SORGUL ŞÊXO

Hasekê – Türkiye son zamanlarda birçok uluslararası hak ve yasayı ihlal ederken, 4 Haziran’da da saat 04.00 ile 09.00 sıralarında Um El-Kêf köyünü bombaladı. Köye yönelik saldırılarda ise misket bombaları kullanıldı. Konuya ilişkin ajansımıza konuşan Til Temir Meclisi Eş Başkanı Semer Xelîl, Til Temir ilçesine yönelik saldırıların IŞİD ve eski adıyla Cebhet El-Nusra olarak bilinen Heyet Tahrir El-Şam’ın saldırılarının devamı olduğunu belirtti.

“Amacı M4 karayolunu ele geçirmek”

Semer Xelîl, “Suriye’de çatışmaların başlamasıyla birlikte Cebhet El-Nusra ve DAİŞ çeteleri bölgemize saldırdı. Til Temir halkı saldırıları kırdı. Ancak bugün bu saldırıların devamı olarak işgalci Türk devleti ve çeteleri bölgemize saldırıyor. Bu saldırılarda bölgeyi kontrol etmeye ve işgal etmeye çalıştılar ancak bu olmadı ve olmayacakta. Til Temir aynı zamanda tüm ulusların, fark gözetmeksizin birlikte yaşadıkları bir yer. Topraklarını savunmak içinde ortak mücadele edilen bir yer. Til Temir stratejik bir bölgedir ve M4 uluslararası karayolu üzerinde kontrole sahip. Türk devletinin amacı kısa bir sürede M4 yolunun kontrolünü ele geçirmektir. Bunu da siyasi ve ekonomik çıkarlarını kullanmak için baskı uygulamak için istiyor. Til Temir'in işgali, Kuzey ve Doğu Suriye'nin tüm bölgelerinin savunma hattının kırılması anlamına gelir. Til Temir'den Minbic'e, Halep'e, Efrîn’e, Qamişlo’ya kadar Dêrik ve Sêmalkaya kadar her yer tehlike altına girecek” şeklinde konuştu.

“Kültürel ve dini soykırım”

Saldırın sadece Kürt, Süryani ve Arap halkına yönelik olmadığını tüm uluslara yönelik olduğunu ifade eden Semer Xelîl, “Türk devleti Kürt halkına saldırdığını söylüyor. Burada sadece Kürt halkı yaşamıyor. Arap, Süryani, Êzidî ve birçok halk yüz yıllardı bu topraklarda yaşıyor. Tüm halklar katletme ile karşı karşıya. Bugün cami ve kiliselerimizi bombalıyorlarsa bu tüm ulusları hedef aldıklarını gösteriyor. Türk devleti kültürel ve dini bir soykırım yapıyor” dedi.

“Yasaklı silahlar kullanılıyor”

Türkiye’nin saldırılarında yeni yasaklı silahlar kullandığını ifade eden Semer Xelîl, “Bu sefer misket bombaları kullandılar. Bu bombanın doğaya, insana, toprağa çok zararı var. Bu bombanın verdiği zarar kimyasal silahlardan aşağı değil. Bu bomba ile sivilleri yerlerinden etmek istiyorlar. Bu bomba mayın görevi de görüyor. Basılmasa ya da dokunulmazsa yıllarca kalsa bile patlamaya biliyor. Aynı zamanda çocukların yaşamı tehlikeye giriyor ve bombaların patlamasıyla yaşamlarını yitirebilir veya engelli kalabilirler” diye ifade etti.

“Köy halkı toprağına bağlı”

Bölgeye kapsamlı bir kara harekatı gerçekleştiremeyen Türkiye’nin hava yoluyla hedeflerine ulaşmak istediğini belirten Semer Xelîl, “Karadan saldıramayan Türk devleti havadan amacına ulaşmak istiyor. Buda yasaklı silah ya da misket bomba yolu ile yapılıyor. Halkı göç ettirmek istiyor. Türk devletinin bu kez Um El-Kêf köyüne misket bomba ile saldırmasının bir amacı var. Herkes Um El-Kêf köyündeki insanların ne kadar direngen olduğunu ve toprağına bağlı olduğunu biliyor. Bu yüzden köyü boşaltmak için misket bomba kullanıyor” şeklinde konuştu.

“Türkiye yargılanmalı”

Garantör güçlerin bu bombanın sivillere yönelik saldırılarının zararları üzerinde araştırma yapmasını isteyen Semer Xelîl, “Bununla ilgili bir komite oluşturulsun. Türk devletinin işlediği suçlar karşısında cezalandırılması gerekir. Burası Suriye topraklarıdır. Türk devletinin burada işi yok. Tek talebimiz Türk devletinin topraklarımızdan çıkarılmasıdır” diye kaydetti.