Kadınların sesi ve sanatı Kezwan Merkezi’nde hayat buluyor
Hesekê şehrindeki Kezwan Kadın Kültür ve Sanat Merkezi Yönetimi Yusra İlyas, kültürel ve sanatsal faaliyetlerine farklı kesimlerden insanların katıldığını belirterek, demokratik bir ulus felsefesiyle tüm kesimlerin kültürlerini koruduklarını belirtti.

ZEYNEB ÎSA
Hesekê - Kuzey ve Doğu Suriye'nin Hesekê şehrinde bulunan Hîlala Zêrîn’e bağlı Kezwan Kadın Kültür ve Sanat Merkezi, kadınların seslerini ve yaratıcılıklarını öne çıkaran bir platform. Merkez, çeşitli sanatsal ve kültürel etkinlikler aracılığıyla özgür ifade alanı sağlıyor, bölgenin mirasını korurken, kadınların toplumun gelişimindeki ve kültürel yaşamdaki varlıklarını güçlendirmedeki rolünü destekliyor. Merkezin Yönetimi Yusra İlyas, merkezin çalışmaları ve faaliyetleri hakkında ajansımıza konuştu.
‘Kürt kültürü en kadim kültürdür’
Yusra İlyas, kadınların kültürlerini korumaları ve yaşatmaları gerektiğini belirterek kültürün varoluşları olduğunu söyledi ve "Biz kadınlar kültürümüzü ve varlığımızı her zaman korumalıyız. Her insan kültürüyle tanınır ve biz de Kürt halkı olarak kültürümüzle tanınırız. Kültürümüz kadimdir. Bu kültürü koruduğumuzda özgür bir toplum inşa edilecektir. Çünkü kültür ve toplum birbirine bağlıdır" dedi.
‘Merkezde tüm bileşenlerin kültürleri sunuluyor’
Yusra İlyas, tüm bileşenlerin merkezde yer aldığını dile getirerek “Kezwan” adının Kezwan dağlarından geldiğini kaydetti ve şöyle devam etti:
"Hîlala Zêrîn Merkezi 2021 yılında inşa edildi. Son 3 aydır Kezwan Hîlala Zêrîn Merkezi'nin açılışı için hazırlıklar devam ediyordu. Bu merkez, tüm bileşenlerin yerlerini alabilmeleri ve kültürlerini paylaşabilmeleri için açıldı. Çünkü demokratik bir ulus felsefesi, Kürtler, Araplar, Süryaniler, Ermeniler, Ezidîler, Aleviler ve Dürziler de dahil olmak üzere tüm bileşenleri kapsıyor. Süryanilerin, Ermenilerin ve Arapların kültürü de merkezdeki tüm etkinliklerde sunuluyor.”
‘Rojava Devrimi'nin kurulmasıyla kültürümüzü geliştirdik’
Yusra İlyas, amaçlarının tüm kültürlerin yok edilmesini önlemek olduğunu belirterek "Kültürümüz binlerce yıldır yok edildi, kültürümüzden uzaklaştık. Ancak Rojava Devrimi ile kültürümüze sahip çıkıyor, kültürümüzü koruyoruz. Bunun için amacımız sadece Kürt halkını değil, tüm bileşenlerin kültürünü korumak. Çocuklarımız sahneye çıkıp şarkı söylemesin, dans etmesin diyorlardı. Her şeyden utanıyorlardı ama evleri ziyaret ederek kültürü halka tanıttık, artık yaşlı anneler bile gelip dengbejlik yapmak istiyordu. Anne-çocuk grubu kuruldu ama gün geçtikçe bu zorluklar ortadan kalktı. Şimdi halk çocuklarını kültür ve sanata gönderiyor" şeklinde konuştu.
‘Gruplarımız birçok kutlama ve festivale katılıyor’
Yusra İlyas, merkezde yer alan gruplara dikkat çekerek şunları söyledi:
"Merkezde yer alan gruplar sadece Hesekê şehrinden değil. Kasabalardan da gruplar gelip burada eğitim alıyor. Haftada üç gün eğitim veriliyor. Anneler dengbej grubu, şarkıcılar grubu, dans grupları ve tiyatro grupları var. Tüm gruplarımız kutlamalarda yer alıyor. 8 Mart kutlamaları, Newroz, 4 Nisan, 19 Temmuz ve 15 Ağustos kutlamaları gibi. Gruplarımız her yerde yer alıyor."
Proje hazırlıkları
Yusra İlyas, merkezde yeni etkinlik hazırlıkları içinde olduklarını belirterek, "Merkezde gelecekte inşa etmek istediğimiz birçok proje var. Geceler düzenleyeceğiz. Önümüzdeki dönemde bir festival düzenleyeceğiz. Dünyadaki tüm kadınlara çağrımız, kültürlerine sahip çıksınlar” dedi.