“Kadını korumayan, önlem almayan herkes kadın cinayetlerinin failidir”

Urfa’da kadın katliamlarının ve şüpheli ölümlerin sıkça yaşandığına dikkat çeken Avukat Fazilet Taştan Arserim, “Kadın cinayetleri, şiddet olayları bireysel olaylar değildir. Toplumun ve erkeğin kadına bakış açısıyla gerçekleşen eylemlerdir. Bu nedenle kadın cinayetleri politiktir. Kadını korumayan, önlem almayan, yaşam hakkına saldıran herkes kadın cinayetlerinin failidir” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Riha-  Türkiye’de kadına yönelik şiddet, katliam, cinsel taciz, tecavüz, intihar adı altında yaşanan şüpheli ölümler gün geçtikçe artarken, ne hükümet gerekli önlemleri alıyor ne de yargı faillere hak ettiği cezayı veriyor. Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması da yaşanan saldırıların daha da çoğalmasına neden oldu. Son 19 yılda binlerce kadın katledilirken, geçtiğimiz Eylül ayında 26 kadın katledildi, 19 kadın ise şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti.

“Şüpheli ölümler soruşturulmalı”

Kadın cinayeti ve şüpheli kadın ölümlerinin gündemden düşmediği Urfa’da ise Eylül ayı içerisinde 1’i çocuk 3 kadın katledildi, bir kadında şüpheli şekilde damdan düşerek ağır yaralandı. Var olan rakam dışında da kendilerine ulaşmayan sayısız şiddet vakası olduğunu söyleyen Urfa Barosu Başkan Yardımcısı ve Kadın Hakları Merkez Koordinatörü Avukat Fazilet Taştan Arserim, kayıp, ölüm, şiddet ve şüpheli ölüm soruşturmalarının daha etkin bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirtti.  

“Önlem almayan herkes faildir”

Sözlerine İstanbul Sözleşmesine değinerek başlayan Fazilet Taştan Arserim, sözleşmenin yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte kadına yönelik şiddet olaylarının arttığına dikkat çekti. Sözleşmenin feshiyle birlikte mevcut yasaların kadına şiddeti önlemede yetersiz kaldığına yer veren Fazilet Taştan Arserim, alınan karardan dönülmesi çağrısında bulundu. Yaşanan durumda erkek şiddetinin meşrulaştırıldığını ifade eden Fazilet Taştan Arserim, “İstanbul Sözleşmesinden çekilmek toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcı şiddeti ve erkek şiddetini meşrulaştıracaktır. İnsan hakları ihlali olan kadına şiddet önlenemiyor. Kadın cinayetleri, şiddet olayları bireysel olaylar değildir. Toplumun ve erkeğin kadına bakış açısıyla gerçekleşen eylemlerdir. Bu nedenle kadın cinayetleri politiktir. Kadını korumayan, önlem almayan, yaşam hakkına saldıran herkes kadın cinayetlerinin failidir.”

“Çok yönlü bir işbirliği yapılmalı”

Son dönemde Urfa’da kadın intiharları, kadın cinayetleri ve çocuk istismarlarında artış yaşandığını vurgulayan Fazilet Taştan Arserim, toplumun bu konudaki hassasiyet ve bilincini artırmak için çok yönlü bir iş birliği yapılması gerektiğini söyledi. Toplumda kadının yaşadığı zorlukları çözümlemek için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini ifade eden Fazilet Taştan Arserim, “Toplumun kadına bakış açısı toplumsal cinsiyete dayanır. Toplumsal cinsiyet eşitliği yasalar hazırlanırken ve uygulanırken dikkat edilmesi gereken en önemli ilkedir. Özellikle yaşanan şüpheli kadın ölümlerinin devam etmesinin en büyük nedeni etkin soruşturmaların yapılmaması, caydırıcı olması gereken yasaların uygulanmamasıdır” dedi.

“Yargı caydırıcı cezalar vermeli”

Faillerin daha caydırıcı cezalar alması gerektiği çağrısında bulunan Fazilet Taştan Arserim, konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Kadına karşı şiddet sistematik bir hal alarak şiddet türleri bir arada uygulanıyor. Kadınlar canavarca hisle eziyet çektirilerek öldürülüyor. Yargı paketlerinin insan hakları ihlallerinin önüne geçmediğini ve cezasızlık getirdiğini görüyoruz. Kadına şiddetin ve kadın cinayetlerinin önlenmesi ve şüpheli ölüm, kayıp ve intihar vakalarında daha etkin soruşturmalar yapılmalıdır. İlgili tüm tarafların önleme, koruma, soruşturma, cezalandırma ve politika boyutuyla sürecin içinde yer alması son derece önemlidir.”

“Çalışmalarımız güçlenecek, mücadelemiz büyüyecek”

Kentte yaşanan şiddet ve ölüm vakalarına dair baronun kadın hakları merkezine başvurular geldiğini ve başvuru sonrasında adli süreci başlattıklarını dile getiren Fazilet Taştan Arserim, faillerin yargılanması noktasında mücadelelerinin devam ettiğini söyledi. Fazilet Taştan Arserim, son olarak şunları söyledi: “Suç duyurusu, tedbir ve koruma talepleri ve dava dosyalarına müdahil olmamız için yapılan başvuruları alıp takiplerini sürdürdük ve halen takip etmekteyiz. Müdahil ve gözlemci olduğumuz davaların takibini yargı sürecinin daha etkin bir şekilde yürümesi için merkez üyelerimizle iş birliği içerisinde takip ediyoruz. Baroların müdahillik taleplerinin kabulüne ilişkin mevcut yasalar ve uluslararası sözleşmeler olmasına rağmen reddedildiğinden taleplerin kabul edilmesine ilişkin yasal düzenleme yapılmalıdır. Toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde meslektaşlarımızın katılımı ile çalışmalarımız güçlenecek ve mücadelemiz büyüyecektir.”

Urfa’da Eylül ayında katledilen kadınların isimleri ise şöyle:

* Eyyübiye ilçesinde yaşayan Hediye Tokay eşi Ahmet Tokay tarafından 30 Ağustos’ta işkence edilerek katledildi.  

*18 yaşındaki Aysel Çelik, 2 Eylül’de Bozova ilçesi Kubik (Argıncık) Mahallesi sınırları içinde bulunan sulama kanalında şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiş halde bulundu. Aysel Çelik’in üniversiteyi kazanamadığı için intihar ettiği ileri sürüldü.

* 2 Eylül’de Haliliye ilçesinde 21 yaşındaki Raziye Z., şüpheli bir şekilde yüksekten düşerek ağır yaralandı.

*2 Eylül gecesi ise Eyyübiye ilçesinde Suriyeli 13 yaşındaki Amara Dwla dayatılan evliliği kabul etmediği için babası Mohammed Dwla tarafından önce darp edildi, ardından yakılarak katledildi.