30 yıldır köyüne hasret yaşıyor

Şemzinan’a bağlı Bêdaw köyünden zorla çıkarılan Nedima İsal, 30 yıldır köyüne hasret bir şekilde yaşıyor. Yakılan evlerinin yerine 5 karakol yapıldığını belirten Nedima İsal’in tek isteği yeniden köyüne dönebilmek.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Colemerg– “Güvenlik” gerekçesiyle 90’lı yıllarda bölgede binlerce köy boşaltıldı. Özellikle Hakkâri, Şırnak, Mardin, Diyarbakır ve Siirt gibi kentlerde yaşanan köy boşaltmalarında binlerce insan yerinden edilerek metropollere yönelmek zorunda kaldı. Boşaltılan köyler yakılıp yıkılırken göçe zorlanan köylüler ise yıllarca topraklarından ayrı yaşamak zorunda bırakıldı. Bu olayların üzerinden yıllar geçmesinin ardından bazı köylerde hayata geçirilin sıkıyönetim uygulamalarının kalkmasıyla birlikte geri dönüşler yaşandı. Diğer yerlere oranla daha az dönüşlerin yaşandığı Hakkâri’de 90’larda boşaltılan onlarca köy halen yasaklı. Yasaklı köylere gidip görmek isteyen yurttaşlar ise korucular tarafından karakola şikâyet ediliyor.

Yakılan evlerin yerine karakollar yapıldı

Kentte gidiş-geliş yasaklarının devam ettiği yerlerden biri de Şemdinli (Şemzinan)’ye bağlı Ayranlı (Bêdaw) Köyü. 1993 yılında asker ve korucular tarafından yakılıp boşaltılan köye 30 yıldır hiç dönen olmadı. Irak sınırında yer alan köyde yakılan evlerin yerine 5 karakol yapıldı. Resmi bir yasak olmamasına rağmen gidişlerin engellendiği köyde, 93 yılında yıkılan evler ve karakol dışında bir şey bulunmuyor.

Zorla köyden çıkarıldılar

Karakolların yapıldığı köye gitmek isteyen köylüler şikâyet edilirken, köye dönüp ev yapmak isteyen yurttaşların kendileri için yaptıkları yollar da bozuluyor. Köyünün yakıldığı günden bu yana göçebe bir hayat sürdürdüklerini belirten Nedima İsal, 30 yıldır köyüne hasret bir şekilde yaşadığını söyledi. İlerlemiş yaşına rağmen köylerinden çıkarıldıkları günü hiç unutamadığını ifade eden Nedima İsal, asker ve korucuların köylerdeki evi yakarak kendilerini zorla köyden çıkardıklarına yer verdi.  Aradan geçen zamana rağmen kendileri dışında herkesin köylerine dönüp ev yaptığını söyleyen Nedima İsal, kendi köylerine ise “yasaklı” denilerek alınmadıklarını aktardı.

“Köydeki her şeyi yaktılar”

Çocukları ile birlikte köyüne dönüp orada yaşamak istediğini dile getiren Nedima İsal, “Köyümüzden çıktığımız anı hatırlıyorum. Askerler çıkın deyip biz çıkmayınca her şeyi yaktılar. Köyde kimse kalmadı. Bazıları şehirlere gitti bazıları Van’a bazıları başka köylere gitti. Köyümüz o zaman ‘savaş var’ denilerek yakıldı. Biz o andan sonra göçebe olduk. Ben 30 yıldır evim dışında başka yerlerde yaşıyorum. Yıllardır göçebeyim” sözlerini kullandı.

“Köyümüz 30 yıldır yasaklı”  

Otuz yıl önce var olan savaşın hala devam ettiğine dikkat çeken Nedima İsal, “Biz yasaklara, savaşlara karşı hala köyümüzün davasının peşindeyiz. Bu savaş bitmiyor. Başka insanlar köyüne dönüyor orada ev yapıp yaşıyorlar. Ama bizim köyümüz sınırda diye hala yasaklı. Köyde şimdi insan dışında her şey var. Karakol ve harap edilmiş evler var. Ben köyümü yasak diye 30 yıldır göremiyorum. Bizim olmamız gereken yerde askerler var” şeklinde konuştu.

“Şimdi git deseler hiç düşünmeden giderim”

Şimdilerde Şemdinli merkezde yaşayan Nedima İsal, köyleri yakıldıktan sonra bile devletin kendilerine rahat vermediğine yer verdi. Göçün yanı sıra tutuklama ve baskılarla da mücadele ettiklerine vurgu yapan Nedima İsal, son olarak şunları söyledi: “Şimdi bile köye git deseler hemen giderim. Kışın da yazın da köyümü özlüyorum. Ama köyüm bana yasaklandı. Çocuklarımız bazen gidiyor bakmaya o zaman bile çocuklarımızı şikâyet ediyorlar. Bizim tek istediğimiz oraya geri dönmek.”