Kadın olmanın getirdiği sağlıksal sorunlar

Kadın, yaşamın her döneminde yalnızca kadın olduğu için bazı sağlık sorunları yaşar. Birçok durumda tedavi edilebilecek hastalıklar, erken tanı konulamadığı için olumsuz bir şekilde sonuçlanıyor. Kadın hastalıklarının vaktinde tedavi edilmesi yaşam kalitesini artırır ve kendisini koruyarak ileride karşılaşabileceği problemleri de önler.
Haber Merkezi- Kadınlar hayatlarının her döneminde “kadın” olmalarından kaynaklı  sağlık sorunları yaşıyorlar. Kadınlar bu yüzden en sık deva arayanlar arasında.  İşte tam da bu nedenle kadın hasta başvurusu, gerek polikliniklerde gerek acil servislerde erkeklere göre daha çok. Kadın hastalıkları neler? Birlikte bakalım.  
Dismenore (Ağrılı Adet Görme)
Kadınların yarısından fazlasında adet döneminde çok veya az ağrı yaşıyor. Adet sancısı kanamanın normal sınırlarda kalmasını sağlamak amacıyla oluşan rahim kasılmalarının sancı olarak algılanması neticesinde ortaya çıkıyor. Bu ağrı kadının günlük yaşantısını etkilemiyor. Basit ağrı gidericilerle de kontrol altında tutulabiliyor. Ancak yaklaşık on kadından birinde ise bu durum değişiklik gösterebiliyor. Adet kanamalarının başlamasıyla birlikte meydana gelen ağrı oldukça şiddetleniyor. Günlük hayat olumsuz etkileniyor. Kadın Hastalıklarına ve Doğum kliniklerine yapılan acil başvurularının yaklaşık %10’u adet ağrısı sebebiyle oluşuyor. Ağrılı adet görme yapılması gereken incelemeler sonrası etkili bir şekilde tedavi edilebilen ve bu sebeple kadının lüzumsuz yere tahammül etmek zorunda kaldığı bir ağrı oluşuyor. 
Ağrılı adet görme aslında, normal adet görme mekanizmasının önemli bir parçası olan rahim kasılmalarının kadın tarafından sancı şeklinde hissedilmesi. Kasılmalar sırasında rahimde bölgesel olarak prostaglandin ismi verilen bazı maddeler salgılanıyor. Ağrıya sebep olan bu prostaglandin salgısı ya aşırı ölçüde salgılanması ya da kadında prostaglandinlere sancı şeklinde bir aşırı duyarlılık yanıtı oluşması olduğu kabul ediliyor. Prostaglandin salgısı bilhassa yumurtlamalı bir adet döngüsünde meydana gelebildiğinden adet görmeden kısa süre önce başlayan ve kanama bittikten sonra tümüyle kaybolan adet ağrısı bir önceki adet döngüsünde yumurtlama olduğunun en önemli belirtilerinden biri. 
RİA (spiral) bazı kadınlarda önceden var olmayan adet sancılarının meydana çıkmasına neden olabiliyor. Ağrılı adet görmenin ender nedenlerinden biri de rahimağzı girişinin kürtaj, enfeksiyon gibi sebeplere bağlı olarak daralmış olması ve buna bağlı olarak adet kanın güçlükle atılması olarak da gösteriliyor. 
Vaginitis – Vulvitis 
Dış genital organ ile vajen bölgesinin inflamasyonuna bağlı olarak oluşan kötü kokan akıntı, ağrı ve kaşıntı ile meydana gelen bir hastalık. Genelde bakteri, protozoo enfeksiyonları, mantar kullanılan ilaçlar, iritan maddeler, hormonal ve tümörler değişiklikler bu hastalığa yol açıyor. 
Endometriozis 
Endometrium ismi verilen rahim içi zar tabakasının vücudun farklı bölgelerine yerleşip büyümesi. Bu doku yumurtalık yüzeyine yerleşirse endometrioma (çikolata kisti) olarak tanımlanıyor. Bağırsak, karın duvarı, mesane ve ameliyat dikişlerinde dahi görülebiliyor. Aylık hormonal değişimler de bu doku üzerinde etkili olduğu için kanama ve ağrı yapıyor. Anatomiyi bozmasından ve yapışıklık yapmasından ötürü kısırlık nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.  Başka belirtileri ise; bağırsak hareketlerinin ağrılı olması, adetliyken kasık ağrısı, ilişkide ağrı ve adetten önce başlayan lekelenmeler. 
Miyom 
40 yaşın üstünde olan kadınların %30’unda görülebilen, iyi huylu rahim kası tümörü olarak bilinir. Çoğunlukla bulgu vermeyip ultrasonla raslantı olarak saptanır. Rahim içindeki yerleşim yerine göre çokça vajinal kanama, kabızlık, sık idrara gitme isteği, kasık ağrıları, kısırlık ve gebelikte düşük gibi hastalıklara sebep olabiliyor.  
Over Kistleri 
Yumurtalıklarda gelişen, içi sıvı ya da doku içerikli olabilen, kese şeklinde yapılardır. Çoğu zaman netice vermeyip, muayenede tespit edilse de bazen anormal adet düzeni, ara kanama, bağırsak hareketlerinde düzensizlik, kasık ağrısı gibi neticeler verebilir. Kistlerin büyüdükçe rüptüre (karın içine sıvı içeriğini boşaltma) ya da bulunduğu yumurtalığı torsiyone etme (anatomisini bozarak kanlanmasını engelleme) gibi karmaşıklık yapma olasılığı sebebi ile tedavisi ve takibi gerekiyor. 
Premenstrüel Sendrom 
Regli döneminin ikinci yarısında oluşan davranışsal ve fiziksel değişiklikler söz konusudur. Klinikte alt karında şişkinlik, adet öncesinde başlayan ishal, yorgunluk, kabızlık, uyku bozuklukları, migren tipi baş ağrıları, sıcak basmaları, gece terlemeleri, duygusal tutarsızlık, iştah artışı, göğüslerde hassasiyet gözleniyor. Bu belirgiler regli bitimi ile birlikte sonlanıyor. Ancak  yaklaşık İki hafta gibi bir süreden sonra tekrar başlıyor.
HPV Enfeksiyonu
Cinsel yolla bulaşan ve sıkça görülen bir hastalıktır. Bir grup virüs çeşidi, genital bölgede siğile; bir grubu ise rahim ağzı kansere yol açabiliyor. Sistemli yapılan kontrollerle tespit edilebiliyor. Bu virüse yönelik geliştirilen koruyucu aşının 2006 yılından bu yana kullanılıyor. Kadınların herhangi bir şikayeti olsun olmasın yılda bir kere düzenli olarak ultrason eşliğinde jinekolojik kontrolünü yapmalı. 30 yaşından sonra her kadının en az bir kez smear testi yanında HPV testini yaptırması gerekiyor.  HPV testi olumsuz ve smear testi normal olan kadınlar, daha sonraki rahim ağzı kontrollerini ise beş yılda bir yaptırmayı ihmal etmemeli. Smear testi 21-29 yaşlarında ise üç yılda bir yinelemeli. 
Polikistik Over Sendromu 
Hormonal bozukluklar neticesinde, hiç adet görememe ya da düzensiz görme ile karakterize genetik bir hastalıktır. Vücutta ve yüzde saç dökülmesi, kıllanma, şeker metabolizması bozukluğu, akne, obezite gibi klinik durumların yanında; ileri yaşlarda diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalıklarına yol açması nedeni ile önemsenmesi gereken bir sağlık sorunudur.  Üreme dönemindeki kadınların % 15-20’sinde görülüyor. Her on kadından birinde polikistik over sendromu gözleniyor. Farklılaşan yaşam tarzlarımız ve alışkanlıklarımız yeni hastalıkları da yanında getiriyor. Bu hastalıkların başında polistik over sendromu görülüyor. Hastalığın belirli bir tedavisi olmamakla birlikte gösterdiği semptomlar kontrol altına almak elbette mümkün. 
Cinsel işlev bozukluğu 
Hayatta önemi büyük olan ancak dikkate alınmayan cinsellik, bir dürtüdür. Her dürtü gibi karşılanmadığında kaygı ve çatışmaya yol açar. Oluşan kaygı ve çatışma hem bedensel hem de psikolojik olarak pek çok problemin sebebi olabilir. İlk gece korkusunun oluşturduğu travmanın Türkiye’de kadınlara dengelemi %40 ile en sık görülen cinsel işlev bozukluğudur. Kadınların yalnızca kadın oldukları için ataerkil bir toplumda yaşadığı için yaşamak zorunda kaldığı sağlık problemlerinin başında yer alır. Tedavisi zor, eşler arasında probleme yol açan, kadının yaşamını daha da çekilmez kılan bir durumdur. 
Kısırlık (İnfertilite)
Ataerkil toplum kadının doğurganlığı ile toplumsal kimlik arasındaki zayıf sınırı kaldırmıştır. ‘Doğurursan kadınsın’, ‘anne isen kadınsın’ algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu nedenle kadının mücadele etmek zorunda kaldığı durumlardan biride kısırlıktır. Tıpta yaşanan ilerlemeler üreme sağlığında veyahut genital yollarda problem yaşayan kadınlar için ümit olurken, bu zorlu süreç de ne yazık ki sadece kadının tek başına yaşadığı bir sürece dönüşüyor. Sağlık hizmetine ulaşım, toplumsal etiket (kısır!), hayal kırıklıkları, hormon tedavileri, ekonomik zorluklar, yalancı vaatler gibi sorunlar bu zorluklardan bazılarıdır. 
Pelvik Ağrılar
Miyom, zor ve sık doğumlar sonrası deformasyon, üriner sistem enfeksiyonları, endometriosis, sık genital enfeksiyonlar, anatomik olarak kalın bağırsak anüs komşuluğunun olmasına bağlı olarak yaşanan problemler kadınları etkileyen sıkıntılardır. Yakıntılar yeni başladığında doktora gitmek, sık aralıklı doğumdan kaçınmak, enfeksiyonlarla mücadele etmek ve istenmeyen gebelikleri önlemek için çok önemlidir.