GULNAR ROJ

Heleb – Suriyeli kadınlar ve özellikle Arap kadınlar, Baas rejiminin baskıları nedeniyle haklarından mahrum bırakıldı. Rojava’da yaşanan devrim süreci ile birlikte kadınlar toplumda önemli rol alırken, siyasetten sanata, ekonomiden ekolojiye birçok alanda yer almaya başladı. Rojava’da DAİŞ’e karşı tarihi bir direniş sergileyen kadınlar, tüm dünya kadınlarına da örnek oldu. Arap kadınlarda devrim süreci ile birlikte birçok çalışmaya öncülük etti. Devrimin başlamasıyla birlikte özyönetim kurumlarında yerlerini alan Arap kadınlar, kısıtlanan tüm haklarını yeniden elde etti. Suriye Demokratik Meclisi Kadın Ofisi Yöneticisi Necla Hemza, Rojava devriminde Arap kadınların rolü hakkında konuştu.

“Kadınlar güçlüyse toplumda güçlüdür”

Öncelikle kadınların toplumdaki rolüne dikkat çeken Necla Hemza, “Kadının toplumda gücü ne kadar fazlaysa toplum o kadar güçlüdür. Kadınların alt düzeyde olduğu bir toplum sistemsiz ve örgütsüz bir ölü toplumdur. Özgür bir toplum isteniyorsa, kadınlar her şeyden önce özgür olmalıdır” dedi. Kadınların direnişin simgesi olduğunu kaydeden Necla Hemza, “Kadınlar hakları için otoriter ve ataerkil zihniyete karşı büyük bir mücadele yürütüyor. Arap kadınlar kendini kanıtladı. Bugün Arap kadınların her alanda yeri olduğunu görüyoruz. Rojava devrimi tüm Suriye halkının devrimiydi ve tüm bileşenleri içeriyor. Kürt kadınları cesaretleriyle birçok kadını baskıdan kurtarmış, özgürlüğe kavuşturmuş ve toplumda rol almaları için birçok fırsat yaratmıştır" diye belirtti.

“Arap kadınların hakları kısıtlandı”

Ataerkil zihniyetin Arap kadınların tüm haklarını kısıtladığını sözlerine ekleyen Necla Hemza, "Arap toplumunda kadınlar hep din, örf ve adetlerle kısıtlanmış durumdaydı, bu nedenle Arap dünyasındaki hareketleri hep kısıtlandı. Cemaatte çok az insan vardı ve birçok Arap aile, kızlarının okula gitmesine izin vermiyor ve onları eğitim haklarından mahrum bırakıyordu. Her zaman önleri kapatılıyor, toplumda yer almalarına izin verilmiyordu. Ataerkil zihniyet Arap kadınları hep kısıtladı, yaşam alanlarından uzaklaştırdı, gelişmelerine izin verilmedi. Ancak devrim ile birlikte tüm bu yaklaşımlar değişti” ifadelerinde bulundu.

"Arap kadınlar artık haklarını biliyor"

Rojava’da gelişen devrim süreci ile birlikte Arap kadınlarının sosyal, askeri, siyasi ve diğer alanlarda yerlerini aldığını yineleyen Necla Hemza, Arap ve Kürt kadınların birlikte topraklarını savunduğunu sözlerine ekledi. Suriyeli kadınların mücadeleleri ile tanındığını söyleyen Necla Hemza, şunları belirtti: “Arap kadınlar haklarını bildikleri için artık haksızlığı kabul etmiyorlar. Birçok Arap kadın topraklarını savunmak için hayatlarını feda etti ve kendi kanlarıyla tarihi destanlar yazdılar. Suriye şu anda bir ekonomik kriz yaşıyor. Buna karşılık kadınlarda toplumlarını ayakta tutabilmek için ekonomilerini güçlendirmeye ve gelişmeye çalışıyorlar."

"8 Mart ruhuyla mücadelemizi hızlandıracağız”

Tüm kadınlara ulaşmak için çalışmalarını en üst seviyeye çıkaracaklarını dile getiren Necla Hemza, “Çalışmalarımızla dünyadaki tüm kadınların sesi olacağız. Kadınlar kendilerini örgütlemeli. 8 Mart'ta umudumuz; işgal altındaki topraklarda yaşayan tüm kadınların kurtarılması, topraklarımızın çetelerin elinden kurtarılmasıdır. 8 Mart ruhuyla mücadelemizi hızlandıracağız” şeklinde konuştu.