İran’da tutuklu aileleri: Çocuklarımızı öldürebilirler!

İran’da ayaklanmayla birlikte onbinlerce kişi tutuklandı. Çocuklarının hayatından endişe duyan aileler başvurmadık yer bırakmazken kimi aileler ise tüm kesimlere seslenerek, “Çocuklarımızı öldürebilirler” diyerek duyarlılık çağrısı yapıyor.

HİMA RAD

Sine - Jîna Mahsa Amînî’nin katledilmesiyle Rojhilat Kürdistan ve İran’da “Jin, jiyan, azadî” sloganıyla başlayan ayaklanmalar rejimin tüm baskısına rağmen sürüyor. Yaşanan ayaklanmalar sonucunda onbinlerce yurttaş tutuklanarak cezaevine konulurken, birçoğunun da akıbeti bilinmiyor. Tutuklu aileleri çocuklarından haber alamadıklarını ve bu koşullarda nasıl bir yol izleyeceklerini bilemediklerini dile getirdi.

‘Kızım eve dönerken kaçırıldı’

Tutuklu annesi S.H.Q. kızının iki aydır tutuklu olduğunu belirterek, "Kızım 23 yaşında ve öğrenci. Yaklaşık iki aydır cezaevinde. Birçok hakime gittim ama kızımın akıbetini öğrenemedim. Shahramfar'a gittim ve onlar burada olmadığını söyledi. Kızım eve dönerken kaçırıldı, kaçırıldığını 5 gün sonra anladık. Kızımın akıbetinin belirsiz olması beni çok endişelendiriyor” dedi. “Kızım ne yaptı da bu haksızlıklara maruz kaldı?” diye soran S.H.Q. “Birçok yere başvurduktan sonra bir gün kızım beni aradı. Birkaç saniye konuştuk. Yakalandığını söyledi. Kızım arayınca, sesini duyunca sanki bütün dünya benim oldu, o kadar rahatladım ki” diyerek duygularını ifade etti. 

‘Endişe içindeyim’

Kızının 15 gün boyunca Sine’ye bağlı Shahramfar’da Devrim Muhafızlarına bağlı bir merkezde tutulduğunu kaydeden S.H.Q. “Oraya ne zaman gitsek kaba cevaplara maruz kalıyorduk. Bize net bir şey söylemiyorlardı. Eşim, oğlum ve ben yumruklarımızla kapıya vurduk ve sonrasında bize ‘haber vereceğiz’ dediler. Maddi durumumuz iyi değil. Şimdi salıverilmesi için nasıl bir kefalet isteyecekler ya da salıverecekler mi diye endişe içerisinde yaşıyorum. Kızım bir aydır cezaevinde tutuluyor ve 500 milyon kefaletle salıverilmesi bekleniyor” diyerek, yaşadıklarını anlattı.

‘O’nu çok güçlü ve iradeli gördüm’

Bazı tutuklu ailelere göre daha şanslı olduğunu belirten S.H.Q. "Yine şanslıydık, hala çocuklarından habersiz, çocuğunun ölü mü sağ mı olduğunu bilmeyen aileler tanıyorum. Bu aileler büyük acı içinde yaşıyorlar. Tehdit edildiğimiz için çocuklarımızın haberlerinin medyaya yansımasını istemedik. Kızımın önce öldürüldüğünü düşündüm daha sonra tecavüze maruz kalmasından korktum. Onu sadece iki kez görebildim. Neyse ki kızım tecavüze maruz kalmadığını söyledi. Onu çok güçlü ve iradeli gördüm. Onunla gurur duydum” dedi.

‘Aileler ısrarcı olmalı’

Bir diğer tutuklu annesi T.K. ise oğlunun Sine Merkez Hapishanesi'nde tutulduğunu, 10 gün süren sürekli takibin, koşuşturmanın ardından Shahramfar'da olduğunu öğrendiklerini belirterek, “Oraya gitmek istedim fakat bana izin verilmedi. Oğlumun telefonu kapalı olunca rejim asker ve polislerin eline geçtiğini düşündük. Çünkü oğlum devrime destek veriyordu. Rejimin halka zulüm etmesine göz yummuyordu. Onun için hep endişelendim. Bütün ailelere sesleniyorum; çocuklarınızın akıbeti için ısrarcı olmalısınız. Çünkü rejim asker ve polislerinde insanlık duygusu yok. Çocuklarımızı öldürebilirler” çağrısında bulundu.