Çirû Şiwanî’den saldırılara karşı ‘ulusal birlik’ çağrısı
Abdullah Öcalan'a Özgürlük Komitesi üyesi Çirû Şiwanî, Kürt halkının hiçbir zaman işgalcilere boyun eğmediğini belirterek, Türk devletinin Kürt halkına yönelik saldırılarına karşı ulusal birlik çağrısında bulundu.
ŞÎRÎN SALIH
Silêmanî- Abdullah Öcalan’a Özgürlük Komitesi üyesi Çirû Şiwanî, Türk devletinin Kürt halkına yönelik saldırılarını değerlendirdi. Saldırıların Kürt halkının irade ve kazanımlarını hedef aldığına işaret eden Çirû Şiwanî, Kürt halkının saldırılar karşısında başarıya ulaşmasının tek yolunun birlikten geçtiğini belirterek, ulusal birlik çağrısında bulundu.
‘Türk devleti Kürtlerin birliğini asla kabul etmiyor’
Silêmanî şehrinin uluslararası havalimanına 7 Nisan’da düzenlenen saldırı öncesinde Türk devletinin seferlerini durdurarak diğer devletlere baskı uyguladığını ve sonra saldırdığını söyleyen Çirû Şiwanî, şunları kaydetti:
"Türk devletinin yaptığı saldırı bir terör saldırısıdır. O süreçte Silêmanî’de ulusal bir yaklaşım vardı. Buda Mazlum Ebdi'nin DAİŞ çetelerine karşı YNK ile yaptığı görüşmeydi. DAİŞ’in Kürt halkına karşı devletler tarafından yeniden yaratılan bir dönemde, herhangi bir ulusal duruş Türk devleti için büyük bir tehdittir. Çünkü birlikten güç doğar. Yine seçime yaklaşıp da kaybedeceklerini anlayınca bunun için saldırırlar. Ayrıca petrol sorunu ve bu dosyayı Irak’a teslim etme Türkiye ekonomisine bir darbe daha vurdu. Türk devleti Kürtlerin birliğini asla kabul etmiyor."
‘Kürtler hiçbir zaman işgalcilere boyun eğmedi’
Bölgedeki tarafların birlik olması gerektiğine işaret eden Çirû Şiwanî, "Kürt halkı için büyük bir darbe olan Lozan Antlaşması’nın 100’üncü yılına yaklaşıyoruz, bu anlaşma hazırlandığında Kürtler zayıf durumdaydı. Artık Kürtlerin projeleri ve güçleri var ve hiçbir zaman işgalcilere boyun eğmediler. Bu nedenle Türk devletinin saldırıları Türkiye sınırlarını aşarak Irak ve Başurê Kurdistan üzerinde de gelişiyor. Siyasi tarafların büyük bir bölümünün bu saldırıyı kınaması memnuniyet vericidir. Saldırıların önünü açan KDP'nin dışında diğer siyasi taraflar bu saldırıya karşı çıktı. Eğer KDP bu siyaseti nedeniyle tıpkı 2017 referandumunda Kurdistan’ın üçte birini kaybetmesi halinde Kurdistan bölgesi büyük tehlike altında olacak” diye konuştu.
‘Saldırılara karşı dünya sessiz’
Çirû Şiwanî, Silêmanî saldırısının Türk devletinin Kurdistan Bölgesi’ne ilk saldırısı olmadığına dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Bütün dünyanın gözü önünde yasak silahlarla devrimcilere saldırıyor, Birleşmiş Milletler ve dünya buna sessiz kalıyor. Bu saldırılardan Kürt halkının çıkarması gereken sonuç şudur: Ancak birlik olmak, Kürdistan'ın dört parçasında Kürtlerin özgür ve bağımsız olmasını sağlar. Tek ses, tek tavır olmalı ama ne yazık ki bir siyasi güç Türk işgalinin destekçisi haline geldi. Türk devletinin saldırılarına yol veren ve Kürt siyasi taraflarının sorunun çözümü için bir araya gelmesini istemeyen devletlerin utancıdır.”
‘Kadınlar güçlü bir irade ile çalışmalarına devam etmeli’
Özgürlükçü bir halk olan Kürtlerin her zaman haklarını talep ettiklerini ve düşmanın bunu kabul etmediğini anımsatan Çirû Şiwanî, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türk hükümeti Kurdistan'ın varlığını asla kabul etmiyor ve Kürt ulusunun birliğinden ve kadın devriminden her zaman korkuyor. Rojhilatê Kurdistan'da ‘Jin, Jiyan, Azadî’ şiarıyla bir devrim başladı. Devrim her zaman kadınların elleriyle gerçekleştirilir ve bu düşmanda korku yaratır. Çünkü onlar devrimin kazanacağını bilirler. Kadınlar güçlü bir irade ile çalışmalarına devam etmelidir. Önder Öcalan'ın dediği gibi; ‘Güney devrimi, kadın devrimidir’ Özellikle şu anda Doğu'daki devrim tüm dünyayı etkisi altına almış ve bu slogan düşman için büyük bir tehdit oluşturmuştur. Bu nedenle Güney'de bir kadın öncülük yapınca düşman tarafından hedef alınıyor. Ama özgürlükçü halk tüm bunlara rağmen özgürlükteki ısrarını sürdürüyor.”