Özel savaş politikalarına karşı Kürt kadınlar sanatla direniyor
Êlih’te 2’nci gününde devam eden Kadın Kültür ve Sanat Festivali’ne kent sakinleri büyük ilgi gösterirken, özel savaş politikalarına karşı bu festivallerin devam edeceğini söyleyen Elif Kıvırcık, “Her yerde kültürümüzü ve dilimizi tanıtmalıyız” dedi.
Êlih-Sanatça Organizasyon, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) “Jina Azad Hunera Azad/Özgür Kadın Özgür Sanat” şiarıyla Kadın Kültür ve Sanat Festivali düzenliyor. 21 Ekim’de başlayan ve iki gün sürecek olan festivalde; konserler, panel, resim sergisi, dengbej dinletisi ve tiyatro etkinlikleri gerçekleştirilecek.
Kadınların yoğun ilgi gösterdiği festivale dair konuşan Arî Dil Araştırmaları ve Kültür Derneği yöneticilerinden Elif Kıvırcık, halkın kendi kültürü ve dilini yansıtan çalışmalara hasret kaldığını bu çalışmaların daha sıklıkla yapılacağı bilgisine yer verdi.
‘Festival halka umut verdi’
Kadın festivalinin daha önce de birçok kentte yapıldığını hatırlatan Elif Kıvırcık, festivallerin özel savaş politikalarına karşı halkla bir arada olmanın bir zemini olduğunu kaydederek, “Bu festivalin yapılması herkes tarafından mutlulukla karşılanıyor. İnsanlar sokaklarda, alanlarda kendi diline ve kültürüne hasret kaldı. Özellikle son yıllarda yapılan yasaklar nedeniyle halk toplumsal anlamda sindirilmeye çalışılıyordu. Bizler de uzun süre engellemeler ile karşı karşıya kaldık. Bu baskılara rağmen yaptığımız bu çalışmalar halk da büyük moral oldu. Buraya gelen kadınlar bir arada olmanın ve kendi evlerinde olmanın mutluluğunu yaşıyorlar” diye konuştu.
‘Dilimizi ve sanatımızı her yerde anlatmalıyız’
Halkın seçtiği belediyelere atanan kayyımların asimilasyon amaçlı ‘festival’ adı ile gerçekleştirdikleri programlarla halkı kültüründen uzaklaştırmayı amaçladıklarını söyleyen Elif Kıvırcık, devamında şunları söyledi: “Sanat ve kültürümüz için her daim çalışmalar yürütmemiz gerekiyor. Çünkü buna karşı duran ve kültürümüzü yok etmek isteyen kesimler var. Bunlardan ilki de halkın iradesi olan belediyelere atanan kayyımlardır. Dilimizi yasaklayıp, unutturmak için her şeyi yapıyorlar. Onlarda bu nedenle buraya atandıklarını çok iyi biliyorlar. Öncelikle politikalarının asla amacına ulaşamayacağını söylemek istiyorum. Bu politikalara karşı bizler yıllardır sanat ve kültürümüzü korumak için mücadele ediyoruz. Bunu korumaya da devam edeceğiz. Kürt kültürü ve dili uzun yıllara dayanan bugüne kadar gelmiş antik bir sanattır. Bu dilin ve sanatın önemini de halkın içinde yaymamız gerekiyor. İyi bir çalışma ile de eski sahiplenme ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum.”
‘Örgütlü kadından korkuyorlar’
Sistemin özel savaş politikalarıyla en çok Kürt kadınlarını hedef aldığını vurgulayan Elif Kıvırcık, topluma öncülük eden Kürt kadınlarının her süreçte olduğu gibi bu süreçte de iktidarı korkuttuğunu ifade etti. Kadınların yaptığı çalışmaların ve örgütlülüğün günden güne arttığına yer veren Elif Kıvırcık, “Bugün Kürdistan’da atılan her adım özel savaş politikası için atılıyor. Bizlerin bunları düşünüp hareket etmemiz ver her şeyin farkında olmamız gerekiyor. Bu politikalar da en çok kadınlar üzerinde yürütülüyor. Neden kadınların hedef alındığını herkes iyi biliyor. Çünkü kadınlar bu topluma öncülük ediyor. Her alanda bu mücadeleye ve sürece öncülük ediyor. Bunu yaparken kendini korumasını ve bu politikalara karşı halkı bilinçlendirmeye de çalışıyor. Kadınlar tek başlarına bir kimlik, bunun için en çok saldırı kadınlara yapılıyor. Buna her alanda tepki gösteriyoruz ve tepki göstermeye devam edeceğiz. Halkımıza yapılan bu özel savaş politikalarına dair çağrıda bulunuyoruz; gelsinler bu kutsal yolda hep beraber yürüyelim. Mücadelemizi büyütüp sanatımıza ve dilimize sahip çıkalım” şeklinde konuştu.