Fas'ta kadınlara velayet kıskacı

Fas’ta kadınlar, yeniden evlendikten sonra çocuklarının velayet hakkına sahip olmak istiyor.

HANAN HARITE

Fas - Fas yasalarına göre, yeniden evlenen boşanmış erkekler çocuklarının velayetini alabilirler, ancak yeniden evlenen boşanmış olan çocuklu kadınlar, çocukları yedi yaşından küçük olmadıkça velayeti alamazlar. Fas Aile Kanunu'nun 175. maddesi ile birlikte birçok Faslı kadın, yeni bir hayat kurmak veya yeniden evlenmek isterlerse çocuklarının velayetini kaybetme korkusuyla yaşıyor.

“Korku ortamında yaşadım”

Salma Muhammed, çocuklarının velayetini kaybetme korkusuyla yaşayan binlerce eşlerinden ayrılmış olan Faslı kadın ve koruyucu anneden yalnızca biri. Salma Muhammed, boşandığı günden bu yana eski eşinin velayet meselesini pazarlık konusu haline getirdiğini belirtiyor ve şunları söylüyor: 

“Boşandığımdan beri, eski eşim her zaman bu konuyu pazarlık için kullandığı için dehşet içinde yaşadım. Çocuğumun velayetini bırakmam için beni sürekli tehdit ediyor. Oğlumuzun sorumluluğunu almıyor, onu nadiren görüyor. Erkekler boşandıktan sonra hayatlarını yeniden kurabilirler, ancak kadınlar çocuklarının velayetini kaybedebilecekleri için yapamazlar. Benim fikrime göre benimle aynı koşullarda yaşayan tüm Faslı kadınlara haksızlık yapılıyor.”

“Kadınlar kendilerini sosyal vesayete bağlı buluyor”

Aktivist Kadınlar Derneği (Association Femme Militante-AFM) üyesi Nassira Khamlichi, ataerkilliğin egemen olduğu bir toplumda sosyokültürel yapının kadınların önünde bir engel oluşturduğuna değiniyor ve “Kadınlar genellikle kendilerini çeşitli sosyal vesayet ve baskı biçimlerine bağlı buluyorlar ve yaşamları özellikle gerek ekonomik gerekse kültürel düzeyde kırılgan olduklarında kontrol de ediliyorlar” diyor.

Nassira Khamlichi, kadınların bireysel özgürlüklerine el konulmasının ve eşlerinden boşandıktan sonra ikinci bir hayat seçmelerini engellemenin mantıksız, gerici bir yaklaşım olduğunu dile getiriyor ayrıca annenin, eski eşin yokluğunda çocuğu hakkında herhangi bir idari işlem yapamadığını da hatırlatıyor.

“Velayet ortak olmalı”

Nassira Khamlichi, aile kanununda özellikle çocukların velayeti ile ilgili maddede kapsamlı bir değişiklik yapılması çağrısında bulunuyor ve “Velayet ortak olmalıdır. Kadınlar yeniden evlendikten sonra çocuklarının velayetini kaybetmemelidir” diye konuşuyor.

Maryama Al Tarka: Medyaya ve gazetecilere büyük rol düşüyor

Kadın haklarını savunma, tartışma, gündeme getirme gibi konuları ele alan radyo programlarında sunuculuk yapan Maryama Al-Tarka, medyanın farkındalık yaratmadaki rolüne değinerek şunları söylüyor:

“Faslı kadınları ve anneleri ilgilendiren konularda farkındalık yaratmaya çalışıyorum. Anneler, çocukları ile ilgili her konuda eski eşlerin onayını almak zorundadır. Yasal velayet kadınlara ancak eski eşleri öldükten sonra verilir. Kadın erkek eşitliğini sağlamak için bu tür konularda daha fazla farkındalık yaratmada medyaya ve gazetecilere büyük rol düşüyor.”