Günün Portresi: Gûzîde Xanim’ın ilk yazısı ve eğitimle geçen bir ömür

Hem öğretmen hem de başarılı bir yazar olan Gûzîde Xanim, Jiyan Gazetesi’nde 22 Nisan Kürt Gazeteciler Günü’nde yazan ilk kadın olarak anıldı. O, hayatı boyunca kendini kız çocuklarının eğitimine adadı.

Haber Merkezi-  Gûzîde Xanim, Süleymaniye tarih sayfalarında kadın şair, aydın ve yazarların kaynağı olmuş bir isim. O, zaman içinde birçok alim kadının adının önüne dayê (anne) tanımını yazdırdı. Dayê Rihan, Dayê Tewrêz ve Dayê Xezana Serketî bunlardan birkaçıdır. Bu tanınan kişiler yaşamın öğretmeni ve herkesin anneleridir. Bu kadınlar gibi tarihte birçok bilge ve öncü kadına rastlamak mümkün.

Bölgede bir dönem kız çocuklarının okuması iyi olarak tanımlanmıyordu. Aşırı dinciler okulun hak yolunda olmadığı düşüncesini yayıyor ve bu nedenle bir süre erkek çocuklar bile okula gönderilmiyordu. Bu nedenle 1950-60 yılları arasına kadar okulların inşa edilmesine izin verilmiyor ve çocukların eğitim görmesi engelleniyordu. Tüm bu zorluklara rağmen Süleymaniye ve etrafındaki kız çocukları Zehra Kız Medresesi’nde eğitiliyordu. Kadınlar okuma ve yazmanın yanı sıra sanatsal eğitimler de görüyordu.  Zehra Kız Medresesi öğrencilerinin tiyatro da yaptıkları söyleniyor.

Zehra Kız Medresesi

Bu süreçte toplum tarafından kabul görülen ve bir kimlik sahibi olan kişi ve aileler önemliydi. Yamûlkî ailesi yurtsever bir aile olarak anıldı ve kadınların önünü açtı. Ailenin büyüğü Mustafa kendisi ve etrafındaki tanınmış kişilerle birlikte kadın çalışmalarının gelişimi için büyük bir emek verdi. Bu çalışmalardan biri de Zehra Kız Medresesi’ni 1925 yılında açmaktı. İlk başta Gûzîde Xanim, Fatima Muhidîn Xanim ve Zehra Zêrîctac okulun ilgili yerlerinde yer aldılar. Medresenin tüm öğretmen ve müdürü Yamûlkî ailesinden ve çevrelerindendi. Yamûlkî ailesinin gelini Gûzîde Xanim, eğitim görmüş ve kendine güvenen bir kadındı. 1926’da medreseye hem müdürlük yaptı hem de ders verdi.

Zehra Kız Medresesi’ne destek veren Kürt alimlerinden büyük şair Pîremêr’tir. Pîremêrd, “Çok yaşayın, bin yaşayın. Bizi onurlandırdınız” sözü ile medreseden söz eder.

İlk Kürtçe makale

Gûzîde Xanim, sadece Süleymaniye’de değil aynı zamanda Bağdat ve İstanbul’da da kadın dernekleri çalışmalarında yer alır ve çoğunlukla da eğitim verme alanında yer alır. Başarılı bir kadındı. Gûzîde Xanim kızı Perîxan’ı da eğitir ve kızına kendisi birçok şey öğretir. Eşi Ezîz Encûm Yamulkî’nin kız kardeşi tarafından kurulan Kadın Derneği’nde de önemli çalışmalar yürütür. Daha önceden deneyim sahibi olduğundan kaynaklı da derneğe ayrı bir renk katar. Gûzîde Xanim hem öğretmen hem de başarılı bir yazardı. Kimi kaynaklara göre o dergi ve gazetelerde Kürtçe makale yazan ilk kadındır. Ünlü şair Pîremêrd tarafından çıkarılan Jiyan Gazetesi’nde yazıyordu. İlk yazısını Kürtçe “Jin û tapîratî le heyatî medeniyet da” adıyla 22 Nisan 1926’da Kürt Gazeteciler Gününde yayımladı. Gûzîde, yazısında Kürt basın çalışmalarından bahsediyor ve “Kürt Gazeteciler Bayramını Kürtçe Kutluyorum” diyerek yazısına başlıyordu.

“Söylentilere kulak asma”

Fatima Muhedin Xanim, o süreçte kız okullarını açmanın zorluklarından şöyle bahsediyor:

“Din adamlarının memnuniyetsizlikleri ve toplum söylentileri nedeniyle çok zorluk çektik. Gûzîde Xanim olmasaydı belki bu zorluklara göğüs gelemeyecektim ve eğitime devam edemezdik. Her zaman bana ‘Söylentilere kulak verme, biz işimizi yapalım’ derdi. Kız çocukların bizim yanımızda okumalarına izin vermeleri için kızlarına zarar gelmeyeceği yönünde sözler veriyorduk.”

Bağdat’a gitmek zorunda kalır

Gûzîde Xanim’ım eşi Ezîz Yamûlkî albay görevi nedeniyle Bağdat’a görevlendirilir. Bunun üzerine Gûzîde Xanim Zehra Medresesi’ni bırakarak eşi ile birlikte gitmek zorunda kaldı. Gûzîde Xanim Bağdat’a gittiğinde de medreseyi sahipsiz bırakmadı. Onun yerine Yamûlkî ailesinden Mustafa Yamûlkî’nin kızı Zehra Zêrîntac medreseye müdür oldu. Zehra’da yaklaşık 3 yıl okulu yönetti. Fatma Xanim medreseye daha sonra müdür oldu ve büyük bir emek verir.