Halkların Demokratik Partisi’nin “Herkes İçin Adalet” kampanyasında öncelik kadınlara verilecek. Kampanya kapsamında kadın çalışması için başlık “Kadın İçin Adalet”.  Bu süreçte en çok adaletsizliğe maruz bırakılan kesimin kadınlar olduğuna dikkat çeken HDP Kadın Meclisi Üyesi Hasret Alp, iktidarın en çok baskı altına almak istediği kesim olan kadınlar için alanlarda olacaklarını söyledi. 

Amed- HDP bugün deklare ettiği “ Herkes İçin Adalet” kampanyasının startı verildi. Haziran ayına kadar sürecek olan kampanya kapsamında alana çıkacak olan HDP’liler gençlik, ekoloji, kadın ve tecrit alt başlıkları ile “adalet” diyecek. “Kadın İçin Adalet” başlığı altında yapılacak çalışmaları ajansımızla paylaşan HDP Kadın Meclisi Üyesi Hasret Alp, iktidarın en çok baskı altına almak istediği kesim olan kadınlar için alanda olacaklarını anlattı.

HDP kadınların, gençlerin, işçi, emekçi ve tüm sömürülenlerin mücadelesi ile toplumsal adaleti inşa edecekleri bir kampanya hedefliyor. Adaletsizliğe karşı yine en çok ses çıkaran kesimin kadınlar olduğuna değinen Hasret Alp, iktidarın kadınlara yaklaşımını şöyle özetliyor: 

“Bilindiği üzere ülkedeki mevcut adaletsizlikten en çok etkilenen kesim her dönemde olduğu gibi yine kadınlar oldu. Bu nedenle en çok öfkeli olan ve yaşanan adaletsizliğe karşı muhalefet yürüten kesim de kadındır. İktidar hangi kesimden olduğuna bakmaksızın kadın kazanımlarını her alanda hedef almış durumdadır. Mevcut sistem kadınlar için adalet üretmiyor. İktidar 6284 Sayılı Kanun, İstanbul Sözleşmesi ve CEDAW ile verilen taahhütleri uygulamak bir yana, cezasızlık politikaları ve kadının kazanımlarına yönelik saldırılar ile artık bir cins kırımına dönüşen, kadın cinayetlerinin ortağıdır.” 

“Örgütlü mücadelemizi yükselteceğiz”

Hasret Alp, kadın katilleri, tacizciler ve tecavüzcülerin cezasızlık politikaları ile korunurken buna karşı ses çıkaran kadınların da hedef alınarak tutuklandığını vurgularken “Öz savunma hakkını kullanan kadınlar en ağır ceza talepleri ile yargılanmaktadır. Şiddetin her türlüsüne maruz bırakılan kadınlar pandemi sürecinde de mağdur edildi. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizin faturası da en çok işçi ve emekçi kadınlara kesilmek istendi.  Bu nedenlerle kampanyamız süresince en çok çalışma yürüteceğimiz alan kadın alanı olacak.  Bu bilinçle kampanyamız süresince birleşenimiz olan kadın yapıları, kadın hareketleri, işçi ve emekçi kadınlar ile birlikte hareket edeceğiz. Saldırılara karşı tek yolun ortak ve örgütlü mücadele olduğu bilinci ile çalışma yürüteceğiz. Ülkede her geçen gün büyüyen adaletsizliklere karşı örgütlü mücadelemizi ve örgütlülüğümüzü yükselteceğiz. Bu temelde kampanya süresince ulaşabileceğimiz kadar kadına ulaşacağız.  Bu mücadelemizin başarıya ulaşacağına dair inancımız da tamdır” diyor. 

“Adalet çağrımıza herkes katılmalı” 

Yaşanan süreçte toplumun bütün kesimlerinin adalete ihtiyacı olduğunu ifade eden Hasret Alp, ülkede ki bütün kesimlerin adaletsizlik çarkı altında sömürüldüğünü söyledi. Hasret Alp, konuşmasının devamında şunları dile getirdi; 

“Ülkede düşünen, sorgulayan ve muhalefet yürüten tüm kesimler mevcut iktidar tarafından geliştirilen bir konsept ile “terörist”  ilan edilmektedir. İnsanlar siyasi kararlar ile tutuklanıp onlarca yıllık cezalar ile sindirilmek istenmektedir. Mevcut iktidar bir taraftan dışarıda ki halkları tecrit politikaları kıskacına almaya çalışırken, özgün, özerk tüm kurumları hedefine almış durumda. Üniversiteden tutalım sivil toplum örgütlerine kadar tüm kesimler baskı, saldırı ve sindirme politikaları ile karşı karşıya kalıyor. Tam da bu nedenlerle her zamankinden daha fazla adalete ihtiyaç duyulmaktadır. Bilindiği üzere Meclis’te en etkili muhalefet eden ve halkçı politikaları ile bilinen bir partiyiz. Bu süreçte de ülkenin tüm kesimleri için açığa çıkan temel ihtiyacın toplumsal adalet olduğu kanısındayız. Bu adalet çağrımızı herkese yapıyor ve tek başına kurtuluş olmaz diyerek herkesin olduğu yerden adalet için ses çıkarmasını istiyoruz.”