İdlib'deki mülteci kadınların kötü yaşam koşulları sürüyor
İdlib’de şehir merkezine uzak kamplarda yaz aylarının kavurucu sıcaklarına uygun olmayan çadırlarda yaşam mücadelesi veren mülteci kadınlar, gıdaya, sağlık hizmetine ve temiz suya erişemiyor.
LİNA HATİP
İdlib – Hegemon devletlerin çıkarları uğruna özellikle Ortadoğu ülkelerinde yarattıkları kaos ortamları en çok da kadınları ve çocukları derinden etkiliyor. Savaş politikaları nedeniyle evlerini, mallarını, yaşam alanlarını kaybeden insanlar, maruz kaldıkları göçle birlikte gıdaya, sağlık hizmetlerine, güvenli bir yaşama erişmekte sıkıntı yaşıyor.
‘Çocuklarım hastalandı’
İdlib'de de yerinden edilen kadınlar, naylon veya kumaştan yapılan, yaz aylarının kavurucu sıcakları ve kış aylarının dondurucu soğuklarına karşı koruyucu olmayan çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor. Maarat Al-Numan şehrinden İdlib'in Harbanush kentindeki kampa göç etmek zorunda kalan 32 yaşındaki Subhiya Al-Bitar, yaşadıkları sıkıntıları şöyle anlattı:
“Elektrik sıkıntısı çekiyoruz ve soğutma araçlarımız yok. Aşırı sıcaklar nedeniyle kampta ortaya çıkan böceklerden kaynaklı 4 çocuğum hastalandı. Kamptaki çocukların çoğu sıcaklar nedeniyle hastalanıyor ve ateşleniyor. Suyla ıslattığımız havlularla ateşlerini düşürmeye çalışıyoruz. Çadır, mevsim koşullarına karşı dayanıksız ve güneş resmen tepemizde gibi. Kamplar şehir merkezlerine uzak olduğu için tıbbi tedavilere ulaşamıyoruz.”
‘Su sorunu nedeniyle kişisel bakımımızı yapamıyoruz’
Harem şehrinden Turlaha kampına 6 Şubat depreminin ardından yerleşen 29 yaşındaki Baraa Al-Satuf da "Yaz aylarıyla birlikte zehirli böceklere rastlıyoruz. Kendi yatağımda bir akrep buldum. Çocuklarımdan dolayı sürekli endişe içindeyim. Kampımızda on farklı ısırık vakası kaydettik. Bunların çoğunluğu sivrisinek ısırıkları” dedi. Hijyen ve su sorunu nedeniyle kişisel bakımlarını yapamadıklarını dile getiren Baraa Satuf, şunları kaydetti:
“Çocuklarımdan biri Leishmania'ya yakalandı. Yüksek sıcaklıklar güneş çarpmasına ve yorgunluğa neden oluyor. Özellikle de elektrik kesintisi nedeniyle serinleticileri çalıştıramıyoruz ve sıcaklığın yarattığı basınç hayatımızı olumsuz etkiliyor. Isıyı ancak çadırın çatısına ıslak battaniyeler koyarak, giysilerimizi ıslatarak ve kampın yakınındaki ağaçların gölgesinde oturarak azaltmaya çalışıyoruz.”
‘Tüm gün naylondan yapılmış çadırda yaşam sürüyoruz’
Sarmin’den İdlib şehrinin eteklerindeki bir kampa göç eden 56 yaşındaki Samira Al-Awad ise, şeker hastası olduğunu ve aşırı sıcaklardan dolayı bunaldığını söyledi. Tüm gün naylondan yapılmış çadırlarda bir yaşam sürdüklerine dikkati çeken Samira Al-Awad, yaşamın temel gereksinimlerinden yoksun olduklarını anlattı. Samira Al-Awad, yaşadığı kampta su olmaması nedeniyle 9 yaşındaki torununu mesafesi uzak bir yerden su getirmeye göndermek zorunda kaldığını ifade ederek, bunun da torununun güneş çarpması, baş ağrısı ve bilinç kaybı yaşamasına neden olduğuna söyledi.