Pervin Buldan: Çözümün ve barışın yolunu asla tıkayamazsınız

HDP 4’üncü Olağanüstü Kongresi’nde konuşan Eş Genel Başkan Pervin Buldan, mücadelelerini büyüteceklerini belirterek, “Sayın Öcalan’a mutlak tecrit uygulayan devlet aklı bilsin ki çözümün ve barışın yolunu asla tıkayamazsınız” dedi.

Ankara- Halkların Demokratik Partisi (HDP) 4’üncü Olağanüstü Kongresi, Dünya Ticaret Merkezi’nde gerçekleştiriliyor. Devam eden kapatma davası nedeniyle aktif çalışmalarını yeni dönemde Yeşil Sol Parti’ye devretmeye hazırlanan HDP, kongre salonuna “Umudu büyütüyoruz”, “Hêvî em in” yazılı pankartlar astı. Kongrenin açılış konuşmasını yapan HDP eski Milletvekili Murat Çepni, “Herkes bizim içe kapanmamızı bekliyor. Ama biz kazanmak için buradayız. HDP’nin tarihi bunun tarihidir” dedi.

Kongre Barış Annelerine atfedildi

Kongre divan başkanlığına oy birliğiyle Emirali Türkmen ve Halide Türkoğlu seçildi. Divan kongreyi, Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen bir soruşturma kapsamında ifade vermek üzere 22 Ağustos’ta Gever’den (Yüksekova) Colemêrg’e giden ve trafik kazasında yaşamını yitiren Barış Anneleri Adalet Safalı, Perişan Akçelik ve oğlu Cihan Akçelik’e atfedildi. Divan seçimi ardından demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu yapıldı.

Pervin Buldan: Barış annelerimizin eliyle gerçekleşecek

Kongrede daha sonra HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar konuştu. İlk olarak kürsüye çıkan Pervin Buldan, cezaevindeki, sürgündeki ve aralarında olmaya tüm mücadele arkadaşlarına selamlarını göndererek, Deniz Poyraz şahsında bu mücadelede yaşamını yitirenleri andı. Kongreyi, ifade için gittikleri Hakkari’den Van’a dönerken trafik kazasında yaşamlarını yitiren Barış Anneleri Perişan Akçelik ve Adalet Safalı’ya atfettiklerini belirten Pervin Buldan, “Onlara sözümüzdür bu mücadele bu topraklara barış gelene kadar, annelerimizin gözyaşı dinene kadar, kayıp annelerinin çocuklarına kavuşana kadar bu mücadele mutlaka devam edecek. Bu topraklarda barış, annelerimizin eliyle gerçekleşecek” dedi.

‘Bu mücadeleyi bitiremeyecekler’

HDP’nin toprağa düşen cemre gibi umudun içinde filizlenen bir sevgi fidanı olduğunu söyleyen Pervin Buldan, şunları ifade etti: “Bu fidanı yıkmak isteyenler, bu fidana göz dikenler, bu toprağın içinden fışkıran bu cemreyi yok etmeye çalışanlar, operasyonlarla, kayyım darbeleriyle, kumpas davalarıyla, kapatma davalarıyla bu mücadeleyi bitiremeyeceklerini bilsinler. Bütün bu operasyonlara karşı dimdik ayakta olduğumuzu görsünler, bilsinler. Mücadelemiz her yerdedir, meydanlardadır, sokaklardadır, tarlalardadır, cezaevlerindedir, mahkeme salonlarındandır ve bu ülkede barışı talep eden, demokrasiyi savunan her insanın yüreğindedir, kalbindedir. Yaşamın her alanındadır. O yüzden diyoruz ki bizleri bitirmeye çalışanlara bizleri yok etmeye çalışanlara dimdik ayakta olduğumuzu göstermenin bir andıdır.”

‘Diz çökmedik ama onların çökertme planları çöktü’

Fırtınalara karşı hem direndiklerini hem mücadele ederek umudu da çoğalttıklarını vurgulayan Pervin Buldan, “Asla vazgeçmedik, geri adım atmadık, bir an bile tereddüt etmedik. Tıpkı Mehmet Sincar gibi, Musa Anter gibi, Vedat Aydın gibi, bu ülkede yaşamını yitiren bütün yaşamını yitiren yoldaşlarımız gibi, İbrahim Ayhanlar gibi, dimdik ayakta durduk. HDP’yi anlamayanlar mücadele geçmişine bakarak nasıl dimdik ayakta olduğumuzu görürler. Bize karşı çökertme planı uygulayanlar da gördü ki diz çökmedik ama onların çökertme planları çöktü, çökmeye devam ediyor” diye konuştu.

‘Çözümün ve barışın yolunu asla tıkayamazsınız’

Ülke olarak ağır bir süreçten geçildiğinin farkında olduğunu söyleyen Pervin Buldan, ülkenin her alanında krizlerin ve kaosların ortaya çıkmasının birçok nedeni olduğuna işaret etti. Pervin Buldan, şunları dile getirdi:

“Kürt sorunu, eşitlik sorunu, tecrit sorunu, kayyım darbesi, kadın kırımı, talan sorunu, yolsuzluk sorunu, gerçek adalet ve gerçek demokrasi sorunu, bu ülkenin başlıca sorunlarının başında gelir. Bunun için mücadeleyi büyütmek dimdik ayakta tutmak, bu sorunları gidermek açısından oldukça önemlidir. HDP bunun için kurulmuş bir partidir. Onurlu barış mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü müzakere ve diyalog yollarıyla çözülmesi için mücadelemize daha sıkı sarılıp bu mücadeleyi büyüteceğiz. Mutlak tecrit karşısında mücadeleyi daha kararlı yürüteceğimizin sözünü veriyorum. İmralı’da Sayın Öcalan’a mutlak tecrit uygulayan devlet aklı bilsin ki çözümün ve barışın yolunu asla tıkayamazsınız. Biz tecridi mücadelemizle yıkacağımızın sözünü bir kez daha haklarımıza vermek istiyoruz.

Barışta ısrar eden bir halka karşı tecrit uygulanmasını kabul etmiyoruz. Çünkü Sayın Öcalan'a uygulanan tecrit aynı zamanda barışa, demokrasiye, ülkenin geleceğine uygulanan bir izolasyondur, tecrittir. Bu ülkede bütün halkların, kimliklerin, inançların, anadil hakkı ve inanç özgürlüğü için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi belirtmek istiyorum. Engelli arkadaşlarımızın mücadelesinde yanlarında olacağız. Kürdün, Alevi’nin, Ermeni’nin, Süryani’nin, Êzidî’nin, Roman’ın, Çerkes’in, Laz’ın, Pomak’ın hakları için mücadeleyi daha da büyüteceğimizin sözünü veriyoruz. Sivil demokratik çoğulcu bir anayasanın bu ülkede yer bulmasının mücadelesini vereceğimizin sözünü veriyorum. Yoksulluk ve sefalet dayatmasına karşı eşit bölüşüm için emeğin hakkı için emekçilerle 1 Mayıs'ta olduğu gibi yürümeye işçinin emekçinin yanında olacağımızın sözünü veriyoruz. Kayyım rejimine karşı büyük bir mücadele yürüyeceğimizi, kayyumları sandıklarda da meydanlarda da yok edeceğimiz sözünü veriyoruz. Doğanın talanı karşısında Cudi’de, Akbelen’de bir ağacın direnci gibi dirileceğimizin sözünü veriyorum. Bu yüzden gerçek muhalefet odağı olan HDP’nin temsil ettiği çizgi bu meselelerin özünde yatıyor.”

‘Kadınlar durdurulamayacak bir değişim gücüdür’

Kürt halkını tanımayanlara karşı birlik ve beraberlik çağrısı yapan Pervin Buldan, “Bu ülkede Kürt halkını yok sayanlara karşı, Kürt halkını bitirmeye çalışanlara karşı, dilimizi, kültürümüzü inkar edenlere karşı Kürt halkının birliğini zamana yaymadan kuralım ve buna öncülük edelim. Her bijî yekitiya gelê kurd diyene kadar bu mesele üzerinde duralım” dedi.

Kadınlara seslenen Pervin Buldan, HDP’nin gerçek bir kadın partisi olduğunu, kadınların HDP ile büyük kazanımlar elde ettiğini söyledi. Tarihin kadınlarla yol alacağını, kadınların yaşamın her alanında öncülük etmeye yol almaya yol aramaya devam edeceğini vurgulayan Pervin Buldan, “İnsanlara cesaret vermeye devam edecek. Her ne olursa olsun kadınlar artık durdurulamayacak bir değişim gücüdür. Değiştireceğiz, inşa edeceğiz ve kazanacağız. Jin jiyan azadî sloganını dünyanın her yerinde dillendirip yankılandıracağız” diye konuştu.

‘Son nefesimi verene kadar bu yolda yürümeye ant içtim’

Bu çatı altında mücadele yürütmekten HDP fikriyatının bir emektarı, bir ferdi olmaktan her zaman büyük bir onur duyduğunu söyleyen Pervin Buldan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu dava son nefesini verenlerin dahi borçlu gidiyorum diyenlerin davasıdır. İşte ben de son nefesimi verene kadar mu mücadelenin bir ferdi olarak, sizlerle birlikte mücadele etmeye, bu yolda yürümeye ant içtim, bu mücadelenin parçası olmaya ant içtim. Bizler her zaman şunun farkındaydık; ne yaparsak yapalım az kalır eksik kalır. 5 yıla yakındır bu partide eş başkanlık görevini sürdürüyorum. Şimdi büyük bir değişim ve dönüşüm zamanıdır dedik. Son seçimde aldığımız oy hiç birimizin kabul edeceği bir oy değildir. Yeterli değildir, eksiktir, azdır. Eleştirilerinizi gözden geçirme adına, buluşmalarımızı, toplantılarımıza, halk ile bir araya gelmeyi, yapılarımızla, il ve ilçe yöneticilerimizle, kadın ve gençlik meclislerimizle, parti meclisimizle, halkımızla yaptığımız buluşmaların sonucunda bugün 4. Olağanüstü Kongremizi gerçekleştiriyoruz. Bana yoldaşlık eden, bütün süreç içinde yanımda olan, bana arkadaş olan, bana can, olan yol gösteren başta cezaevindeki arkadaşlarımız olmak üzere, kadın arkadaşlarıma, barış annelerine, halkıma bütün arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Her daim yanında olacağımın sözünü veriyorum. Bu onurlu mücadele kesinlikle kazanacaktır. Zalimler kaybedecek, mazlumlar kazanacaktır. Hepimizin yolu açık olsun. An serkeftin an azadi an azadi.”

Mithat Sancar: HDP yeni yollar açmayı başardı

Pervin Buldan’ın ardından Mithat Sancar kürsüye çıktı. HDP’nin 11 yıl önce başlayan yolculuğunun büyük zorluklar ve engellemelere rağmen devam ettiğini ancak partilerinin engelleri aşmayı bildiğini, yollar tıkandığında yeni yollar açtığını söyleyen Mithat Sancar, “Bunu geçmişten aldığı büyük mücadele tecrübesi ve siyasi birikimle gerçekleşti. HDP kökleri derinlerde olan bir fikriyat ve harekettir. Bedellerle azimle inançla yürünen yol şimdi yeni bir aşamaya gelmiştir. Bu yeni aşama önemli sorumlulukları ve görevleri de hepimizin önüne koyuyor. Türkiye’de de giderek kurumsallaşan ve bunun için çaba harcamaya devam edeceğini her fırsatta ortaya koyan otoriter, baskıcı, sömürücü, inkarcı, rejime karşı en güçlü mücadele ve umut merkezi HDP’dir. HDP fikriyatıdır burada yaşayan burada var olan ruhtur” diye konuştu.

Son seçimlerde aldıkları sonuçların kendilerini başarılı göstermeyeceğinin farkında olduklarını dile getiren Mithat Sancar, “Hedeflerimiz vardı, hedeflerimize ulaşamadık hedeflerimize ulaşamamış olmanın muhasebesini yapmak bir tarihsel, ahlaki ve vicdani siyasi mecburiyetti. Seçimlerin hemen ertesinde halklarımıza verdiğimiz sözü yerine getirmek için elimizden gelen çabayı harcadık” dedi. Yenilenmeye, yeniden daha güçlü bir mücadele hattı oluşturmaya mecbur olduklarını ifade eden Mithat Sancar, şunları kaydetti:

“Çünkü bu ülkeye demokrasiyi, adil barışı, demokrasiyi, özgürlüğü, eşitliği getirecek başka bir güç adres dinamik ve birikim yoktur. O nedenle sorumluluğumuz büyük, görevimiz ağırdır. Bundan önce de çeşitli engellerle, zorluklarla karşılaştık. Bu zorlukların tamamı, bizim dışımızda bu fikriyatı boğmaya çalışan güçlerin iş birliği ile devreye sokuldu. Bizler de kendi iç birliğimizi koruyarak ve en geniş kesimlerle buluşarak, bütün bu kuşatmaları yarmaya bildik, başardık. Eksiklerimiz yanlışlarımız yetersizliklerimiz oldu. Bunları göz ardı edecek değiliz ama bütün bunları bir arada değerlendirerek ancak doğru yolu ve mücadele hattını oluşturabileceğimizi biliyoruz.”

‘HDP ağacını korumak hepimizin borcudur’

Kongrenin başlattıkları sürecin finali olmadığına vurgu yapan Mithat Sancar, “Bu kongre, başlattığımız muhasebe süreci duraklarından biridir. Bundan sonra birikimimizi, mücadele tecrübemizi ve güçlerimizi, Yeşil Sol Parti’ye yığacağız ama HDP ruh olarak da kurum olarak da burada. HDP’nin ruhu başka yerlerde yeniden doğmayı başaracak şekilde güçlüdür, köklüdür ve onu savunanların inancıyla büyüme konusunda en ufak bir sıkıntıya asla gelmeyecektir. Büyüyeceğiz, büyümek zorundayız” dedi.

Bu ülkeye barışı annelerin kararlı iradesinin getireceğini, kadınların, emekçilerin gençlerin bütün inanç kesimlerinin ortak mücadelesi ile geleceğini söyleyen Mithat Sancar, “Barış ihsan edilmez barış mücadeleyle tabandan kurulur. Barış büyük toplumsal birlikteliklerle kurulur. Biz bu büyük toplumsal birlikteliğin ve ondan doğacak sinerjinin üzerine koruyacağız. Demokrasi, özgürlük, eşitlik tam da bu yolla gelecektir” diye konuştu.

HDP’ye yönelik eleştirilerin, bu süreçle ilgili çeşitli değerlendirmelerin önemi olduğuna işaret eden Mithat Sancar, “Bunların hepsini dikkate alıyoruz ancak unutmayalım ki samimi, geliştiren, mücadele leye katkı sunmak isteyen eleştiriler değerli ve bize yol gösterir. Ama bu fikriyata yönelik çeşitli çevrelerin sahneye sokmaya çalıştığı planlar da gerçektir. Bunlara karşı uyanık olmak bizim yolumuza devam etmemizin şartıdır. Çeşitli kesimlerden estirilen rüzgarlara karşı dimdik ayakta duran HDP ağacını korumak hepimizin borcudur, sorumluluğudur. Bu ülkeye, halka bu halklara karşı en büyük görevimizdir” diye kaydetti.

‘Bundan sonra görev başka arkadaşımızda’

30 yıllık akademik hayatının ardından 7 Haziran 2015 seçimleri için gelen daveti kabul ederek aktif siyasete HDP’de başladığını belirten Mithat Sancar, 30 yıllık akademik hayatındaki çalışmalarının tamamını partiye aktarmak olduğunu söyledi. HDP’de bu birikimi bir yere oturtmak ve bir nebze katkı sunmak istediğini belirten Mithat Sancar, şunları kaydetti:

“Ancak vekil olarak seçildikten sonra büyük bir paradoksla karşı karşıya kaldık. Çözümsüzlüğün dibe vurduğu, çözümsüzlük politikalarının en ağır noktaya taşındığı, savaş konseptinin, çöktürme planlarının, tecridin en koyu şekilde uygulandığı bir döneme girdik. Tam da böyle bir dönemde 2020 kongresinde eş genel başkanlık için gelen teklifi de aynı sorumlulukla kabul ettim. Ben bu görevi, ahlaki, siyasi sorumluluğunun bir gereği kabul ettim, sizlerle birlikte elimden geleni yapmaya çalıştım. Bu onurlu bir görevdir. Sizlerle, halkımızın birikimi ve mücadelesiyle buluşmak, 30 yılda öğrenemediklerimi öğrenmemi sağladı, çok şey öğrendim. Bundan sonra görev başka arkadaşlarımızda. Bizler birer nefer olarak, bu mücadele aynı sorumluluk bilinciyle devam edeceğimize söz veriyoruz.”

‘Görevin her türlüsü kutsaldır’

Bu mücadelenin her düzeyde bir neferi olarak bundan sonra da her türlü çabayı birlikte harcamaya devam edeceğini vurgulayan Mithat Sancar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birlikteyiz, görevin her türlüsü kutsaldır, HDP Eş Başkanlığı da onurlu bir görevdir. Bu onurlu görevi üstlenecek arkadaşlarımı şimdiden tebrik ediyorum. Bundan sonra mücadeleyi birlikte yürüyeceğimiz arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Halkımız en küçük bir karamsarlık kapılmasın, bu iktidar bu seçimleri bahane eder umutsuzluk, karamsarlık, yılgınlık yaratmaya çalışıyor. Umutsuzluk, karamsarlık yılgınlık tek bir yere gider, teslimiyete gider. Teslimiyet yok. Sonuna kadar mücadele var. Sonuna kadar, başarıya kadar mücadele var. Zindanlardaki yoldaşlarımız, için bedel ödeyen bütün insanlarımız için, sürgündeki arkadaşlarımız için, bu ülkede yaşayacak bütün insanlarımız için yürütüyoruz. Yolumuz açık olsun. Başaracağız. Serkeftin hevalno.”  

Kongre, faaliyet raporlarının okunmasıyla devam ediyor.