“Cemal Kavak ve tüm kayıplar için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz”
Kayıp yakınları ve İHD yöneticileri, 1996’da Diyarbakır’da kaybolan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Yargıçlar ve Savcılar Sendikası (Yargı-Sen) üyesi Cemal Kavak’ın akıbetini sordu.
Amed – İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” talebiyle 688'inci kez Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eylemde kayıpların fotoğrafları taşındı. İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Derya Yıldırım, 24 Nisan 1996’da Diyarbakır Merkezde kaybolan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Yargıçlar ve Savcılar Sendikası (Yargı-Sen) üyesi Cemal Kavak’ın hikayesini okudu.
Cesedi teşhis edilir
Cemal Kavak’ın kaybolmasından sonra ailenin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na durumu bildirdiğini fakat bir sonuç alamadığını ifade eden Derya Yıldırım, “Olaydan iki gün sonra aile Diyarbakır Devlet Hastanesi morguna kimliği belirsiz bir cenazenin geldiği duyar ve bu duyum üzerine morga gider. Morga giden aile cenazenin Cemal Kavak’a ait olduğunu teşhis eder” dedi.
“Faili meçhul bir cinayet”
Cemal Kavak’ın cansız bedeninin Diyarbakır-Bismil karayolu üzerinde bulunan sazlıkların arasında boynundan telle boğulmuş bir vaziyette bulunduğunu söyleyen Derya Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Cemal Kavak’ın cansız bedeninin bulunduğu yere hangi yönden gidilirse gidilsin iki ya da üç güvenlik kontrol noktasından geçmeden ulaşmanın mümkün olmaması, yine cansız bedeninin, Cemal Kavak’ın son görüldüğü yerden çok uzakta bir yerde bulunması, faili meçhul bir cinayete kurban giden maktulün zorla kaybedildiğine işaret.”
“Devlet tazminat ödemeye mahkum edildi”
Derya Yıldırım, Cemal Kavak’ın yaşamını yitirmesinden sonra yaşanan hukuksal girişimi de özetleyerek, “Ailenin avukatı Diyarbakır İdare Mahkemesinde devlet aleyhine tazminat davası açar ancak bu davanın olumlu sonuçlanmaması üzerine 4 Ağustos 1999 tarihinde AİHM’ne başvurur. AİHM 6 Temmuz 2006 tarihli kararında, Sözleşme’nin yaşam hakkını düzenleyen 2. maddesinin Cemal’in ölümü ile ilgili etkili ve yeterli bir soruşturma yapılmadığı için usulden ihlal edildiğine, ayrıca etkili bir başvuru hakkı olmadığı için Sözleşme’nin 13. maddesinin ihlal edildiğine karar verir ve devleti tazminat ödemeye mahkûm eder. Kaç yıl geçerse geçsin, Cemal Kavak için, tüm kayıp ve siyasi cinayetlere kurban gidenler için adalet istemekten asla vazgeçmeyeceğiz” diyerek, sözlerini noktaladı.
Eylem bir dakikalık oturma eylemiyle son buldu.