Yeşillik de artık alınmıyor: Bütçe savaşa değil, halka harcansın

Kürt sorunundaki çözümsüzlükle savaşa ayrılan bütçe, yoksulluğun derinleşmesine neden olurken, pazarda yeşillik dahi alamaz duruma gelen kadınlar ekonominin, iktidarın değişmesi ile düzeleceğine dikkat çekerek, “Savaşa değil, halka para harcansın” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Türk Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, 1 Ocak 2025'ten itibaren geçerli olacak asgari ücreti 22 bin 104 lira olarak açıkladı. Halkın ve işçi sendikalarının taleplerinin dikkate alınmadığı bu rakam, AKP iktidarı, IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası mali kuruluşlar ile sermaye çevrelerinin talepleri doğrultusunda belirlendi. Halka 2025 yılında da “açlık ve yoksulluk” reva görülürken, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ilk sözleri ise “Ülkemize ve milletimize hayırlı olsun” oldu.

Halkın derin yoksulluk yaşadığı ülkede bütçenin büyük bir kısmı ise “savunma ve güvenlik” alanlarına harcanıyor. Sadece 2024 yılında savaşa 1 trilyon 133.5 milyar lira ödenek tahsis edildi. 2025 yılında savaşa harcanacak bütçe henüz belirsizliğini korurken, pazardan yeşillik dahi alamayan yurttaşlar bütçenin halka harcanmasını talep ediyor.

Amed’de pazar alışverişinde konuşan kadınlar, artan ekonomik krize ve derin yoksulluğa tepki gösterdi. Kadınlar evlerine eli boş döndüklerini sık sık vurgularken, halkın açlık sınırında olduğu ülkede savaşa harcanan paraya dikkat çekti.

‘Yeşillik dahi alamıyoruz’

Pazar alışverişine gelen Zekiya Şahin, “Halk aç” diyerek, derin krize dikkat çekti. Zekiya Şahin, et alamadıklarını ifade ederek, “İki elmaya 40 TL ödedik. Bize bu krizi yaşatanlar aynısını yaşasın. Bu halkın başına neler getirdiler. Eskiden 10 TL ile pazarda her şeyi alıyorduk. Şimdi onunla yeşillik dahi alamıyorsun. Savaşla olmaz, barışla düzelir bu durum. Para halka harcansa her şey daha da güzel olur” dedi.

‘Savaşa harcanan para halka harcansın’

Kadınlardan Şenay Akşin de pazar alışverişi yapamadıklarını söyledi. İnsanların pazardan eve eli boş döndüğünü ifade den Şenay Akşin, “Bu krizi biz kadınlar yaşıyoruz. Çocuklarımız aç. Bugün her şeyin bu kadar pahalı olmasının bir nedeni var. Bugün savaş olmasa, bu paralar silahlara gitmese durum daha iyi olacaktı. Savaş olmasaydı ne kriz ne de açlık görmezdik. Tanıdığımız herkes işsiz, savaşa, tanka, topa ve koruculara vereceği parayı halka versin. O paranın eziyetini de bu insanlar çekiyor” diye belirtti.

‘Halkın talepleri öncelik olmalı’

Ekonomik krizin tüm toplumu etkilediğini söyleyen Rojda Ay, “Pazarı iki üç defa geziyorum ki ucuz bir şey bulabileyim. Ama yok, bugün her yerde her şey çok pahalı durumda. Bu krize bir çözüm bulunmalı” ifadelerini kullandı. Rojda Ay, “Bu ülkenin savaşla ne işi var. İnsan bir halkına bakar. Biz aile olarak baktığımızda ilk olarak kendi ailemize kendi çocuklarımıza bakıyoruz. Bu sistemin de öyle olması gerekiyor. Önce halka bakmalılar, bu halkın taleplerini dinlemeliler” dedi.

‘İktidar değişmeli’

Emeklilerin yaşam koşullarına dikkat çeken Ayfer Can, “Her şey iki katına çıkmış durumda. Bugün savaşa bu kadar para harcanmasa bu durumda olmayız. Eğer barış olursa, halk bu durumda olmaz. İktidar değişirse iyi şeyler olur. Kimse bu yaşamı hak etmiyor. Biz bu durumu hak etmiyoruz.  Bu durumun bir an önce düzelmesi gerekiyor. Zaten geleceğe dair ne inancımız ne de umudumuz kalmadı” diye belirtti.

Kadınlardan Semra Coşkun ise, “Sadece yeşillik alabiliyoruz onun dışında hiçbir şey alamıyoruz” diyerek, yaşadıklarını özetledi.