ROJ HOZAN

Qamişlo- Kadın Devrimi özellikle Rojava’nın ardından “Jin, jiyan, azadi” sloganıyla İran’da yaşanan ayaklanma ile birlikte daha çok konuşuluyor. Verdikleri uzun soluklu mücadele ile adını tarihe yazdıran kadınlar, bugün daha güçlü bir irade sergiliyorlar. Konuya ilişkin ajansımıza konuşan Kongra Star Sözcüsü Remziya Mihemed, kadın devrimi üzerindeki saldırılar ile buna karşı kadınların verdiği mücadeleyi ajansımıza değerlendirdi.

‘Türk devleti tüm silahlarını Kürtlere karşı kullanıyor’

Kadın Devrimi’nin karşılaştığı saldırılara değinen Remziya Mihemed, “Kürdistan genelinde yürütülen saldırılar, katliamlar, planlar ve hedef almaları halk iradesine karşı bir saldırı olarak değerlendiriyoruz. Türk devleti zihniyeti, Kürt halkını katletme üzerine kendini kuruyor. Tüm yasaklı silahları Kürt halkına karşı kullanmaktadır. Yeni bir yıla geçeceğiz. Lozan Antlaşması’nın yüz yılı doluyor. Türk devleti,  kendisini 21. yüzyıl kahramanı yapmak ve Osmanlı hayalini gerçekleştirmek istiyor. Hedefini yerine getirdiği oranda dünyada başarısını kalıcı hale getirebiliyor. Kürtlerin iradesi, Türk devletinin bu başarılarla mutlu olmasına izin vermemiştir. Çünkü Kürt iradesi, bu saldırılara karşı büyük bir mücadele vermekte ve güçlü yanıt olmaktadır. Kürtlere yönelik vahşi saldırılar karşısında herkes suskun. Bu uzun süreli savaşı DAİŞ’e karşı verilen savaş ile bağlayabiliriz. Bu kirli zihniyet devrim iradesini yenilgiye uğratmak istiyordu. Bugün kadın mücadelesi dünya kadınlarına sembol oldu. Jin, jiyan, azadî sloganı dönemin tarihine damgasını vurdu” dedi.

‘Kadın Devrimi tüm toplumların özgürlük devrimi oldu’

Remziya Mihemed, “Kadın Devrimi Rojava Kürdistan’ın düzeyinde kalmadı. Bugün yaklaşık iki aydır Rojhilatê Kürdistan’da halk kadına yönelik şiddete karşı alanlarda mücadele ediyor. Doğrudur, şiddet kadınlar üzerinde özel olarak yürütülüyor. Ancak bu şiddet güçlü bir şekilde toplum üzerinde de yürütülmektedir. Bugüne kadar kadın konusunda gözle görülür bir sessizlik söz konusu olabilir. Ancak halk iradesi her şeyi geçti. Kadın mücadelesi onların kimliğidir. Bu yüzden de her anlamda devrimimize sahip çıkmamız gerekiyor. Devrimimiz tüm toplumların özgürlük devrimi olmuş durumda. Mücadeleci kadınların hedef alınması devrimin başından bu yana yaşanıyor ve devam ediyor. Çünkü kadınlar kendilerini örgütledikleri, karar alma mekanizmalarında misyon sahibi oldukları, silahlarını düşmanın uygulamaları ve işgaline karşı kaldırdıkları zaman egemen güçler kadınları kendi çıkarları karşısında bir tehlike olarak görmektedir. Bu yüzden devrimci kadınları hedef almaktadır” diyerek bu hedef almayla devrim temellerinin sarsılmak istendiğini dile getirdi.

Kadınlara birlik çağrısı

Kadınların birlik olmasını isteyen Remziya Mihemed, son olarak şunları söyledi: “Şuan bizim için önemli olan dört parça Kürdistan’da kadınların güçlü bir şekilde ayağa kalkması ve birliğidir. Hassas bir süreçten geçiyoruz. Bu aşama bizim varlık ve yokluk aşamamızı belirleyecektir. Devrimimizi üst bir düzeye getirdik. Herkes bizi tanıyor. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ne yaklaşıyoruz. Bugünü kadınların birliği için güçlendirme günü olarak ele alalım. Mücadelemiz devrim değerlerini korumak için olsun. Tüm dünya örgütleriyle birlikte jin, jiyan, azadî sloganını kadınların başarısı haline getireceğiz.”