MSD'li Canda Mihemed: Türk devleti IŞİD’i yeniden canlandırmak istiyor

Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’de IŞİD’i yeniden canlandırmak istediğini, bu durumunda dünya için tehlike işareti olduğuna dikkat çeken MSD Üyesi Canda Mihemed, işgal ve IŞİD tehlikesine karşı ortak mücadele çağrısında bulundu.

VIYAN AMED

Qamişlo – Kuzey ve Doğu Suriye'de kadın öncülüğünde 19 Temmuz 2012 yılında gerçekleştirilen devrim, Türk devleti ve ona bağlı paramiliter çetelerin işgal saldırıları ve Şam hükümetinin ambargosu altında 10 yılını geride bıraktı.  Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Üyesi Canda Mihemed, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik işgal planlarını değerlendirerek, Suriye'deki çatışmalı ortamında Türk devleti ile bağlantılı olduğunu vurguladı.

‘Amaçları Demokratik Ulus projesini yok etmek’

Canda Mihemed, sözlerine şöyle devam etti: “Kuzey ve Doğu Suriye’de Rojava Devrimi ile birlikte tüm halkları kapsayan Demokratik Ulus projesi hayata geçirildi. Tüm halklar ve bileşenler bu proje etrafında buluştu. Halk her türlü saldırıya karşı direnmekte ve barışçıl bir yaşam mücadelesi vermektedir. İşgalci Türk devleti bu Demokratik Ulus projesini yok etmek için IŞİD’i yeniden canlandırmaya çalışıyor. Türk devleti, Kürt halkını katletmeleri için çetelere her türlü desteği veriyor. Kuzey ve Doğu Suriye halkı, devrim ruhuyla savaştığı için Türk devleti güçlerimize karşı başarısız oldu. Aynı zamanda YPJ/YPG güçleri işgalci Türk devletinin tüm plan ve projelerini yerle bir etti."

‘Cennet Efrin’i cehenneme çevirdiler’

Türk devletinin Efrin’i işgal ettiğini ve burayı cehenneme çevirdiğine dikkat çeken Canda Mihemed, “Efrin bir yaşam alanıydı ve demokratik bir yaşamın yaratıldığı yerlerden biriydi. Efrin, Demokratik Ulus projesi ile en güvenli yerlerden biri haline gelmişti. Efrîn yaşamın ruhuyla,  güzelliğiyle, kadın rengiyle, sesiyle tanınıyordu. Suriye'deki çatışmalar nedeniyle birçok bileşen Efrin'e göç etmiş ve Efrin tüm göçmenlere kucak açmıştı. Bunu hazmetmeyen Türk devleti cennet olan Efrin’i cehenneme çevirdi” dedi. 

‘Halk göçe zorlanıyor’

Kobanê’de IŞİD’e karşı verilen tarihi direnişi de hatırlatan Canda Mihemed, “IŞİD Kobanê’de yok edildi ve Türk devleti bu karanlık çetenin görevini devralarak her gün bölgelerimize saldırdı. Türk devleti, demografik değişimlerle bölgenin insanını ve kültürünü yok etmek, kendi kültürünü ve dilini o bölgelere empoze etmek istiyor. Türk devletinin amacı Kuzey ve Doğu Suriye'nin tüm bölgelerini işgal etmektir. Bu yüzden de her gün bölgeye saldırarak halkı göçe zorluyor” şeklinde konuştu.

‘IŞİD’e ait uyuyan hücreler var’

Kuzey ve Doğu Suriye’de IŞİD’e ait uyuyan hücrelerin olduğuna işaret eden Canda Mihemed, Türk devletinin amacının çetelerin uyuyan hücrelerini yeniden canlandırmak olduğunu kaydetti. Canda Mihemed, devamında şu değerlendirmede bulundu: “Şu anda bölgede IŞİD’in uyuyan hücreleri var ve bunlar bölge halkı için büyük bir tehlike oluşturuyor. Geçen sene çeteler Hesekê’de yeniden canlanmak istedi. Ancak güçlerimiz buna izin vermedi. Türk hükümeti geçtiğimiz günlerde bölgelerimizin altyapısını uçaklarla hedef aldı ve bu saldırılarda çetelerin kaldığı cezaevleri ve Hol Kampı da hedef alındı. Burada amaçlanmak istenen ise çetelerin cezaevinden kaçarak halka saldırmasıydı. Bölgelerimizde istikrar sağlandığında Türk devleti hemen saldırıyor ve bu da IŞİD çetelerine fırsat veriyor.”

Rakka örneği: Kadın iradesi yoktu

Çetelerin Kuzey ve Doğu Suriye’de yeniden canlandırılmasının kadınlar ve toplum açısından büyük bir tehlike yaratacağına vurgu yapan Canda Mihemed, “IŞİD çetelerinin bölgede yeniden canlandırılması, toplumu ve özellikle de kadınları kötü etkileyecektir. IŞİD zihniyetinin olduğu yerde kadına yer olmuyor. Rakka daha önce IŞİD çetelerinin elindeydi ve burada örgütlü kadın iradesi yoktu. Rakka'nın özgürleşmesiyle birlikte kadın iradesi ve varlığı ortaya çıktı. Hatta kadınlar burada örgütlenerek öne çıkmaya başladılar. Örgütlü kadın gücü IŞİD çetelerinin zihniyetini yendi. Kadınlar güçlerini birleştirdiğinde toplumu özgürlüğe yönlendirir ve özgür bir yaşam yaratır. IŞİD çeteleri kadınlara ve toplum özgürlüğüne karşıdır. Kadınların bölgede mücadele ederek örgütlülüklerini sağlaması, IŞİD zihniyetini yok ederek barış ve özgürlüğü beraberinde getirir” şeklinde konuştu.

‘IŞİD’in varlığı tüm dünya için bir tehlike’

Türk devletinin plan ve saldırılarına karşı kadınların ve toplumun mücadele çıtasını daha da yükseltmesi gerektiğinin altını çizen Canda Mihemed, şu anda bölgede yüzbinlerce IŞİD’li tutuklunun olduğu bilgisini verdi. Bu durumun büyük tehlikelerinin de olduğunu belirten Canda Mihemed, “Türk devletinin saldırıları devam ederse çeteler bölgede yeniden canlanacaktır. Bu da bütün dünya için büyük bir tehlike haline gelecektir. Türk devletinin Suriye'de devam eden saldırılarına karşı ortak bir tepki gösterilmeli ve Türk devletinin işgal ve saldırılarına karşı mücadele edilmelidir” ifadelerinde bulundu. 

‘Topraklarımızın işgal edilmesine izin vermeyeceğiz’

Her türlü saldırıya karşı kendilerini koruyacaklarını söyleyen Canda Mihemed, sözlerini şu cümlelerle tamamladı: “Türk devletinin topraklarımızı işgal etmesine izin vermeyeceğiz ve kadınlar olarak en ön saflarda yerimizi alacağız. Önder Apo ve binlerce şehidimiz sayesinde Demokratik Ulus projesini inşa edebildik ve tüm halkların iradesini tanıyabildik. Halk olarak kazanımlarımıza sahip çıkarak her zaman barış ve istikrardan yana olmalıyız.”