Kadın dengbêjlerin görülmeyen yaşamı - 5

Su gibi sesi ile dengbêjler kervanına katıldı Güzel ve güçlü sesi ile nehir olup sanat dünyasına akan Nesrin Şerwan, Bağdat Radyosu’nda 500 parçayı kayıt altına aldı. Sanatı ve ailesi arasında seçim yapmak zorunda kalan Nesrin Şerwan, sesinin peşinden gitti. Bugün hala seslendirdiği parçalar dünyanın dört bir yanında yankılanıyor.

Su gibi sesi ile dengbêjler kervanına katıldı

Güzel ve güçlü sesi ile nehir olup sanat dünyasına akan Nesrin Şerwan, Bağdat Radyosu’nda 500 parçayı kayıt altına aldı. Sanatı ve ailesi arasında seçim yapmak zorunda kalan Nesrin Şerwan, sesinin peşinden gitti. Bugün hala seslendirdiği parçalar dünyanın dört bir yanında yankılanıyor.

Haber Merkezi – Sanat dünyasında Nesrin Şêrwan olarak bilinen Xoxê Omer Osman, 1929 yılında Şırnak’ın bir köyünde dünyaya gelir. Göçmen bir ailede büyüyen Nesrin Şêrwan, yaylada, dağlarda parçalar seslendirmiş ve Botan gırtlağını korumuştur. Meryem Xan ve Elmas Xan gibi Botan bölgesindeki kadınlara has bir gırtlağa sahip olan Nesrin Şerwan, Bağdat Radyosu’nda Gabar ve Cudi zirvelerindeki bir ceylan gibi klamlarını seslendiriyordu. Güçlü sesi ile “Dilo”, “Gulê heynar”, “Xanê tu xanî”, “Qulingo qulingê vê beriye”, “Gulî sorê heyî gaze gaze”, “Loy lim koçerê”, “Zulfayê” ve “Nadir Begê” parçalarını seslendirmiştir.

Tanınan dengbêjlerden olur

Kürt sanatı için hizmet etmiş kadın dengbêjler arasında feodalizme karşı mücadele yürütmüştür. 1930 Ayaklanması nedeniyle baskılar artır. Tanınan bilinen kişiler eskisi gibi bölgede yaşamlarını sürdüremezler. Başkaldırılarda yer alan kimi sanatçılar buradan göç ederek çeşitli yerlere giderler. Nesrîn Şerwan’ın babası Omar Osman da 1932 yılında Botan bölgesindeki binlerce aile gibi Federal Kürdistan Bölgesi’nin Behdinan ve Zaxo kentlerine göç eder. Durumları iyi olan bu aile artık ekmek alacak para bulamaz hala gelir. Zaxo’daki zengin ailelerin yanında küçük yaşına rağmen kardeşleriyle birlikte günlük olarak çalışarak ekmek paralarını kazanmaya çalışırlar. Nesrin Şerwan bir düğünde halay başına geçerek Botan bölgesinin parçasını söyler. Düğüne katılanların hepsi onun sesini beğenir ve çektiği Botan bölgesinin halayıyla dikkatleri üzerine çeker. O süreçte Bağdat Radyosu yönetiminde yer alan mamoste Eli Merdan, onun radyoda çalışmasını ister. Bu teklifi kabul eden Nesrin Şerwan, Bağdat’a doğru yol alır. Başlangıçta koroda yer alan Nesrin Şerwan, tanınan dengbêjler arasında yerini alır.

Sesinin peşinden gitti

Ayşe Şan, Meryam Xan ve Elmas Xan gibi o da sanatı ve ailesi arasında kalır. Hangisini seçerse diğeri elinden gider. Diğer dengbêjler gibi o da sanatını seçer. Her ne kadar yalnız kalsa da sesinin peşinden gitmekten vazgeçmedi. 25 Mart 1944 yılında Bağdat Radyosu’nda çalışmaya başlayan Nesrin Şerwan, sesinin güçlü olması nedeniyle birçok dengbêj ve sanatçıyı etrafına toplar. Başlangıçta çocukluğunda içinde bulunduğu aşiretten duyduğu parçaları söyleyen Nesrin Şerwan, sanat alanında kendini geliştirerek sesini eğitir. Cegerxwîn, Şêx Selam gibi şairlerin şiirlerini seslendirir. Mihemed Arifê Cizîrî, Îsa Berwarî, Hesen Zîrek, Tahir Tewfîq, Resûl Gerdî, Şemal Saîb, Kawês Axa gibi o dönemin sanatçılarıyla şarkılar seslendirir. 31 yıllık radyo hayatında kendisinin de içinde bulunduğu 500 parçayı kayıt altına alır.

Yalnız başına yaşamı yitirdi

1975 yılında radyo çalışmalarından ayrılır. Yaşı biraz ilerlediğinde kendi dönemindeki birçok sanatçı gibi yalnız kalır. Yalnızlıktan hastalanan Nesrin Şerwan, 10 Ekim 1990 yılında Bağdat’a yaşamını yitirir. Yaşamının büyük bir bölümünü geçirdiği Bağdat’a toprağa verilir. Ruhunun zenginliği ve güçlü sesi ile nehir olup sanat hayatına akan Nesrin Şerwan, bugün birçok Kürt tarafından hala tanınıyor ve seslendirdiği parçaları dinleniyor.

Yarın: Güzelliklerin Annesi: Dayikî Cemal