'Erdoğan'ın işgal hayalleri halkın direnişiyle yıkılıyor'

Türk devletinin saldırılarla, işgal alanını genişletmek istediğine işaret eden Tev-Dem üyesi Zelal Ceger, "Erdoğan’ın hayallerinin gerçekleşmesine izin vermeyeceğiz" dedi.

HESNA MIHEMED

Şehba - İşgalci Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerini işgal etme amacıyla saldırılarını sürdürüyor.  19 Kasım akşam saatlerinde keşif ve savaş uçaklarıyla Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına saldırarak bölgenin altyapısını hedef aldı. Demokratik Toplum Hareketi Meclisi (Tev-Dem) üyesi Zelal Ceger, bu saldırıların amacını ve saldırılar karşısındaki sessizliğe ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘Türk devleti askeri olarak ayakla kalmaya çalışıyor’

Türkiye'nin içine düşürüldüğü siyasal karmaşaya işaret eden Zelal Ceger, “Türk devleti iç bir kriz yaşıyor. Ekonomik olarak çöktü ve siyasi anlamda da kimse yürüttüğü siyasete inanmıyor. Bu yüzden askeri olarak ayakta kalmaya çalışıyor. Bu nedenle de Kuzey ve Doğu Suriye bölgesine saldırıyor. Başûrê Kurdistan ve özgürlük savaşçılarına yönelik saldırılarıyla kendisini bitirdi.  Türk devletinin Rusya'nın Ukrayna savaşındaki zayıflığından ve aynı zamanda ABD'nin yakınlığından faydalandığı görülüyor. Bu da Erdoğan'ın daha uzun süre iktidarda kalmasını sağlıyor. Ancak Türk halkının da Erdoğan’ın halka yönelik uygulamalarına karşı ayağa kalkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

‘Altyapı hedef alınıyor’

Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarına değinen Zelal Ceger, “Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarıyla halkın petrol, su, elektrik, gaz gibi altyapısını hedef alıyor. Bu saldırılarda onlarca sivil şehit oldu. QSD-YPG-YPJ ve HRE gibi askeri güçlerimizin, Türk devletine karşı askeri bir saldırısı olmamıştır. Tam tersine Türk devleti bize saldırıyor. Suriye’nin Efrîn, Idlib, Bab, Ezaz, Serêkaniyê ve Girê Spî bölgelerini işgal etti. Halkımız, Türk devletinin işgali altındaki yerleri kurtarmaya çabalıyor” dedi.

‘DAİŞ’lilerin kaçmasını sağlamak istiyor’

Dünyada yasaklanan silahların Türk devleti tarafından bölgelerine yönelik kullanıldığına dikkati çeken Zelal Ceger, “Türk devleti, özgürlük savaşçılarına karşı kimyasal silah kullanmıştır.  Edindiğimiz bilgilere göre Türk devleti uluslararası hukuk tarafından yasaklanan fosfor maddesini son zamanlarda Efrîn sınırında kullanmıştır. Türk devletinin amacı insanları boğmak ve bölgenin doğasını kurutmaktır. Binlerce DAİŞ’li Xwêran zindanında kalıyor. Her ülkenin kendi vatandaşı olan çeteleri alması gerekirdi. Ancak şimdiye kadar bir şey yapılmadı. Türk devleti her gün Hol Kampını hedef alıyor. Buradaki amacı da Hol Kampındaki DAİŞ'li ailelerin oradan kaçmasını sağlamaktır. Bu Türk devletinin planıdır. Erdoğan DAİŞ’i Rusya ve ABD’ye karşı kullanabilir” diye konuştu.

‘Halk saldırılara yanıt oldu’

Türk devletinin işgal saldırılarına karşı halkın ayakta olduğunu sözlerine ekleyen Zelal Ceger, “Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine saldırdığı akşamdan itibaren halk tepkisini gösterdi. Türk devletinin sivillere yönelik saldırılarında onlarca kişi şehit oldu. Tüm bileşenleriyle alanlara çıkarak saldırıları kınadı. Halkın Dêrik ve Şehba şehitlerine sahip çıkması işgalcilere en büyük yanıt oldu. Devrimci halk savaşı saldırılara en büyük yanıt olacaktır” dedi.

‘Saldırılara karşı direneceğiz’

Türk devletinin saldırılarına karşı Rusya ve ABD'nin duruşuna değinen Zelal Ceger, “Rusya ve ABD sadece açıklama ile sınırlı kalıyor. Bu da onların Türk devletine saldırma izni verdiğini gösteriyor. ABD ve Rusya güçlerinin olduğu bölgeler bombalanıyor, onlar ise tepkisiz. Bu üç devlet arasındaki bir plandır. Türk devleti 30 km'lik saldırı izni olduğunu bahane ediyor. Ancak son zamanlarda bu 70 km’ye kadar sınır hattına saldırılarını sürdürüyor. Bu da uluslararası hukuka göre değil. Buna karşı dünyanın sessizliği de sürüyor. Bu da uluslararası bir komplonun olduğunu gösteriyor. Efrîn halkının Şehba’daki varlığı Haleb’in savunması, korunması anlamına geliyor. Erdoğan Haleb’e rahatlıkla geçmek için Şehba’yı işgal etmek istiyor. Toprağımızı savunmak için yerimzide olmamız ve saldırılara karşı direnmemiz gerekiyor. Şehba’da kalmak demek Efrîn'in özgürleştirilmesi demek. Erdoğan’ın hayallerinin gerçekleşmesine izin vermeyeceğiz. Saldırılar tüm bileşenlere yöneliktir. Bu yüzden halk savaşçılarının yanındadır” ifadelerini kullandı.