Libya’da kadınlar kendilerini şiddetten koruyacak yeni bir yasa tasarısı hazırlıyor
Hukukçu Omaima Al-Fakhry, Libya’da kadınları erkek şiddetinden koruyacak yeni bir yasa tasarısı hazırladıklarını açıkladı.
IPTİSAM AXFİR
Libya-Bingazî- 2011 yılından bu yana adı hep savaş, çatışma ve şiddetle anılan Libya’da siyasal, toplumsal, ekonomik ve hukuksal yapı toplumsal yapıyla birlikte çok fazla zarar gördü. Savaşın sürdüğü her coğrafyada olduğu gibi Libya’da da savaş koşullarından en çok etkilenen kadınlar. Ama kadınlar mücadele etmekten vazgeçmiyor. Mücadeleyle, direnişle elde edilmiş ve anayasal güvence altına alınmış, ama savaş koşullarında gasp edilmiş haklarını geri istiyor.
Ülkenin siyasal, ekonomik ve toplumsal, yeniden yapılanmasında kadınlar da aktif yer alarak, değişimin öncü gücü olmayı hedefliyor. Libyalı kadınlar, demokrasi, eşitlik ve özgürlüğün teminatının kadınlara anayasada tanınan haklardan geçtiğine inanıyor ve bunun için mücadele etmeyi sürdürüyor.
“Kadınlar anayasal hakları konusunda bilinçlendirilmeli”
Hukukçu Omaima Al-Fakhry, 2011 olaylarından önce Libya anayasasında kadına tanınan hakları olumlayarak, savaş ile birlikte durumun tersine döndüğünü, kadınlar ve erkekler arasındaki ayrımın gittikçe derinleştiğini söylüyor.
Omaima Al-Fakhry, Libyalı kadınların kendi anayasal hakları konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğine inananlardan. Omaima örneklerle konunun anlaşılmasını istiyor ve “Bazı yasalar var, kadınlar o yasalarda kendilerine tanınan hakları bilmediği için hakkını aramıyor. Örneğin bir kadın boşandığında çocuğuyla birlikte belli hakları var. Şimdi kadınlar bu haklarını tam olarak bilmediği için evil olduğu erkekle sorun yaşarsa bile kadınlar çocukları için erkeğin her türlü kötü muamelesine boyun eğiyor, kendisini savunamıyor.”diyor.
Omaima Al-Fakhry, miras hakkı konusunda da Libya anayasasının kadınlara tanıdığı haklara dikkat çekiyor.
“Libya toplumu içerisinde bilinen ve kabul edilen gerçek, kadının miras payının olmadığı. Kadının bir parça araziyi bile hak etmediğini düşünüyor Libya toplumu, zihniyeti de bu yönlü. Kadınlar da bir şekilde bu gerçeğe inandırılmış ve hiçbir şekilde kendi haklarını arayıp sorgulamıyorlar. Kadınlar da toplumun kendilerine dayatmış olduğu bu gerçeği kabul ediyorlar. Ancak Libya anayasasında kadınları miras hakkından mahrum bırakan herhangi bir ibare yok.”
“Kadınların hakları gasp edilmeye çalışılıyor”
Libya Ulusal Konseyi’nin anayasada kadınlar için belirlenen bazı haklara da müdahale ettiği hatırlatmasında bulunan Omaima Al-Fakhry, “Bu yasalar kadınların mücadeleleriyle elde ettiği kazanımlardı. Bunlara müdahale edilmesinden ziyade daha fazla geliştirilmesi, eksik hususlar varsa tamamlanması gerekir. Kadın haklarının da anayasada garanti altına alınması gerekiyor. Kadınların kazanılmış hakları gasp edilmeye çalışılıyor ve bunu kabul etmeyeceğiz.”diyor.
“Kadınların mücadelesi birçok şeyi değiştirebilir”
Kadınların haklarını güvence altına alacak daha güçlü yasalara ihtiyaç olduğunu da belirten Omaima Al-Fakhry, “Siyaset ve karar mekanizmalarında söz sahibi olabilmek için bize ayrılmış olan bir kota var. Ancak kadınlar kendi mücadeleleriyle birçok şeyi değiştirebilir.” ifadelerine yer verdi.
Hukukçu Omaima Al-Fakhry, kadınları şiddetten koruyacak yeni bir yasa tasarısı hazırladıklarının da bilgisini vererek “Bu yasayı parlamentoya sunduğumuzda olumlu anlamda bir destek alacağımızı umuyorum. Çünkü erkek şiddeti artık sadece kadınlara değil, çocuklara ve erkeklere de yöneliyor.” diye konuşuyor.