Topraklarının kültürünü halılara nakşediyor

Minbic’de tarihi Necm Kalesi’nin eteklerinde koyun kılından el dokuması halılar yapan Halîme Al-Ahmad, “Halılar bu toprakların kültürüdür, yaşanmışlıklarıdır” sözleri ile el dokuması halı sanatının yaşatılması gerektiğini vurguluyor.

SÎLVA EL-ÎBRAHÎM

Minbic-Kuzey ve Doğu Suriye’nin Minbic kentinde tarihi Necm Kalesi’nin de bulunduğu Necm Köyü’nde kadınlar; yün, tiftik, pamuk, kamış bitkisi ve ipek kullanarak el dokuması halı yapmaya devam ediyor. Fabrikalarda üretilen halılara karşı her santiminde kadın elinin yaratıcılığını taşıyan halılarda nakşedilen her bir desenin de ayrı bir hikayesi var.

Halı dokumayı 15 yaşında annesinden öğrenen köy sakinlerinden Halîme Al-Ahmad, çocukluğundan buyana sayısız halı dokumuş. Zahmetle dokunan halıların makine halılarına göre daha estetik, uzun ömürlü ve kullanışlı olduğunu söyleyen Halîme Al-Ahmad, kültürel bir mirasında taşıyıcılığını üstleniyor.

‘Bu halılar bu toprakların kültürüdür, yaşanmışlıklarıdır’

Minyatür dokuma halıları evinin duvarlarına asarak adeta küçük bir halı müzesi oluşturan Halîme Al-Ahmad, Suriye’de 2011’de başlayan savaş öncesi Necm Kalesi’ni görmeye gelen ziyaretçilerin kendisine de uğrayarak halı ve dokuduğu çantaları satın aldıklarını anlatıyor. Halîme Al-Ahmad, el dokuma halı yapan kadınların sayısının gün geçtikçe azaldığını dikkat çekerek yaptıkları halıların yaşadıkları topraklardaki halklarında kültürünü taşıdığını ve bu nedenle halı dokuma kültürünün yaşatılması gerektiğini söylüyor.

Halîme Al-Ahmad, koyun kılının kadınların elinde rengârenk halılara dönüşme serüveninin yaklaşık 3 ay sürdüğünü söyleyerek, “Yıllardır bu kültürel mirası korumaya gelecek nesillere aktarmaya çalıştım. Dokuma sanatına ilgi azaldı. Yine de gençleri teşvik etmek biz ninelerin görevi bunun içinde elimden geleni yapıyorum. Bu halılar bu toprakların kültürüdür, yaşanmışlıklarıdır” diye konuşuyor.