‘Yaşamımız Kürt özgürlük hareketi ile değişti’

Kadınların yaşamlarının Kürt özgürlük hareketinin Küçük Botana Köyü’ndeki örgütlenmesiyle değiştiğini anlatan Bedîa Mihemed Silêman, “Önder Öcalan buraya özgürlük tohumlarını ekti ve bugünkü devrimin temeli inşa edildi" dedi.

SORGÜL ŞÊXO

Amûdê- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, Kürt halkının örgütlenmesinin ilk tohumlarını 1980'lerde şimdiki Kuzey ve Doğu Suriye yani Rojava Kürdistan'da attı. Örgütlenme çalışmalarına birçok kadın katıldı ve cephede de yer aldı. Bu kadınlardan biri de Cizîr Kantonu'nda yaşayan Şehid Ali’nin annesi ve Şehid Xorşîd’in kızkardeşi 67 yaşındaki Bedîa Mihemed Silêman.

‘Siyasetin dışındaydık’

Abdullah Öcalan'ın fikirleriyle tanışana kadar siyasetin dışında olduklarını anlatan Bedîa Mihemed Silêman, "Sadece Berzani’nin ailesiyle ilgili partileri alkışladık. Onu da Kürtlük adına alkışladık. Barzani ailesinin partisinin amacını, görevlerini, çizgisini ve kadınların misyonunu bilmiyorduk. Sonra Kürdistan İşçi Partisi (PKK) resmen ilan edildi” dedi.

‘Rojava’da güçlü sonuçlar verdi’

Ev işleri ve çocuk bakımı gibi toplumsal cinsiyet rollerinin verildiği Kürt kadınlarının, Abdullah Öcalan’ın fikirleriyle birlikte yaşamlarının değiştiğine dikkat çeken Bedîa Mihemed Silêman, “Önder Apo'nun Rojava Kürdistan'a ektiği tohum birkaç yıl içinde çok güçlü sonuçlar verdi. Bu sonuçla birlikte Kürt halkı devletin otoritesine ve zulmüne karşı örgütlülüğünü büyüttü. Çocuklarımız partiye katılınca biz anneler de çocuklarımızın yolunda ilerledik. Bu örnek Önder Apo'nun yolunun doğruluğunu gösteriyor" diye konuştu.

‘Geldiğimiz seviye Önder Öcalan’ın eseridir’

Baas iktidarı döneminde Kürt diline yönelik asimilasyon politikalarına işaret eden Bedîa Mihemed Silêmani, "Önder Apo olmasaydı Kürt dili olmazdı. Kürtler ana dillerinden utandıkları için o dönemde Arapça konuşurlardı ancak kısmen de Kürt dilini korumaya çalıştılar. O günlerde okul, kitap, Kürtçe bir cümle, bir kelime hasreti çekiyorduk. Çocuklarımızın askerde bizimle Kürtçe konuşmasını engellemek için hükümet askerleri silahlarla arkamızda duruyordu. Bugün geldiğimiz seviye Önder Öcalan'ın eseridir” diye kaydetti.

‘Sincipa Xelil’de çok emek verdik vermeye devam ediyoruz’

“Küçük Botana Köyü” diğer adıyla Sinciqa Xelil’de toplantı ve eğitimlerin yapıldığı evlerin Baas hükümeti tarafından bilinmemesi için kadınların her gün nöbet tuttuğunu anlatan Bedîa Mihemed Silêmani, “Önderliği her dinlediğimizde ‘Küçük Botana’ yani Sinciqa Xelîl’e selam gönderirdi. Sinciqa Xelil her zaman her şeye hazırdı. Küçük bir köydü ama birlik vardı. Çocuklardan yaşlılara kadar herkes partiye bağlıydı. Biz kadınlar burada çok emek verdik ve vermeye de devam ediyoruz. Küçük Botana herkesi kucakladı, korudu. Önder Öcalan buraya özgürlük tohumlarını ekti ve bugünkü devrimin temeli inşa edildi" diye konuştu.

‘Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü krizlerin çözümü olacaktır’

Abdullah Öcalan’a yönelik 25 yıl önce gerçekleştirilen uluslararası komploya işaret eden Bedîa Mihemed Silêman, “Önder Apo tutuklanacak biri değildi. Kadınları ve halkı bilinçlendirdi. Dünyada böyle bir örnek yok. Hiçbir halk önderliği için fedai eylemler yapmadı ama Kürt halkının çocukları yaptı. Önder Öcalan’ın tutuklanması bir tufan gibiydi. Uluslararası komploda parmağı olan ülkelere karşı Kürt halkı bir volkan gibi alanlara akarak eylemler gerçekleştirdi” dedi.

Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün tüm dünyada yaşanan krizlerin çözümü olacağını vurgulayan Bedîa Mihemed Silêman, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kürtler için verdiği çabayı diğer ülkeler için de verdi. Önder Apo, özgür olsaydı bugün Ukrayna, Filistin, Kürdistan’da bu kadar savaş olmayacaktı, bu kadar insan ölmeyecekti. Önderlik taktiksel ve stratejikti. Önder Apo’nun serbest bırakılmasını Erdoğan kendisine yönelik tehdit olarak görüyor. Önderliğimiz bilgilidir ve askeri savaşlar yerine her zaman siyasi çözümlerden yanadır. Bunun için Kürdistan'daki Kürt halkı, bölge ve dünyadaki tüm halklar önderliğin fiziki özgürlüğü için mücadele etmelidir. Önder Apo'nun ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi için Türk devletine baskı yapılmalıdır.”