Serêkaniyê Kampı’ndaki göçmenler için insan hakları örgütlerine çağrı

Serêkaniyê Kampı’nda sağlık malzemelerinin temini başta olmak üzere göçmenlerin birçok sorunla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Meysa El-Elî, insan hakları örgütlerine seslenerek, “Elinizi vicdanınıza koyun, göçmenlere yardım edin” dedi.

RONÎDA HACÎ

Hesekê – Türkiye ve ona bağlı güçlerin saldırıları sonucu yüzbinlerce Serêkaniyê ve Girê Spî sakini Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Bölgesi'ndeki diğer bölgelere göç etmek zorunda kaldı. Özerk Yönetim göç eden yurttaşları yerleştirmek için Hesekê’de Serêkaniyê ve Waşokanî Kamplarını kurdu. Şuan her iki kampta 8 binden fazla göçmen yaşıyor. Özerk Yönetim zor durumda olan göçmenlere yardım etmek için elinden geleni yapmaya çalışıyor. Bir yandan Özerk Yönetim göçmenlere yardımcı olmaya çalışırken, Uluslararası İnsani Yardım Kuruluşları ise bu durum karşısında sessizliğini korumayı sürdürüyor.  Konuya ilişkin Serêkaniyê Kampı Göçmen İşleri Komitesi üyesi Meysa El-Elî, değerlendirmelerde bulunarak, uluslararası kuruluşlara görevini yerine getirme çağrısı yaptı.

“Elinizi vicdanınıza koyun”

Serêkaniyê işgalinin üzerinden 3 yıl geçtiğini ve göçmenlerin zor koşullarda yaşadığını belirten Meysa El-Elî, bu zorluğa rağmen uluslararası kuruluşların sessizliğini koruduğunu söyledi. Serêkaniyê Kampı’nda binlerce kadın, çocuk, yaşlının kaldığını dile getiren Meysa El-Elî, “Kış aylarında göçmenlerin durumları kötüleşir. Yazın ise yüksek sıcaklıklardan kaynaklı çocuk ve kadınlar hastalanıyor. Göçmenler 3 yıldır zorlu koşulara direniyor. Hiçbir İnsan Hakları Örgütü bu duruma ses çıkarmıyor ve kendi çıkarlarına göre hareket ediyorlar. Çıkarlar ön plana çıktığında vicdan satılır. Bu kamplarda göçmenlerin yiyecek, su ve tıbbi malzemeye ihtiyacı var. İlaç fiyatları çok pahalı olduğu için göçmenler, ilaç satın alamıyor. Özellikle diyabet, kalp hastaları, kanser, kadın ve çocuk hastalıkları çok yaygın yaşanıyor. Özerk Yönetim kendi imkanları doğrultusunda bu anlamda göçmenlere yardımcı olmaya çalışıyor” dedi. Uluslararası insan hakları örgütlerine seslenen Meysa El-Elî, “Elinizi vicdanınıza koyun ve göçmenlere yardım edin” çağrısı yaptı.

“Sömürge evlerine karşı mücadele edin”

Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan ve işgal altında olan Efrîn, Ezaz, Bab, Cerablus, Girê Spî ve Serêkaniyê’ye yapılmak istenen sömürge evlere işaret eden Meysa El-Elî, “Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 4 Mayıs’ta Efrîn, Ezaz, Bab, Cerablus, Girê Spî û Serêkaniyê’ye sömürge evleri yapma planları için hazır olduklarını söyledi. Bu sömürge evlerine bir milyon Suriyeli mülteciyi yerleştireceğini açıkladı. Serêkaniyêli göçmenler olarak bu projeyi kınıyoruz ve insanlığa karşı bir suç olarak değerlendiriyoruz. Bu proje Osmanlı egemenliğini canlandırma, demografiyi değiştirmeyi amaçlıyor. Tüm Serêkaniyêli göçmenlere sesleniyorum; el ele tutun ve tek yürek bu projeye karşı mücadele edin ki kentimizi işgalcilerden kurtaralım. İşgalci Türk devletinin toprağımızdaki varlığı Suriye krizini daha da derinleştiriyor” şeklinde konuştu.

Meysa El-Elî, uluslararası kurumlara da çağrı yaparak, Türkiye’nin işlediği suçlar karşısında cezalandırılmasını istedi.