın derneklerinin şiddete ilişkin çalışmalarının koordine edilmesi amaçlandı. Fas'ın tüm bölgelerindeki şiddet gerçeğinin araştırılması, buna ilişkin politikaların izlenmesi ve değerlendirilmesi gözlemevinin faaliyetleri arasında yer alıyor.

Bu politikanın geliştirilmesi ve istişarede bulunulması bir yıldan fazla süren ortak bir stratejiye göre başladı. Esas olarak bazı dinleme merkezlerinin desteklenmesiyle temsil edildi. Gözlemevinde yer alan dernekler için, Fas'ta kadına yönelik şiddetle ilgili bilgilerin kaydedilmesi ve işlenmesi için birleşik bir veri tabanının geliştirilmesi kararlaştırıldı. Ayrıca, aktivistlerle toplantılar düzenlenerek kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında erkek ve kadın işçilere yönelik eğitim kursları düzenlenmesi kararlaştırıldı.

‘Önemli yasalar var ancak uygulamada boşluklar yaşanıyor’

*Kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik önemli yasal düzenlemeler var. Ancak kadına yönelik şiddet hala artmaya devam ediyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

2023 yılının sonu itibarıyla mevzuat düzeyinde önemli ilerlemeler var. Örneğin Aile Kanunu, Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kanunu 103/13 var. Yani önemli bir hukuki cephanelik var. Ancak sahadaki uygulama düzeyinde boşluklar yaşanıyor. Gözlemevi olarak, kadına yönelik şiddet olgusunun yükselişine karşı kadın ve insan hakları konusunda elimizdeki yasa ve verilere dayanarak bazı okumalar yapıyoruz. Kadınların ve kız çocuklarının ihtiyaçlarına cevap vermeyi hedeflediğimiz Aile Kanunu'nda yapılacak değişiklikler konusunda Fas'ta 2004 yılından bu yana yoğun tartışmalar başlatıldığını ve şu ana kadar yasal metnin belirsizliği nedeniyle uygulamanın hala aksadığını görüyoruz.  Fas’ta şiddeti önleme, farkındalık, eğitim çalışmaları yapılmalı. Şiddet gören kadınlar için ise bakım, koruma ve barınma hizmetlerinin sağlanması gerekiyor.

‘Şiddet gören kadınların bakımına yönelik alanlar kapalı’

*Kadınların Gözleri Gözlemevi tarafından yayınlanan son raporda, neden kadınların ve kız çocukların sağlık hizmetlerine erişim hakkına odaklanıldı?

Şiddet gören kadınlar, kamu kurumlarından bakım, önleme ve koruma gibi hakları var. Ancak savunmasız durumda olan kadınlar, bu haklarını kullanmak için taleplerde bulunamıyor. Tüm katılımcı derneklerin yer aldığı saha araştırmasına dayalı olarak, ilgi vurgusunu benimsedik. Fas'ın çeşitli bölgelerine dağıtılan, örneğin derneğimizin bulunduğu Beni Mellal bölgesinde bulunan gözlemevinde, bu konuda mücadele veren iki dernek bulunuyor. Şehirdeki Insat Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Derneği ve Kadın Haklarının Korunması için Girişimler Derneği ile hastanelerdeki 11 bölüme saha ziyaretleri gerçekleştirdik, bakım hizmetlerinin işleyişini izledik.

Şiddet mağduru kadınların bakımına yönelik bölümlerin aktif hale getirilmesi için de çalışmalar yaptık. Bölümlerin bir grup insan kaynağını içeren entegre bir birim olduğunu ve kadınların kabul edilebileceği uygun bir alan olduğunu biliyoruz. Ancak ziyaretlerde yaptığımız incelemelerde bu alanların kapalı olduğunu tespit ettik. İzole yerlerde bulunması, ulaşılması zor olması ve insan kaynakları düzeyinde entegre olmamasının yanı sıra, istismara uğrayan kadın ve kız çocuklarının sağlık hakkından yararlanmasını engelleyen birçok olumsuzluk da sahada kayıtlara geçmiş durumda.

Bu birimlerde sosyal yardım, hemşire ve uzman doktorla temsil edilmesi gereken insan kaynağında da büyük eksiklikler bulunuyor. Bu çerçeveler, rollerini tam anlamıyla yerine getirmelerini sağlayacak tüm koşulları karşılamamaktadır ve tüm bu gözlemlerin izlenmesinin amacı şiddete maruz kalan kız çocuklarının ve kadınların sosyal hizmetlere erişimini kolaylaştırmaktır.

*Sizce kadına yönelik şiddet nasıl önlenebilir?

Toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin azaltılmasına yönelik kapsamlı bir yaklaşım uygulanmalı. Koordineli sağlık hizmetlerinin sağlanması ve uluslararası kabul görmüş standartlara uygun özel yapılar oluşturulması gerekiyor. Şiddet mağduru kadınları çocuklarıyla birlikte barınabilmesi için, şiddetle mücadele alanında faaliyet gösteren kadın derneklerinin dinleme merkezleri ile düzenli iletişim ve etkin koordinasyon kanalları oluşturulmalı. Fas toplumunda şiddeti azaltabilmemiz için, devletlerin sorumluluk üstleneceği ve gerekli özeni göstereceği kamu politikalarına da ihtiyacımız var.