MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed-  Halkların Demokratik Partisi( HDP) İzmir İl Örgütü’ne saldıran Onur Gencer tarafından katledilen Deniz Poyraz’ın ölümü tüm Türkiye’de tepkiye neden oldu. HDP, başından beri saldırının iktidar özellikle de İçişleri Bakanlığı’ndan bağımsız ya da habersiz gerçekleştirilemeyeceğini belirtiyor. AKP ve hükümet yetkilileri ise katliamın yaşandığı 17 Haziran gününden bu yana sessiz.

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü ve Batman Milletvekilli Ayşe Acar Başaran, saldırıdan yetkili mercilerin haberlerinin olduğunu ifade ederek HDP olarak saldırı yapanlar ve arkasındakilerden hesap soracaklarını söyledi. Türkiye’de olmayan demokrasinin söylemlerle varmış gibi gösterildiğine değinen Ayşe Acar Başaran, hukukun, kişinin konumu ve ideolojisine bağlı olarak değiştiği değerlendirmesi yaparken, yaşanan katliamın da bu boyutta ele alınması gerektiğini düşünüyor.

“İktidar nefret tohumlarını sererek ayakta durmaya çalışıyor”

Ayşe Acar Başaran, 7 Haziran seçimlerinden sonra başlatılan sürecin halen devam ettirildiğine dikkat çekiyor.

“Bildiğiniz gibi iktidar o dönem çözüm sürecini bitirdi. 7 Haziran öncesi aslında fitillenen bir ateş vardı. O dönem partimizin mitingi bombalandı. Parti binalarımıza bombalar yerleştirildi ve sürekli bir biçimde hedef haline getirilmeye başlandık. İktidar çeperindekiler ellerinde ki medya ve kolluk gücünü sopa olarak kullanarak partimize neredeyse sistematik olarak bir şiddet geliştirdiler. Türkiye toplumunda da halklar arasında sürekli bir biçimde nefret tohumlarını körükleyen nefretle ayakta durmaya çalışan bir yaklaşım sergilediler.”

“Bu saldırıya zemin hazırlayan iktidarın kendisidir”

İktidarın ülkede, muhalif güçlerin, Kürtlerin ve kadınların güvensiz bir ortamda kalması için ellinde ki bütün aygıtları devreye koyduğunu vurgulayan Ayşe Acar Başaran, çeteler ve mafyalar ile yapılan ittifakla iktidarın süreçten başarılı çıkmayı hedeflediğini belirti. Yapılan saldırıların bu ittifakın bir sonucu olarak karşılarına çıktığını ifade eden Ayşe Acar Başaran şunları söyledi:

“Saldırı ve gelişen katliam aslında bireysel bir kişinin gidip orada gerçekleştirdiği bir katliam değildir. Bu kişinin de muhtemelen İçişleri Bakanı ile fotoğrafı çıkar. Çünkü bu ülkede halkın toplumun güvenliğini sağlamaktan sorumlu bakan kendi kirli ilişkileri deşifre olmuş bir kişidir. Partimize büyük bir nefret besleyen ve nefret siyasetini körükleyenlerin başında gelen bir kişidir. Bu olayın iktidar ya da bakanlıktan bağımsız olarak değerlendirilmesi söz konusu olamaz. Bu ülke uzun zamandır hukukla adaletle yürütülen bir devlet değil. Bu olayın faili de tam da bu nedenle sadece tetiği çeken değil buna zemin hazırlayan, bunu teşvik eden ve cezasızlık politikasıyla önünü açan iktidar ile hükümetin kendisidir.”

“Hesap soracağız”

Bu saldırılara karşı tepki göstermenin sadece HDP’nin görevi olmaması gerektiğini söyleyen Ayşe Acar Başaran, Deniz Poyraz’a sıkılan kurşunun ülkenin barış umuduna sıkıldığını dile getirdi. HDP olarak saldırıyı yapanlar ve arkasında duranlardan hesap soracakları mesajını veren Ayşe Acar Başaran, “İktidarın başlattığı bu yeni konsept kendilerini tüketecek bir süreç olacak. Bu açıdan sadece bizler değil Türkiye’de ki bütün demokrasi ve insan haklarından yana olan barıştan yana olan herkesin görevi buna karşı çıkmak olmalı. Bu saldırılara karşı kimsenin sessiz kalmaması gerekiyor” diye konuştu.