BAHAR GOHAR

Serdeşt-  Tüm toplumsal baskılara karşı kadınlar sanatsal faaliyetlerdeki rollerinden vazgeçmiyor. Kürdistan’da kadınlar engelleri aşarak, kültürel tabuların önünde durarak bu alanda önemli faaliyetler yürütüyorlar. Son olarak Maede Darleki’nin yönettiği Erus-i Baran (Yağmurun Gelini) isimli oyun Serdeşt’te seyirciyle buluştu ve büyük beğeni aldı. 

Baskıya karşı mücadele eden bir kadının direnişinin öyküsünü anlatan oyun ile ilgili olarak Maede Darleki ile konuştuk. Maede Darleki, sanatsal faaliyetleri ile ilgili konuşarak "Aslen Serdeştliyim ve Urmiye'de yaşıyorum. 6 yıldır sahne sanatları alanında çalışıyorum. 2021 yılında Serdeşt'in kimyasal bombalanmasını konu alan ‘Hamvu Eşra-Xekan Merdun’ adlı Kürtçe oyunu yazdım ve oyunu aynı şehirde sahneledim. Daha sonra Urmiye'deki en büyük Kürt tiyatro projelerinden ‘Xece û Siyamend’ ve ‘Mem û Zin’ tiyatrolarında Kurmanci diliyle oynadım. Beşinci Çamçal Tiyatro Festivali'ne yönetmen ve oyuncu olarak ‘Erus-i Baran’ tiyatrosu ile katıldım. Bu festivalden en iyi kadın oyuncu ödülünü aldım” dedi. Maede Darleki,  Erus-i Baran oyununun Serdeşt'teki performansıyla ilgili "Bu oyun 5 gün boyunca sahnelendi ve özellikle üçüncü, dördüncü ve beşinci geceler de olumlu tepki aldı” şeklinde konuştu.

‘Daha fazla tiyatro çalışması yapmak istiyorum’

Maede Darleki, bir kadın olarak tiyatroya olan ilgisini şöyle anlattı: "Urmiye'de birkaç yıl çalıştım ve iki oyun yönettim. Eyaletin merkezinde sahnelediğim oyunu Serdeşt'e getirip burada da sahneledim. İnsanların bu sanatı daha fazla tanımasını istedim. Gelecekte bu bölgenin tiyatrosuna etki edecek daha fazla tiyatro çalışması yapmak istiyorum” dedi. Gösteri sanatları alanında başarılı bir kadın olan Maede Darleki, aynı zamanda tüm baskılara rağmen çalışıp başardığı için mutluluğunu dile getirdi.

‘Kadınlar teslim olmamalı’

Maede Darleki, son olarak şunları söyledi:

“Kadınlara, özellikle de Kürt kadınlarına mesajım, kimsenin sözü yüzünden hedeflerinden asla vazgeçmemeleridir. Kadın olarak dirençli olmaları gerektiğini bilmeliler. Çünkü bazen toplumun baskılarından dolayı aile bile yüz çevirebiliyor. Ama kadınların bağımsızlığını düşünmesi ve iradesini güçlendirmesi gerekiyor. Önemli olan bu yoldan girip başlamalarıdır. Bu yola tek başıma girdim ve çok zorluklarla, birçok engellerle karşılaştım ve tüm bunlar beni güçlü kıldı. Kadınların bir hayali, bir hedefi varsa kimseye, hiçbir şeye teslim olmamalılar."

‘Erus-i Baran direnişin simgesidir’

Oyunda anne rolünü oynayan Xatun Baziyan da "Bu oyun Kürt folklorunda bir sembol olan Erus-i Baran'ı konu alıyor. Oyunun teması tamamen kadın temasıyla ilgiliydi. Erus-i Baran direnişin simgesidir, kendisine zorla dayatılmak isteneni kabul etmez ve ölerek toprağını kurtarır. Erus-i Baran yağmura aşıktır ve Merd-i Yexi (Buz Adam) isimli başka bir karakter de ona aşık olur. Merd-i Yexi ona baskı yapıyor, tehdit ediyor ve eğer benimle evlenmezsen bütün dünyayı buza çevirip yok edeceğim diyor. Erus-i Baran direnir ve sonunda toprağını kurtarmak için ölür" dedi.