ZEYNEB XELÎF

Dêrezor – Doğu Dêrazor kırsalındaki kadınlar, ataerkil zihniyet nedeniyle birçok anlamda acı çekmiş durumda. IŞİD’in bölgedeki kontrolü, bu zihniyetin etkisini daha da derinleştirdi. Suriye Demokratik Güçleri, bölgeyi IŞİD’den kurtardıktan sonra, 11 Kasım 2019’da Zenûbiya Kadın Topluluğu Hecin’de kuruldu. Kadınların siyasi, ekonomik, ahlaki olarak desteklenmesi amacıyla kurulan Zenûbiya Kadın Topluluğu, tüm kadın sorunlarının çözümü içinde çalışma yapmaktadır.

Bünyesinde birçok komitesi var

Yönetici Saba Dali, Zenûbiya’nın kadınların toplumsal ve yaşamsal faaliyetlere katılabilmesi amacıyla çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etti. Zenûbiya’nın kadın sorunlarını çözüme kavuşturduğunu dile getiren Saba Dali, topluluğun kadınların özgürlükleri önündeki engelleri ortadan kaldırmaya çalıştığından söz etti. Zenûbiya’nın birçok komitesinin olduğunu sözlerine ekleyen Saba Dali, Eğitim Komitesi’nin toplumun eğitilmesi ve bilinçlendirmesi anlamında çalışmalar yaptığını dile getirdi. Saba Dali, bu komitenin kadınları birçok konuda eğittiğini kaydetti.

Kadın hakları esas alınıyor

Uzlaştırma Komitesi hakkında bilgi veren Saba Dali, komitenin evlilik sorunlarını çözdüğünü, iki tarafı barıştırdığını ancak bu olmadığı zaman ise kadınların haklarını elde etmek için onlara yardımcı olduğunu belirtti. Zenûbiya Kadın Topluluğu Bürosuna günde 5-6 davanın geldiğini dile getiren Saba Dalî, “En çok evlilik ve aile sorunları bize geliyor. Çocuk yaşta evlendirmeler nedeniyle boşanma olayları artmış durumda. Özellikle DAİŞ’in kontrol sürecinde evlenmeye mecbur kalanlarda boşanma çok yaşanıyor” dedi.

Zenûbiya ile kendini buldu

Zenûbiya’ya sığınan kadınlardan Rîm Lahmûd ise, “Ofisin bana verdiği destekten kaynaklı çok teşekkür ederim. Bölge DAİŞ’lilerin kontrolündeyken mahkemeye başvuruda bulundum. DAİŞ çeteleri bu durum karşısında evde durmamı, kadın olduğum için dışarı çıkmamamı istediler. DAİŞ zihniyeti erkeklerin aç gözlülüğünü ve taciz, tecavüz zihniyetini artırdı” şeklinde konuştu.

Kadınlar şiddete karşı sessiz kalmamalı

Dêrazor’un özgürleştirilmesinin ve Zenûbiya Kadın Topluluğunun kurulmasının ardından imkan bulduğunu anlatan Rîm Lahmûd, “Zenûbiya Kadın Topluluğunun ofisine gittim. Beni dinlediler ve üyeleri ise bana manevi anlamda destek oldular. Çünkü benim davam aile içi şiddetti. Haklarım alındıktan sonra hak sahibi olduğumu hissettim ve özgür düşünceyle tanıştım” diye ifade etti. Akrabalarının bu durum karşısındaki duyarsızlığından söz eden Rîm Lahmûd, kadınların şiddet karşısında sessiz kalmamaları gerektiğini ve bu anlamda haklarını aramaları gerektiğini söyledi.