Mısırlı kadın aktivistler: Toplumsal algı dönüşmeden gerçek eşitlik sağlanmaz
Mısırlı kadınların yalnızca temsilde değil, karar alma süreçlerinde de etkili olması gerektiğini vurgulayan Gawaher El-Taher ve Mahitab Abdel Fattah, toplumsal algının dönüşmeden gerçek eşitliğin sağlanamayacağına dikkat çekti.

ASMAA FATHI
Kahire – Kadınların siyasi katılımı, adil ve demokratik bir toplum inşa etmenin temel direklerinden biridir. Bu katılım düzeyi hem kadınların kamusal yaşamdaki varlığını hem de hükümetin eşitlik ilkesine olan bağlılığını ve ilerlemesini yansıtır. Mısır’da kadınların siyasi katılımı ister oy kullanma ister aday olma yoluyla olsun, sosyal, kültürel ve siyasi bağlamlarla yakından bağlantılı kalmıştır. Bu durum, kadınların kamusal alandaki varlığını sürekli bir tartışma ve değerlendirme konusu hâline getirmiştir.
Eşitlik yok
Mısırlı kadınlar, 1950’lerde oy kullanma ve aday olma hakkını kazandıklarından bu yana parlamento temsili ve seçimlere katılım konusunda önemli ilerlemeler kaydetti. Ancak, kadınlara eşitlik garantisi veren anayasal ve yasal düzenlemeler ile bu eşitliği sınırlayan pratik gerçeklik arasında hâlâ ciddi bir uçurum bulunuyor. Ekonomik ve sosyal faktörler ile kadın rollerine dair yaygın klişeler, kadınların siyasi katılımının hem kapsamını hem de niteliğini doğrudan etkiliyor.
Gerçek güçlenme şart
Son yıllarda Mısır, kadınların siyasi yaşama katılımını artırmaya yönelik çeşitli girişimlere tanık oldu. Bu girişimler arasında parlamentoda kadınlara kontenjan ayrılması ve seçimlere katılımın önemi üzerine yürütülen farkındalık kampanyaları yer alıyor. Ancak en büyük zorluk, sembolik temsilden gerçek güçlenmeye geçiştir. Gerçek güçlenme, kadınların karar alma süreçlerini etkilemelerini ve kendi sorunlarını ve çıkarlarını yansıtan kamu politikalarının oluşturulmasına aktif olarak katkıda bulunmalarını sağlar.
Toplumsal kültür engel oluyor
Mısır Kadın Hukuki Yardım Vakfı Adalete Erişim Programı Sorumlusu Gawaher El-Taher, özellikle son ekonomik kriz ve mevcut toplumsal-siyasal bağlam göz önüne alındığında, kadınların siyasi katılımının her zamankinden daha önemli hale geldiğini belirtti. Kadınların seçimlere katılımı ve aday olması büyük önem taşısa da, bu süreci engelleyen birçok sorun bulunduğuna dikkat çeken Gawaher El-Taher, en büyük engellerin başında kadınların siyasi alandaki varlığını reddeden toplumsal kültür ve kadınların karar alma mekanizmalarındaki düşük temsiliyetinin geldiğini ifade etti. Gawaher El-Taher, adil ve eşit bir temsilin sağlanabilmesi için bu toplumsal algının mutlaka dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.
Gawaher El-Taher, birçok kadının karar alma mekanizmalarına katılım sağlayabilecek bilgi, beceri ve yetkinliğe sahip olduğunu, ancak ne yazık ki seçimlere katılmak ya da aday olmak için gerekli mali kaynaklardan yoksun olduklarını belirtti. Gawaher El-Taher, bu sürecin beraberinde getirdiği maliyetin, pek çok kadın için karşılanamaz düzeyde olduğunu vurguladı. Medyanın da kadınların seçim sürecine katılımıyla ilgili olarak okuyucularına ve takipçilerine aktardığı klişelerin sürdürülmesinde önemli bir rol oynadığını belirten Gawaher El-Taher, “Bu durumun düzeltilmesi, özellikle genel olarak siyasi arenada kadınlar ve yetenekleri hakkındaki toplumsal sesleri etkilediği için bir zorunluluk haline gelmiştir” dedi.
‘Kadınları her koşulda destekliyoruz’
Kadın kurumlarının kadınların güçlendirilmesinde önemli bir rol oynadığını vurgulayan Gawaher El-Taher, sözlerine şöyle devam etti:
“Özellikle liderlik rollerine uygun ve diğer kadınlar için daha iyi bir gelecek yaratmak isteyen kadınları her koşulda destekliyoruz. Kadın örgütlerinin oynadığı temel rollerden biri, özellikle oy kullanan kadınlar arasında farkındalık yaratmaktır. Farkındalık yaratmak yalnızca kadınların oy kullanmasıyla sınırlı değildir, seçim sürecinde önemli, etkili ve belirleyici olan seslerin önemine de odaklanır. Bu aynı zamanda kadınların ileriki yaşamları üzerindeki etkisi göz önüne alındığında korunması gereken anayasal bir haktır. Ayrıca, örgütlerin kadın adaylara destek sağlaması, seçim hazırlıkları ve sürecine katılımları için gerekli finansal kaynakların temin edilmesi açısından büyük önem taşır. Bu destek, kadınların hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olacak kampanyalar düzenlemelerini de mümkün kılacaktır.”
‘Yasalarda değişiklik yapılmadı’
Mevcut parlamentoda kadın temsil oranının eşi benzeri görülmemiş bir seviyeye yükseldiğine dikkat çeken Gawaher El-Taher, “Ancak kadın temsilcilerin etkinliğini ve Mısırlı kadınlara sundukları hizmetleri inceleyip araştırdığımızda pek bir şey bulamayacağız. Şu ana kadar parlamentoda görüşülen yasaların hiçbirinde herhangi bir değişiklik yapılmadı. Bu sorun, bu rol için yeterli niteliklerin eksikliğinden ve belki de birçoğunun kadınları destekleme ve davalarını savunma konusunda bir rolleri olduğuna dair inanç eksikliğinden kaynaklanıyor. Bu durum, konuyla ilgilenen aktif kadın örgütlerinin kadın milletvekilleri ve karar vericileriyle etkili bir iletişim eksikliğinden de kaynaklanıyor olabilir” değerlendirmesinde bulundu.
‘Somut bir gerçeklik haline gelmesini umuyorum’
Seçimlerde kadın adayların seçilmesinin öneminin yalnızca sayısal değil, aynı zamanda etkinlik açısından da belirleyici olduğunu söyleyen Gawaher El-Taher, kadın sorunlarında gerçek bir hareket veya değişim olmadığı takdirde mevcut durumun devam edeceğini vurguladı. Gawaher El-Taher, “Siyasi partilerin kadınlar için güçlü ve etkili bir varlık oluşturmak amacıyla eğitim, farkındalık yaratma ve etkili kadrolar oluşturma konusunda önemli bir rolü var. Önümüzdeki dönemde kadınların siyasi katılımı ister adaylık ister oy kullanma yoluyla olsun, eskisinden farklı olacak. Kadınların farkındalığını artırmaya yönelik tüm çabaların yaklaşan seçimlerde sahada somut bir gerçeklik haline gelmesini umuyorum” dedi.
‘Kimsenin dile getiremeyeceği konuları dile getiriyorlar’
Kadın sorunları konusunda uzman yazar ve gazeteci Mahitab Abdel Fattah, kadınların bugüne kadarki siyasi temsilinin adil olmadığını söyleyerek, “Çünkü kadınlar, belki de başka hiç kimsenin gündeme getiremeyeceği pek çok konuyu dile getirme kapasitesine sahip. Ancak tüm gelişmelere rağmen, kadınların siyasi katılımı hâlâ bu ihtiyaca uygun bir düzeye ulaşmış değil. Kadınların seçim sürecindeki görünürlüğü azaldı ve bu durumun farklı şekillerde çarpıtılması büyük ölçüde yanıltıcı. Farkındalık yaratma çalışmaları hâlâ sivil toplumun ortak çabalarını gerektiren bir zorunluluk. Ancak tüm zorluklara rağmen kadınlar, doğrudan ve dolaylı haklarına ulaşma yolunda önemli adımlar attı ve koşullar giderek onların lehine değişiyor” dedi.
‘Yasaların uygulanması hayati öneme sahip’
Mahitab Abdel Fattah, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yasaların uygulanması, genel olarak adaletin sağlanmasında, özel olarak ise kadın temsilinin güçlendirilmesinde hayati bir rol oynuyor. Kadınları sadece bakım rolüyle sınırlayan ve kamusal alana katılımlarını görmezden gelen mevcut toplumsal kültürün değişmesi gerekiyor. Mısırlı kadınların hem seçmen hem de aday olarak siyasi yaşama katılımı, toplumsal eşitliğin teşviki ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması açısından önemli bir adımdır.
Yasal ve kurumsal düzeyde bazı ilerlemeler kaydedilmiş olsa da, sosyal ve kültürel engeller ile kadınların gerçek anlamda güçlenmesini sınırlayan koşullar hâlâ sürüyor. Kadınların siyasi alanda daha geniş ve etkili bir biçimde yer alması yalnızca sayısal artışla sınırlı olmamalı; asıl hedef, kadınların karar alma süreçlerine etkin şekilde katıldığı, geleceği şekillendiren ortaklar olarak yer aldığı bir ortam yaratmak olmalıdır. Bu da güçlü bir siyasi ve toplumsal irade gerektirir.”