YPJ komutanı: IŞİD tehlikesi tüm ülkeler için sürüyor

YPJ Komutanı Destîna Kobanê, İnsani ve Güvenlik Operasyonu ile IŞİD’in olası saldırılarının engellendiğini ancak tehlikenin sürdüğüne dikkat çekti. Destîna Kobanê, “Tüm ülke ve devletler üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmeli” dedi.

SORGUL ŞEXO

Hesekê – Cizîre kantonuna bağlı Hesekê şehrinin doğusunda yer alan Hol Kampı’nda 45 farklı ülkeden 43 bin 477 kişi bulunuyor. Kampta kalanların çoğu Mart 2019'da Dêrazor’da Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG- QSD) tarafından yürütülen hamlede yakalanan IŞİD’lilerin ailelerden oluşuyor. IŞİD’li ailelerin gelmesinin ardından Hol Kampı, bölgenin ve dünyanın en tehlikeli kampına dönüştü. İç Güvenlik Güçleri ve YPJ/QSD tarafından korunan kampta, YPJ/QSD güçleri tarafından IŞİD’e karşı 3 kez İnsani ve Güvenlik Operasyonu gerçekleştirildi.

‘Hol Kampı IŞİD nedeniyle bölge ve dünya için tehlike oluşturuyor’

YPJ komutanlarından Destîna Kobanê, konu hakkında ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. IŞİD'in uyuyan hücrelerinin yeni bir saldırı hazırlığı yapacağına dair aldıkları bilgiler üzerine operasyonu başlattıklarını dile getiren Destîna Kobanê, şunları aktardı:

“Hol Kampı IŞİD kalıntıları nedeniyle bölge ve dünya için tehlike oluşturuyor. Her ne kadar IŞİD Kuzey ve Doğu Suriye’de coğrafi ve askeri olarak yenilgiye uğratılmış olsa da Hol Kampı’nda hala yaşayanlar var. Hol Kampı’nda IŞİD’liler eğitimlerine devam ediyor, onların fikirlerinden kaçmak isteyenler ise farklı şekillerde cezalandırılıyor. Çetelerin saldırı ve bombalama yapacaklarına dair istihbarat bilgileri vardı. Bundan yola çıkarak halkımızın ve dünyanın ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya kalmaması için YPJ/QSD ve İç Güvenlik Güçleri öncülüğünde operasyon başlatıldı.”

‘Çocukları saldırılar için hazırlıyorlardı’

Hol Kampı’nda mûhacîrat bölümünde 3 gün süren operasyona işaret eden Destîna Kobanê, "O çadırlarda yasaklı malzeme ve aletler saklanıyordu. Örneğin mühimmat ve genellikle mayın vardı. IŞİD’li kadınlar tarafından yer altına saklanmıştı. Güçlerimiz tarafından yeraltında bulunarak etkisiz hale getirildi. El bombaları ve yasaklı teknik ekipmanlar da ele geçirildi. IŞİD fikirlerinin yeniden canlanmasına öncülük eden kadınlar da tutuklandı. Eşbal El-Xîlaf (IŞİD’lilerin 14 yaşına kadar olan çocukları tuttukları tugaylar) çocukları da saldırılar için hazırlıyordu. Eşbal El-Xîlaf çocuklarını sakladıkları tüneller bulundu. Bu tünel daha sonra özel bir operasyonla imha edildi. Çok sayıda silah, mermi, bomba ve roketler ele geçirildi. Bu durum bölgedeki tehlikenin gerçekliğini ve bu operasyonun gerçekleştirilme nedenini ortaya koymaktadır" şeklinde konuştu.

‘Canlı bomba eylemiyle operasyonumuzu boşa çıkarmayı amaçladılar’

Çetelerin İnsani ve Güvenlik Operasyonu’nu yenilgiye uğratmayı planladıklarını belirten Destîna Kobanê, “Canlı bomba eylemi ile operasyonumuzu boşa çıkarmayı amaçladılar. Canlı bomba eylemi yapacak kişi YPJ tarafından gözaltına alınarak tutuklandı. İtirafları önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacak. Hedeflediğimiz kişileri tutukladık ve kamptaki isimleri yeniden kayıt altına aldık. Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik Türk devletinin hava saldırıları olmasına rağmen, operasyona katılan İç Güvenlik Güçlerinin 4 mensubunun hedef alınmasına rağmen bizler operasyonumuzu halkımızın güvenliği için gerçekleştirdik. Operasyon başarılı bir şekilde başladı ve sona erdi” diye konuştu.

‘Saldırı boşa çıkarıldı ancak tehlike devam ediyor’

Tehlikenin henüz bertaraf edilememiş olabileceğini vurgulayan Destîna Kobanê, “45 farklı ülkeden farklı kimliklerin ve insanların bir arada olması doğal olarak bir tehlike potansiyelini oluşturuyor. İnsanlar şunu bilmeli ki, saldırı hazırlıkları boşa çıktı ancak tehlike devam ediyor. Çünkü hala çok fazla cephanelerinin olduğunu düşünüyoruz” dedi. 

‘Uluslararası tehdit oluşturuyor’

Uluslararası kurum ve kuruluşların görev ve sorumluluklarını hatırlatan Destîna Kobanê, şöyle konuştu: "Bu kampta birçok ülkeden IŞİD’li var. Bu da demek oluyor ki tehlike sadece Suriye ve Iraklılar için değil, uluslararası bir tehdit oluşturuyor. IŞİD birçok ülkede savaştı birçok ordu IŞİD’ten kaçtı. Tarih bunu doğruluyor. Ancak onlara karşı savaşan ve eşsiz bir direniş gösteren YPJ/QSD'dir. Sonuç olarak tüm devletler IŞİD’i burada toplayıp yükü bize bıraktılar. Demokratik insanlar bunu kabul etmemelidirler. YPJ/QSD güçleriyle birlikte birçok güç, IŞİD’i yenmek için birlikte çalıştı. Şimdi de bu sorumluluğa devam edilmeli. Eğer bugün bütün devletler IŞİD'i vahşi olarak görüyorlarsa sorumluluklarını yerine getirmelidirler.”

‘Êzidî kadınlara verilen söz tutuldu’

Şengal’e yönelik saldırılarda çeteler tarafından kaçırılan binlerce Êzidî kadına taciz ve tecavüz edildiğine işaret eden Destîna Kobanê, "Êzidî kadınlar, dillerinden, topraklarından, ailelerinden ve kendi gerçekliklerinden uzak kaldılar. YPJ, Êzidî kadınların kurtarılmasına dönük verdiği sözü tuttu ve tarih onlarca Êzidî kadının kurtarılmasına tanık oldu. Hol Kampı’na yönelik son operasyonumuzda bir Êzidî kadını da kurtardık. Tüm Êzidî kadınların kurtarılmasına yönelik çalışmalarımız önümüzdeki süreçte de devam edecek. Kurtarılan her bir Êzidî kadın, bizim için IŞİD vahşetine karşı bir kez daha intikam sözü olacaktır” diye kaydetti.

‘Hava saldırıları durdurulmalı’

"Herkes IŞİD’lilerin kalıntılarından hücreler örgütlüyor ve daha çok Kuzey ve Doğu Suriye'yi hedef alıyor” sözlerine dikkat çeken Destîna Kobanê, “Dêrazor’dan Minbic’e ve Hol’e kadar bölgenin güvenliğini tehdit eden hücreler var. QSD'nin bu bölgenin güvenliğini iyi ve kalıcı olarak koruyabilmesi için yabancı ülkelerin, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik yapılan hava saldırılarını durdurması gerekiyor. Hava sahası saldırılara kapatılmalıdır. Bu temelde bölgenin güvenliğini bozan saldırılar işgalci Türk devletinin saldırılarıdır, çünkü bu gizli hücrelerin daha da örgütlenmesine olanak sağlıyorlar” diye konuştu.

‘Halkımız için bu fedakarlığı yapıyoruz’

Ortadoğu'da barış, demokrasi ve güvenlik istediğini söyleyen devletlerin hiçbir pratik tecrübesi olmadığına dikkati çeken Destîna Kobanê, sözlerini şöyle sürdürdü: “YPJ/QSD bu fedakarlığı kimse için yapmıyor. Bizler halkımızın demokratik bir ortamda yaşayabilmesi için bu fedakarlığı yapıyoruz. Bu nedenle tüm ülke ve devletlerin üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmesi gerekmektedir. Bizler tüm bölge halkları için fedakarlık yapmaya devam edeceğiz. Çünkü biz söz verdik ve başından beri kimseye güvenmedik. Sonuç elde edene kadarda özgürlük savaşçıları olarak mücadelemize devam edeceğiz.”