emek/ekonomi

  • İSİG: Haziran’da 9’u kadın 173 kişi yaşamını yitirdi 

    Türkiye’de yılın ilk altı ayında en az bin 155 işçi hayatını kaybetti. Haziran ayında 173 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 9 kadın işçinin ölümü de İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin raporunda yer aldı.

  • Gever’in lavaş ekmekleri yer tandırından çıkıyor 

    Geverli kadınlar hayatlarını riske atarak yer tandırlarında yaptıkları lavaş ekmekler ile eski geleneği devam ettiriyor. Zor olan işlerini büyük bir titizlikle yapan kadınlar ekmeklerin pişmesi için saatlerce tandır başında bekliyor.

  • İdlip’e göç eden kadınlar 20 TL karşılığında tarlalarda sömürülüyor! 

    Suriye’nin İdlip kentinde kadınlar şiddetin her türlü halleri ile karşı karşıya kalırken, savaş nedeniyle yaşanan ekonomik kriz de bulundukları ortamı yaşanmaz hale getiriyor. IŞİD, El Nusra ve türevi örgütlere yakın kesimlerin kol gezdiği kentte kadınlar kendi mesleklerini icra edemezken, 20 TL karşılığında tarlalarda çalışmak zorunda kalıyorlar. Tarım Mühendisi Rajaa Al Sourani, kadınların tarımda düşük ücretlerle çalıştırıldığını, bu insanların haklarını savunabilecek kurumların da söz konusu olmadığını söylüyor.

  • Lübnan’da sendikal mücadeleyi zaferle taçlandıran kadınlar: Işığımızı her yere taşıracağız 

    Meslek erbabı kadınlar dünyanın her yerinde ataerkil zihniyet ile mücadele ediyor. Lübnan’da mühendis kadınlar, 6 kez ertelenen Mühendisler Sendikası seçimlerinde deyim yerindeyse mesleki mücadelenin de ötesinde ataerkil zinhiyet ile mücadele etti ve kazandı. “Artık sendikamızda kayırmacılık, cinsiyetçi yaklaşımlar, yolsuzluk, rant olmayacak” diyen mühendis Maryam Nammour, “Sendikalı kadınlar olarak bulduğumuz ışığı gittiğimiz her yere taşıracağız” diyor.

  • Ekonomik krizin derinleştiği Gazze’de kadınlar isyanda: Ambargo felakete götürüyor 

    Gazze’de neredeyse 15 yıldır süren abluka, nüfusu 2 milyonu aşan coğrafyayı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre işsizlik oranı yüzde 50’ye yaklaşırken, iş sahibi Gazzeliler dahi artık geçinemez durumda. Ambargonun kara, deniz ve havadan olmak üzere ağır şartlarda sürdüğü Gazze’de bu durumdan en çok etkilenenler elbette başta çocuklar ve kadınlar oluyor. Bir de pandemi koşulları akla getirildiğinde durumun vehameti daha da ortaya çıkıyor.

  • TTB'nin 73'üncü kongresinde cinsel şiddeti önleme yönergesi kabul edildi 

    TTB 73. Büyük Kongresi'nde Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu’nun karar önergesi olarak sunduğu "Cinsel Şiddeti Önleme ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekleme Yönergesi" oybirliği ile kabul edildi.

  • Ebru Özberk Anlı: Türkiye ILO C190’ı onaylamalı ve etkin şekilde uygulamalı 

    Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 190 sayılı “Şiddet ve Taciz Sözleşmesi” 25 Haziran’da yürürlüğe girdi. ILO C190, çalışma yaşamında şiddet ve tacizi ele alan ilk ve tek uluslararası sözleşme olma özelliği taşıyor ve ILO Türkiye Ofisi Kıdemli Program Yöneticisi Ebru Özberk Anlı, sözleşmenin Türkiye tarafından neden onaylanması gerektiğini değerlendiriyor.

  • Zeytinyağı sabunu üretimi ile binyılların geleneğini sürdürüyorlar 

    Zeytinyağı sabunu yapımı kadınlar için kültürel bir ritüel taşırken, binyıllardır süren bu geleneğin temsilcilerinden Suheyla El Tabel, 60 yaşında ve halen sabun üretim tezgahının başında duruyor. Suheyla El-Tebal, “Biz kültürümüzü korumak istiyoruz. Geçimimizi de sağlıyoruz. Tabi ev temizliğinde ve bireysel kullanım için de vazgeçilmez olarak zeytinyağı sabunu kullanıyoruz” diyor.

  • Tunus’ta kadın girişimcileri teşvik etmek için kampanya başlatıldı 

    Tunus’ta Ulusal Kadın Girişimciler Odası öncülüğünde kadın girişimciliğin aktif rolünü oynaması, ekonomide hareketliliğin sağlanması ve kadınların teşvik edilmesi için kampanya başlatıldı.

  • Orşe’de koyunlarını sağan kadınlar kışı süt ürünlerini satarak geçiriyor 

    Yaylalara çıkarak seslendirdikleri stranlar eşliğinde koyunları sağan kadınlar, elde ettikleri süt ile peynir ve yoğurt yapıyor. Ekonomik özgürlüklerini bu şekilde kazanan kadınlar, beslenmeden eğitime kadar birçok ihtiyacını kimseye muhtaç olmadan karşılayabiliyor.

  • Sabine Maalouf: Lübnan’da kriz derinleşiyor 

    Lübnan’da ekonomik kriz gün geçtikçe derinleşiyor. Pandemi sürecinde 8 bini aşkın orta ve küçük işletme kepenk kapattı, ve onbinlerce yurttaş işsiz kaldı. Coğrafik konumundan ötürü dış ticaretin yoğun olduğu ülkede her geçen gün Lübnan yerel para birimi değer kaybederken bunun yurttaşların cebine yansıması ise alım gücünün düşmesi oluyor. Profesör ve Finans/Bankacılık Yasaları Araştırmacısı Doktor Sabine Maalouf ile derinleşen ekonomik krizi konuştuk. Sabine Maalouf, yetkililerin derhal kolları sıvaması gerektiğini söyleyerek, krizin önünü almak için parçalı kararlardan ziyade bütünlüklü kararların alınması gerektiğini savunuyor.

  • Sîdar’ın mekanı hem serinletiyor hem de kadınlara örnek oluyor 

    Sıcaklar başladı, pandemi de bir nebze olsa hızını kesti. Dondurmalar, soğuk meşrubatların zamanı artık. Halepçe’ye yolunuz düşerse henüz yeni iş sahibi olan Sîdar’ın dükkanına uğramamanız için hiç bir neden yok. Üstelik meyveli dondurmalardan meşrubatlara buradaki tüm ürünler doğal imza taşıyor.

  • Hakkari’nin tek kadın arıcısı Berivan’ın hedefi işini büyütmek 

    Yükseova’da arıcılık ile uğraşan Berivan Yardımcı, dört mevsim arı kovanları ile ilgilenirken, kovanlardan elde ettiği balları satarak geçimini sağlıyor. Kentte bu mesleği yapan tek kadın olan Berivan’ın hedefi yaptığı işi büyütmek.

  • Yayla yasağında hayvanlarını sattı tarım işçisi oldu 

    Yayla yasağı nedeniyle hayvanlarını satmak zorunda kalan Hülya Geyik, koçerliği bıraktıktan sonra tarlalarda çapa yaparak geçimini sağlıyor. İlerlemiş yaşına rağmen tüm gün tarlada çalışan Hülya, çalıştığı yerde ise çadırda kalıyor.

  • Yoluna çığ da düşse, kendi yolundan dönme! 

    Ömür Özdemir, Malatya’da ortak olarak iş yaptığı eşinden ayrıldıktan sonra kızı İdil ile birlikte tek başına mücadele etmek zorunda kaldıkları bir yaşama dahil oldu. Eşiyle ortak olduğu işinden üzerine kalan yüklü borç, ekonomik problemleri de beraberinde getirdi. Altından kalmak için son çareyi memleketinden getirdiği kayısıları satarak buldu. Bu zorlu yolculuktan kadınlara haykırdığı bir sonuç var; “Yolunuza çığ da düşse, esas olan kendi yolundan dönmemektir!”

  • 20 yıllık değirmeni ile tahıl ürünlerini öğüterek para kazanıyor 

    Yüksekova’nın Suüstü köyünde 20 yıl önce kurduğu değirmende çalışarak geçimini sağlayan Safiya Ereğli, ileri yaşına rağmen gün boyu çalışıyor. Buğday, nohut ve mısırları değirmeninde öğüten Safiya, çalışmadığı günlerde ise kendisini kötü hissettiğini söylüyor.

  • Bu çağın köleleri: Ev işçisi kadınlar 

    Ev işçisi kadınlar bu çağın köleleri olarak anılıyor. Onlar açlıkla çalışmak ve yoksullukları ile yalnız baş etmek zorunda bırakılanlardan. 16 Haziran Ev İşçileri Günü’nde ev işçisi kadınların koşullarını anlatmaya çalıştık…

  • Qamişlo’da 60 farklı yerel ürün fuarda buluştu 

    Cizre Bölgesinde ekolojik ve yerel ürünler ilk elden yurttaşlarla buluşturuldu. Kuzey ve Doğu Suriye Ticaret Odaları Birliği Eş Başkanı Leyla Îbrahim, üretimin yerelleşmesinin ve halklaşmasının kendileri için önemli olduğunu vurgularken, “Ekolojik perspektif ile yapılan ürünlerin tanıtımını yapmak istedik” diyor.

  • Libyalı kadınlar “Benzersiz Güçlendirme” ile ekonomik soluk arayışında 

    Libya denildiğinde petrol yatakları ile zengin coğrafya gözümüzün önüne gelir bir de 2011’den bu yana ülkenin içerisine girmiş olduğu iç savaş... Peki ülkenin petrol zenginliği kadınların ekonomik hayattaki günlük yaşamını etkiliyor mu? Elbette hayır! Kadınlar her halukarda yoksulluğu en derinden hisseden kesimlerin başında geliyor Libya’da da. Yoksulluğun uluslararası raporlarda dahi yüzde 45’lerde seyrettiği ülkede kadınlar kendilerine soluk borusunu yine kendi iradeleriyle ortaya koyuyor. Kadın mikro girişimleciler Libya’da Benzersiz Güçlendirme Kurumu (Uniqueness Empowerment Organization) çatısı altında örgütleniyor. Hem evlerinden çalışan hem de meslek sahibi, ancak kendi meslek kollarında iş bulamayan kadınlar ekonomik özgürlüklerini elde etmek için aynı çatıda bir araya gelmeye çalışıyor. Bizler kurumun koordinatörlüğü ve kurucluğunu yapan Hind Albshari ile bir araya gelerek projelerini kendilerinden dinledik.

  • İSİG Meclisi: Türkiye’de 8 yılda 513 çocuk çalışırken yaşamını yitirdi 

    Türkiye’de son 8 yılda 513 çocuğun çalışırken yaşamını yitirdiğine dikkat çeken İSİG Meclisi, “Kayıt-dışı çocuk işçi çalıştırılan kişi ve kurumlara göz yumulmamalı, caydırıcı cezalar verilmelidir” dedi.