ROJ HOZAN

Qamişlo – Uluslararası ve bölgesel bütün devletler, Suriye’deki savaştan faydalandı, siyasi çıkar ve kazanım sahibi oldular. Krizin çözümü bir yana Suriye halkını baskı aracı olarak kullanmayı sürdürdüler. Demokratik Ulus Projesi bu krizin çözümü olarak görülüyor ancak devletler kendi çıkarları bir olunca demokrasiye karşı savaşmayı sürdürüyorlar. Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Cizre bölgesi İrtibat Ofisi’nden Derya Remezan, Suriye’de yaşanan son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Karalama propagandaları

Suriye’deki krizin bugün hala devam ettiğini söyleyen Derya Remezan, “Cenevre, Soçi ve Astana'da toplanan tüm kongrelerin sonucu boş çıktı. Suriye meselesiyle ilgilenen tüm uluslararası devletler Suriye krizinin kalıcı bir şekilde çözülmesi noktasına gelmediler. Suriye hükümeti zaten Rusya, İran gibi devletlerin elinde bir alet olmuş durumda ve topraklarını Türk devletine karşı koruyamıyor. Suriye rejimi,  bu siyasi durumun nereye gideceğini düşünmüyor ve konuya ilişkin bir çözümü de yok. Son zamanlarda Özerk Yönetim ve Suriye rejimi arasında bölge iradesinin teslimi üzerine bir anlaşmanın yapıldığı propagandası sıkça yapılıyor. Ancak bu kara propagandaların hiçbir gerçek yanı yok. Bu nedenle Suriye rejiminin gölgesinde bir çözümün olması mümkün değil” dedi.

“Çıkarları doğrultusunda hareket ediyorlar”

On yıllardır ABD, Rusya gibi garantörler ile İran ve Türkiye gibi bölgesel güçlerin bölgeye hakim olduğunu ve bölgede sadece çıkarları doğrultusunda hareket ettiklerini ifade eden Derya Remezan, “Bu güçler Suriye’nin işgalini istemektedirler. Yani şu ana kadar büyük bir kafa karışıklığı olduğunu söyleyebiliriz. Şimdiye kadar hiçbir güç tarafından bir çözüm önerisi sunulmadı ve Suriye sorununun çözümüne yönelik bir proje de yok. Sistemin değişmesi bireylerle olmadığı için halkımız bir kez daha devlet zihniyetini kabul etmiyor. Bunun için merkezi olmayan demokratik bir sisteme, tüm ulusların haklarının korunduğu bir sisteme ihtiyacımız var. Bu şekilde uluslararası arenada varlığımızı kalıcılaştırabileceğimize inanıyorum” diye konuştu.

“Kürtlerin statü sahibi olması istenmiyor”

Rusya’nın bir süre önce Kuzey ve Doğu Suriye ile Suriye Rejimi’nin siyasi görüşmeler yapması için bir inisiyatif geliştirdiğini söyleyen Derya Remezan, şöyle konuştu:

“Rusya bu konuda ciddi değil. Çünkü şu ana kadar Suriye topraklarındaki talepleri ve çıkarları karşılanmadı ve bu bir propagandan başka bir şey değildir. Demokratik bir çözüm için Kuzey ve Doğu Suriye'nin ilk önemli gördüğü nokta, Suriye ile bir diyaloğun kurulmasıdır. Bu taleplerde ciddi ve ısrarcıyız. Türk devletinin bölgeye yönelik tehditleri bugüne kadar da devam ediyor. Çünkü hepimiz biliyoruz ki Türkiye, Halep'ten Musul'a Osmanlı İmparatorluğu'nun kurulmasını hayal ediyor. Türk devleti demokratik projenin düşmanıdır ve Kürtlerin statü sahibi olmasını istemiyor. Buna karşı siyasi kazanım mücadelemizi sürdürmemiz gerekiyor. Bugüne kadar bölgelerimize yönelik yeni saldırılar için ciddi bir onay almamış olan Türk devleti, yenilgisinden sonra ‘henüz savaş başlamadı’ diyerek yüzünü kara çıkarmak istemiyor. Türkiye, bölgeye yeniden saldırmak için ABD'yi ikna etmeye çalışıyor. Halkın Özerk Yönetim’den uzaklaşmasını istiyorlar.”

“Ortadoğu’yu parçalamak istiyorlar”

Yürütülen savaşların merkezinin Suriye olduğunu ve bütün devletlerin çıkarları doğrultusunda buraya saldırdığını vurgulayan Derya Remezan, egemen devletlerin Ortadoğu’yu parçalamak istediğini ifade etti. Afganistan’ın durumunun bütün Ortadoğu’yu etkilediğini sözlerine ekleyen Derya Remezan, bu nedenle gizli anlaşmaların yapıldığını ve savaşın sürdüğünü belirtti. Bunun Suriye krizinin çözümünü olumsuz anlamda etkilediğine işaret eden Derya Remezan, “Türkiye’de ekonomik kriz iyice kötüye gidiyor. Halk erken seçim istiyor. Türkiye iç krizi için bir çözüm bulmalıdır. Diğer yandan ABD Türkiye-Rusya, Türkiye-ABD arasında sınır güvenliği ittifaklarının yapılması gerektiğini söylüyor.  Türkiye Rusya’dan S400 aldığı zaman Rusya ile ABD arasında fitne çıktı ve bugün hala devam ediyor. Rusya ve ABD Türkiye’yi zayıflatmak istiyor. Türkiye’ye hem ortak gözü ile bakılıyor hem de diğer yandan zayıflatmaya çalışıyor” dedi.

“Bizim çözümümüz hazır”

Derya Remezan, “Türkiye, Kürtlerin bir irade sahibi olacağına inandığı için Kürtlere saldırıyor. Bugün dünyada örnek olmuş durumdayız. 10 yıl içinde savaşın ve katliamın her türlüsünü gördük. Suriye’deki halk, Demokratik Ulus bünyesi altında güvende yaşamak için bölgemize geliyorlar. Bu halkı savunmak için bütün ruhumuzla hareket etmeliyiz. Halkımızın emeğine sahip çıkacağız. Egemen sisteme cevap olmamız gerekir. Suriye’nin bir parçasıyız ve merkezi olmayan ve demokratik bir Suriye istiyoruz. Projemiz var ve bunu sağlayacağız” diye belirtti.