SİBİLİA EL İBRAHİM

Minbic – Kuzey ve Doğu Suriye kentleri farklı halklardan oluşan mozaik bir yapıya sahip. Birçok farklı halkın yaşadığı Menbic şehrine de, BAAS Rejimi tarafından yıllarca Arap dili ve kültürü üzerinden tekçilik dayatıldı. 2011’de başlayan Suriye iç savaşıyla birçok silahlı gurubun oluştuğu şehirde ÖSO, Cephet El Nusra ve ardından Ocak 2014’te İŞİD çetelerinin işgali altına girdi. Bu güçler döneminde halklara ve dillerine demokratik bir yaklaşım sergilenmezken daha da katı uygulamalar geliştirildi. Ağustos 2016’da Menbic Askeri Meclisi tarafından İŞİD’den özgürleştirilen kentte demokratik ulus projesi hayata geçirildi.  Köklü değişimlerin yaşandığı kentte farklı halkların renkleri, dilleri, kültürlerinin önündeki tüm engeller kaldırılırken hepsinin kendini ifade etmesi ve geliştirmesi sağlandı. Bu halklardan biri de Çerkez halkıydı. Genç bir Çerkez kadın olan Zeynep Ishaq, Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde kendi anadilinde şarkılar söylemeye başladı ve bu alanda gelişti.

Şarkıların çoğu kadın ve devrimi anlatıyor

Menbic Kültür ve Sanat Merkezi üyesi olan Zeyneb İshaq, Evin Müzik Grubu’nun da üyelerinden. Kültür ve Sanat Merkezi’nin çalışmalarına 2020 yılında katıldığını belirten Zeyneb İshaq, “Merkezde eğitimler gördüm ve ardından sahnede seyirci önünde şarkı söylemeye başladım. Evin Müzik Grubu ismini Paris’te şehit edilen Evin Goyi’den alıyor. Bu grubu yaklaşık iki ay önce oluşturduk ve üyelerinin çoğu da kadın. Şarkılarımızın çoğu devrimi ve kadınları anlatıyor” diyor.

‘Toplumun bakış açısını değiştirdik’

Menbicli kadınların kültür çalışmalarında geldiği aşamaya değinen Zeyneb İshaq, bu konuda şunları söylüyor: “Erk zihniyet nedeniyle kurumlarda kadınların eksikliği vardı. Bir öğrenci olarak deneyimlerimi kültür alanında geliştirmek istedim. Şarkı söylemeyi çok seviyorum ve bu nedenle tüm engelleri aştım. Kadınların kurumsal çalışmalara katılımlarıyla birlikte toplumun bakış açısında önemli değişimler yaşandı. Çerkes kültürünün Menbic şehrinde tanıtılmasında Kültür ve Sanat Merkezi’nin rolü büyük diyebilirim. Demokratik Ulus projesi sayesinde halklar bir arada kültürleriyle, dilleriyle, renkleriyle yaşayabiliyor.”

‘Kadınlar korku duvarlarını aşmalı’

Kuzey ve Doğu Suriye’de düzenlenen kültürel etkinliklere katıldığını kaydeden Zeyneb İshaq, "Tabi ki Menbic şehri ve Kuzey-Doğu Suriye düzeyinde birçok katılımım oldu. 8 Mart etkinliklerine katıldım ve önümüzde Newroz Bayramı var. Etkinliklerde kendi dilim olan Çerkes dilinde şarkılar söylüyorum. Halkın ilgisi beni mutlu ederken, bu alanda ilerlemem için de teşvik ediyor. Kendi dilimde söylediğim şarkıların çoğu anavatanım olan Kafkasya'dan. Yetenek sahibi kadınlar korku duvarlarını aşmalı ve kültürlerini yansıtmalıdırlar” diye konuşuyor.

‘Farklı müzik grupları kurulacak’

Menbic Kültür ve Sanat Merkezi Eşbaşkanı Rose Ishaq ise çalışmaları hakkında ajansımıza bilgi verdi. Kültür merkezinin kentin özgürleştirilmesinin ardından kurulduğunu söyleyen Rose Ishaq, başlarda katılımlarda tereddütler olduğunu dile getirdi. Kültürel çalışmalarımız arasında tiyatro, şan dersleri gibi faaliyetlerimiz oluyor. Merkez bünyesinde kadın topluluklarımız var. Bunun yanı sıra geleneksel bir halk oyunu olan Dabke’yi de geliştirmek istiyoruz. Şehit Evin Goyi’nin anısına Evin Müzik Grubu’nu kurduk. Önümüzdeki günlerde de farklı kadın müzik grupları kurulacaktır ve mevcut grubun üye sayısı da arttırılacaktır” diyor

‘Halklar kültürlerini ön plana çıkarmalı’

Menbic kentinin tarihinin çok eski olduğunu ve kurucularının da Çerkesler olduğunun bilgisini paylaşan Rose Ishaq, son olarak şöyle konuşuyor: “Yaşanan savaşlar Çerkeslerin kentten göç etmesine sebep olmuştur. Çerkeslerin sayısı az ancak kültürlerini ve dillerini korumayı başarabilmişlerdir. Çerkes halkından olan Zeyneb İshaq’ın da güzel bir sesi var. Kendi dilinde şarkı söylemesi ve istediği seviyeye ulaşması için katkıda bulunuyoruz. Toplumun tüm kesimlerine çağrımız; kültürlerini ön plana çıkarsınlar, yeteneklerini göstersinler ve bunun için bize başvurabilirler. Kentteki kadınlar kendilerini her alanda geliştirmeli ve yeteneklerini açığa çıkarmalıdır.”