Yazar Aişa Belarbi: Fas’ta kız çocukları eğitimden dışlandı

Uluslararası Salé Kadın Filmleri Festivali etkinlikleri kapsamında, "Fas'ta Kız Çocuklarının Oluşumu ve Eğitiminin Sosyal Tarihi" adlı kitabının söyleşisinde konuşan Aişa Belarbi, Fas’ta kız çocuklarının eğitimden dışlandığını anlattı.

RAJA KHAYRAT

Fas – Bu yıl Meksika sinemasına yer veren 16’ncı Uluslararası Salé Kadın Filmleri Festivali düzenlenen çeşitli etkinliklerle devam ediyor. Salé kentinde devam eden festival etkinlikleri kapsamında kadın hakları aktivisti, yazar, siyasetçi ve diplomat Aişa Belarbi’nin, "Fas'ta Kız Çocuklarının Oluşumu ve Eğitiminin Sosyal Tarihi" adlı kitabıyla ilgili söyleşi düzenlendi.

‘Kız çocukları eğitim ve öğretimden dışlandı’

Söyleşinin ardından kitabına ilişkin ajansımıza konuşan Aişa Belarbi, Fas’ta kız çocuklarının eğitim ve öğretimden dışlanmasının nedenlerini anlamak için tarihe bakmak gerektiğini ifade etti. Aişa Belarbi, şunları kaydetti:

“Eğitim Bilimleri Fakültesi bünyesinde yıllarca çalıştım ve bu süreç beni bu konuyla ilgilenmeye itti. Fas'ta kız çocuklarının eğitimi ile ilgili edindiğim arşivlerden 10 yıl süren bir araştırmayla kitabımı yazdım. Kitap sömürge öncesi dönemde kız çocuklarının eğitim ve öğretimden mahrum bırakılmasına ilişkin bir dizi soruya yanıt bulmak amacıyla ortaya çıktı. Ülke tarihinde, bilim kadınları ve hukukçulardan oluşan bir azınlık dışında, kız çocukları eğitim ve öğretim konusunda tamamen dışlandı.”

‘Kız çocuklarının geleneksel rolleri yerine getirmesi bekleniyor’

Aişa Belarbi, 90’lı yıllarının ortalarında Eğitim Bakanlığı ve sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı çalışmalar sonucunda Fas'ın birçok bölgesinde kız çocuklarının eğitim oranının yüzde 45 ve yüzde 50'yi geçmediğini tespit ettiğini söyledi. Özellikle Ouarzazate, Errachidia, Sidi Kacem, Al Hoceima ve Essauira gibi şehirlerde kız çocuklarının eğitimden dışlandığını vurgulayan Aişa Belarbi, sürekli "Kızlar neden ötekileştirildi ve eğitimden mahrum bırakıldı?" sorusunu kendisine sorduğunu söyledi.

Aişa Belarbi, “Ardından sosyal tarihi araştırarak yanıtlar oluşturmaya başladım. Toplumun bakış açısına göre evde kalan kız çocuklarının geleneksel rolleri yerine getirecekleri için eğitime ihtiyaçları yoktu! Ayrıca kız çocuklarının okumasının birçok belayı da getireceğine inanan bir yaklaşımla karşı karşıyayız” dedi.

‘Kız çocuklarının eğitimi için önemli çabalar sarf edildi’

Kadınların toplumun gelişiminde öncü bir rol oynadığını dile getiren Aişa Belarbi, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ancak kadınların bilinçlenmesine yönelik bir çaba yok. Kız çocuklarını eğitimden mahrum bırakmanın nedenleri nelerdir? Kız çocuklarının eğitilmesi, toplumsal kalkınmanın elde edilmesi açısından önemli bir noktadır. Hükümetin bu aşamada rolü çok önemlidir. Kız çocuklarının temel haklarını kabul ederken, bunu da kanıtlaması gerekiyor. Fas’ta son yıllarda kız çocuklarının eğitimi ve kadınlar arasında okuryazarlık programlarıyla aktif olarak ilgileniyorum. Kırsal kesimlerde kız çocuklarının eğitim oranının erkek çocukların eğitim oranına eşit olduğunu görüyoruz. Bunun içinde önemli çabalar sarf edildi. İstatistikler yaklaşık 3 milyon kadının eğitimli olduğunu gösteriyor.”

‘Kız çocuklarının eğitimiyle ilgili çalışmalar ilgi görüyor’

Kırsal bölgelerde kız çocuklarının eğitimiyle ilgili yaptıkları çalışmaların hükümet ve kadın dernekleri tarafından ilgi gördüğünü vurgulayan Aişa Belarbi, “Kız çocuklarının eğitim oranını sınırlayan sözde yapısal uyum programı, iş fırsatları azaldıkça ailelerin kızlarını ya köylere ya da şehirlere göndererek çalıştırmaya yöneltti. Bu bağlamda ister kırsalda ister şehirlerde olsun, kız öğrencilere yönelik evler kurularak eğitimlerini tamamlamaları için çaba sarf edildi. Bu inkar edilemez” diye konuştu.

Aile Kanunu'nun gözden geçirilmesine yönelik hükümet, kadın dernekleri ve insan hakları örgütlerinin büyük çabaları olduğuna değinen Aişa Belarbi, cinsiyet eşitliğini temel alan bir aile yasasının kabul edilmesi gerektiğini vurguladı.