EBÎR MUHEMED

Qamişlo– Türkiye’nin, 9 Ekim 2019’da Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik gerçekleştirdiği askeri operasyonun üzerinden 2 yıl geçti. Bu operasyon kapsamında Girê Spî ve Serêkaniyê’de sivillere karşı kimyasal, beyaz fosfor ve ağır silahlar kullanıldığı belirtiliyor. Bölgedeki silah kullanımı ile ilgili deliller toplandı ve hastanelerde alınan örneklerle de iddialar belgelendi.

Bu gerçeğe karşın dünyanın tepkisiz kaldığına dikkat çeken Cizre Bölgesi İnsan Hakları Derneği Yöneticisi Evin Cuma, Türkiye’nin savaş suçu işlediğini belirtti. Evin Cuma, “Türk devletinin diğer devletlere müdahalesi yeni değil. Ancak iki yıldır yasaklı kimyasal silahlar kullanıyor. Türk devleti Efrîn ve Serêkaniyê’de yasaklı beyaz fosfor silahlar kullandı. Kullanılan bu silahlar hem insanlara hem de doğaya çok zarar verdi. Birçok kişinin vücudu bu nedenden kaynaklı yandı” diye konuştu.

Evin Cuma, Türkiye’nin işlediği suçları medya aracılığıyla belgelediklerini ve suç duyurusunda bulunduklarını da ifade etti. 23 Nisan’da Güney Kürdistan operasyonunda da Türkiye’nin yasaklı silah kullandığını hatırlatan Evin Cuma, savaş kanunda kimyasal silah kullanımının yasak olduğunu ancak Türkiye’nin bu kanunları bile hiçe saydığını vurguladı.

“Konu Kürtler olunca neden ayrımcılık yapılıyor?”

Evin Cuma, “Dünyanın her yerinde kimyasal silah kullanıldığında Birleşmiş Milletler (BM) ve BM Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü bu tür eylemleri kabul etmiyor. Ancak maalesef konu Türk devleti olduğunda herkes sessiz kalıyor. Serêkaniyê savaşı sırasında Türk devletinin kimyasal silah kullandığına dair belgeler hazırladık. Ama yüzden daha düşük kullanıldığına dair karar verildi. Kimyasal silah yasaklama anlaşmalarına göre bu sayı normalmiş.  Ancak insan vücuduna çok büyük zararlar verilmiş. Şam'a karşı kimyasal silah kullanıldığı zaman birçok ceza verilmişti ve bütün dünya buna karşı tepki göstermişti. Konu Kürtler olunca neden bu ayrımcılık yapılıyor diye insan düşünmeden edemiyor?” ifadelerini kullandı.  Türkiye’nin kullandığı kimyasal silah kullanımı nedeniyle cezalandırılması gerektiğini söyleyen Evin Cuma, uluslararasına seslenerek kanunların uygulanmasını istedi.