Aliya Ehmed: İşgalciler kadın gücünden korkuyor

Türk devletinin kadınların gücünden ve iradesinden korktuğunu belirten Şehîd Şîlan Akademisi Eğitim Komisyonu Üyesi Aliya Ehmed, “Güvenli bölgeler adı altında Türk devleti ve çeteleri kadınlara yönelik en kötü eylemleri gerçekleştiriyor” dedi.

BERÇEM CÛDÎ

Kobanê – Türkiye hem Federe Kürdistan’da hem de Kuzey ve Doğu Suriye’de  ‘güvenli bölge’ adı altında saldırılarını meşrulaştırıyor. Türkiye’nin işgal ettiği birçok bölgede halk güvenden uzak ve her gün kaçırılma, ölüm ve katliamla yüz yüze kalıyor. Bu nedenle uluslararası arenada ‘güvenli bölge’ kavramının hoş karşılanmadığını söyleyebiliriz. Şehîd Şîlan Akademisi Eğitim Komisyonu Üyesi Aliya Ehmed, ‘güvenli bölge’ adı altında işgal altındaki bölgelerde yapılan insanlık dışı uygulamaları ajansımıza değerlendirdi. 

"İşgalini meşrulaştırmaya çalışıyor"

Türkiye’nin ‘güvenli bölge’ adı altında izlediği politikayı değerlendiren Aliya Ehmed, Türkiye’nin özellikle kendi çıkarlarını gözettiğini vurguladı ve şöyle devam etti: “Türkiye bu kavramı Efrîn, Serêkanîyê ve Girê Spî'nin işgali sırasında yıllarca kullanılmıştır. Türk devletinin projesi belli, Suriye topraklarının 30-40 km kadarını işgal etmek ve işgalini güvenli bölge adı altında meşrulaştırmak istiyor. ‘Güvenli bölge’ kavramı ne kanunlarda ne de uluslararası anlaşmalarda yer almamaktadır. Ancak izole alanlar ve silahsız alanlar var bunlar da uluslararası güçler tarafından kontrol edilmelidir. Eğer ‘güvenli bölge’ kavramını mantıken de değerlendirirsek sivillerin güvenliği ve huzuru her şeyden önce gelmelidir. Ancak Türk devleti bahaneler üreterek, Fırat’tan başlayıp Dicle’ye kadar işgalini genişletmeye çalışıyor.”

“Demografiyi değiştiriyorlar”

Türkiye’nin ‘güvenli bölge’ adı altında işgal ettiği bölgelerde tüm şiddet yöntemlerini kullandığını söyleyen Aliya Ehmed, asıl amaçlarının bölgenin demografisini değiştirmek olduğunu dile getirdi. Aliya Ehmed, “Türk devleti bu bölgelerde kimyasal silah bile kullandı, katliamlar gerçekleştirdi ve demografiyi değiştirmeye çalışıyor. İşgal edilen bu alanlar, terörizmin merkezi haline geldi. Biz Kuzey ve Doğu Suriye’de Özerk Yönetim çatısı altında halkların demokrasisini, dayanışmasını ve birliğini konuşuyoruz. Bu bölgeleri yönetenler bölge bileşenleridir ve aralarında yabancı yoktur.  Türk devletinin amacı, Lozan Anlaşması sonlanmadan işgalini tamamlamak ve Osmanlı hayallerini gerçekleştirmek” şeklinde konuştu.

"Kadınlardan korkuyorlar"

Türk devletinin özellikle mücadeleci kadınları hedef aldığını söyleyen Aliya Ehmed, Türk devletinin kadınların gücünden ve iradesinden korktuğunu dile getirdi ve şöyle devam etti: “Güvenli bölgeler adı altında Türk devleti ve çeteleri kadınlara yönelik en kötü eylemleri gerçekleştiriyor. Bu da Türk devletinin Kürt kadınının gücünden ve iradesinden korktuğunu bize doğruluyor. İşgal altındaki bölgelerde kadınlar tecavüz, katliam, kaçırma, şiddet vb. olaylarla karşı karşıya kalıyor. Türk devleti, toplumun özgürlüğünün kadının özgürlüğünden geçtiğini bildiği için toplumun gerçeğini yok etmek istemektedir. Biz kadınlar, bize yönelik tüm politikaların farkındayız. Bu nedenle örgütlenip sonuna kadar mücadele edeceğiz, kadınların gücü ve dayanışmasıyla kazanacağız."