Zeynep Saroxan’ın annesi: Erdoğan’dan uluslararası mahkemelerde hesap sorulmalı

Türk devletinin SİHA saldırısı sonucu katledilen Özerk Yönetim Adalet Ofisi Eşbaşkanı Zeynep Saroxan’ın annesi Halime Hüseyin, “Biz şehit anneleri, uluslararası mahkemelerde Erdoğan dahil çocuklarımızın katillerinin hesap vermesini istiyoruz” dedi.

DELAL REMEZAN

Hesekê- Yurtsever bir ailede büyüyen ve bu nedenle Kürt Özgürlük Hareketi’yle çocuk yaşta tanışan Zeynep Saroxan, demokrasi ve eşitliğin hakim olduğu bir toplum inşa etmek için özgürlük arayışına girdi. 1981 yılında Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentinde dünyaya gelen Zeynep Saroxan’ın, 8’i kız, 4’ü erkek olmak üzere 12 kardeşi var. Fen Bilimleri Enstitüsü'nden mezun olurken, Hesekê kentindeki okullarda kendi uzmanlık alanında öğretmen olarak çalıştı.

Zeynep Saroxan, 19 Temmuz Rojava Devrimi ile Demokratik Birlik Partisi'nde (PYD) çalışmaya başladı. PYD’nin 6’ncı Genel Kongresi’ne katıldı. İki yıl Cizîr Bölgesi Kadın Meclisi’nde çalıştıktan sonra Özerk Yönetim Adalet Ofisi Eşbaşkanlığı’na seçildi. Cizîr Bölgesi’nde üç ay boyunca görev yapan Zeynep Saroxan, Hesekê şehrinde bir çocuk ve bir kadın koruma merkezi kurulmasına da katkıda bulundu.

Zeynep Saroxan Türk devleti tarafından katledildi

Zeynep Saroxan, 12 Ekim 2019 tarihinde Kuzey ve Doğu Suriye’de Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrin Xelef’in hedef alınmasına benzer bir şekilde katledildi. Zeynep Saroxan, 27 Eylül 2022'de görev arkadaşı Yılmaz Şero ile ıslah ve rehabilitasyon merkezlerini gezerken, Kuzey ve Doğu Suriye'de Derîk ile Girkê Legê arasındaki yolda Türk devletine ait SİHA ile hedef alındı. Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadınlar, Özerk Yönetim'in inşasında en önemli katılımcılardan olup, siyaset, diplomasi, ekonomi, sosyal, kültürel ve daha birçok alandaki çalışmalarıyla uzun bir geçmişe sahipler. Bu öncülük misyonları da iktidarları rahatsız ettiğinden saldırıların hedefi haline geliyorlar.

 ‘Mücadelenin ve direnişin simgesiydi’

Zeynep Saroxan’ın mücadelesine dikkat çeken 80 yaşındaki annesi Halime Hüseyin, kızının çocukluğundan bu yana Kürt Özgürlük Hareketi’ni tanıdığını belirterek, "Başından beri Kürt Özgürlük Hareketi’nin bir parçasıydı, yani evimiz toplantı ve ziyaretlerin yapıldığı bir yerdi. Zeynep, o zamandan beri çalışmalara, toplantılara katılmayı istiyordu. Kürt Özgürlük Hareketi’ni öğrenmeyi ve faaliyetlerine katılmayı seven bir çocuktu. Onun için çok korkuyordum, bu yüzden ona her zaman genç olduğunu ve eğitimini tamamlamasını söylüyordum ancak o hep reddetti. Suriye krizinin başlaması ve 19 Temmuz Devrimi’yle birlikte Kuzey ve Doğu Suriye’de PYD bünyesinde çalışmalara katıldı. İşini sevgiyle ve titizlikle yaptığı için çok sevildi. Zamanının çoğunu çalışarak geçiriyordu. Suriye'nin çeşitli bölgelerini gezdi. Mücadelenin ve direnişin simgesiydi" dedi.

‘Hesap verilmesini istiyoruz’

Halime Hüseyin, "Şehadet haberi kulaklarımda çınlamaya devam ediyor. Şu ana kadar buna inanmıyorum. Sabırsızlıkla evine dönmesini bekliyordum ama dönmedi. Evdeki bütün detaylar bana onu hatırlatıyor. O zafere giden en büyük yol sayılan şehadet yolunu seçti. Burası bizim topraklarımız, atalarımızın toprakları ve biz burada yaşıyoruz. Türk devleti, insanlık dışı yöntemlerle, uluslararası yasaklı silahlarla, küresel ve bölgedeki garantör ülkelerin onayıyla savaşıyor. Biz şehit anneleri olarak, uluslararası mahkemelerde bize karşı yüzlerce suç işleyen Erdoğan dahil, çocuklarımızın katillerinin hesap vermesini istiyoruz. Biz çocuklarımızın mücadelesini sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.