Wan’da binlerce kadın 8 Mart mitinginde buluştu

Wan’da binlerce kadının katılımıyla gerçekleştirilen 8 Mart mitinginde, “Özgür yaşamda ısrarcıyız” mesajı verildi.

Haber Merkezi- Wan’da Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle miting düzenlendi. DEM Parti binalarında bir araya gelen kadınlar, iki koldan miting alanına yürüdü. Yöresel kıyafetler giyen kadınlar, yürüyüş boyunca "Jin, jiyan, azadî”, “Bijî Serok Apo” ve “Bê Serok jiyan nabe" sloganları attı. Miting alanında, “Jin, jiyan, azadî”, “Kalanların, gidenlere borcudur özgürlük” ve “Hûn ê me qir bikin! Xwelî li sere we be" pankartları açıldı. Miting alanında sık sık “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe" sloganları atıldı. Kadınların halayı renkli görüntüler ortaya çıkardı.

Tecride dikkat çekildi

DEM Parti Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayı Neslihan Şedal yaptığı konuşmada, erkek ve devlet şiddetine karşı kadınların mücadele ettiğini vurgulayarak, “Bugün kadınlar, annelerimiz tecridin kırılması için büyük bir mücadele veriyorlar. Kürt kadın mücadelesi Sayın Öcalan fiziki özgürlüğüne kavuşuncaya ve Kürt sorunu çözülünceye kadar devam edecektir. Kürt sorununun demokratik bir şekilde çözülmesini istiyoruz" dedi. Neslihan Şedal, yaklaşan seçimlere işaret ederek, "Bizler, kayyımlara en iyi cevabı vereceğiz. ‘Bu kentler bizim ve siz gideceksiniz’ diyeceğiz" dedi.

DEM Parti İl Eşbaşkanı Gülşen Kurt yaptığı konuşmada,  "Sayın Öcalan üzerindeki tecrit derinleştirilerek bu halk nefessiz bırakılmak isteniyor. Haksız ve hukuksuz bir şekilde zindanlarda tutulan tüm kadınlara binlerce selam yolluyoruz. Haksızlığın, hukuksuzluğun en çok etkileneni biz kadınlarız. Her gün kadınlar sokakta katlediliyoruz. Katledenler cezasızlıkla ödüllendiriliyorlar. Özgür yaşamımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Biz özgür yaşamakta ısrarcıyız. Kadınlar özgürleşmeden kimse özgürleşemez” diye konuştu.

 ‘14’te 14 yaparak tarih yazacağız’

DEM Parti Wan Milletvekili Pervin Buldan ise, "Biz kadınlar varlığımız için uzun yıllardır mücadele ettik. Elde ettiğimiz her şey için bedel verdik. Artık biz bedel vermeden kimliğimizle yaşamak istiyoruz. Öldürüldük, katledildik, hiçe sayıldık, emeğimiz yok sayıldı, her şeyimizi yok sayıldı. Ama gidecekler, kadınların gücü onları gönderecek. Önümüzde 31 Mart seçimi var. İrademizi sok sayanlara karşı 14’te 14 yaparak kayyımları Ankara’ya göndereceğiz. Eşbaşkanlarımız sizlere hizmet etmek için varlar. Bizler sadece makam ve mevki için değil, biz Wan’ın en yüksek oyunu alarak tarihe bir kez daha damgamızı vurmak istiyoruz. Direnen tüm kadınlara, ‘tecrit bir insanlık suçudur’ diyenlere selam olsun” dedi.

‘Biz kadınlar özgürlük tarihi yazıyoruz’

Mitingde son olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, kadınları kölelik sistemine mahkum etmek isteyen bir sistemle karşı karşıya olduklarını dile getirerek, “Biz kadınlar bunun karşısında özgürlük tarihi yazıyoruz. Kadınların Rojava’da ortaya çıkardığı sistem, kadınların özgürlük sistemine cesaret verdi ve tüm sistemleri altüst etti. Bize dayatılan bu sisteme karşı varız, vardık, var olacağız. Selam olsun bize öncülük eden kadın yoldaşlarımıza. Bu sistemin en çok korktuğu şey kadın hakikatidir. Kadınların hakikati ve mücadelesini hiçbir güç durduramadı ve durduramayacaktır. Toplumun özgürlüğü kadınların özgürlüğüne bağlıdır. Bu iktidarın Kurdistan’daki adı kadın kırımıdır" diye konuştu.

‘Çözüm, Sayın Öcalan’ın elindedir’

Yerel seçim gündemine değinen Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Kadın ve Kürt düşmanı olarak konumlanan AKP-MHP iktidarına en güçlü cevabı biz kadınlar vereceğiz. Bunların iktidarında 7 bin kadın katledildi. Seçimlerde en çok tartışılan konu eşbaşkanlık sistemiydi. Kadınların nasıl siyaset yapacağının cevabını cezaevlerindeki kadınlar en iyi şekilde veriyor. Bu mücadeleyi devralan bizler, erkek siyasetine ve bizi yok sayan sisteme geçit vermeyeceğiz. Yerel seçimlerde hiçbir parti bizim kapsayıcılığımıza ve siyasetimize ulaşamadı" diye kaydetti. Çiğdem Kılıçgün Uçar, konuşmasına şöyle devam etti:

"Komplodan sonuç alamayan bu iktidar şimdi tecrit uyguluyor. 1-15 Şubat’ta bir Özgürlük Yürüyüşü gerçekleştirdik. Kürt sorununun çözümü ve Sayın Öcalan üzerindeki tecridin bitmesi ve özgürlüğünü sağlanmasını talep ettik. Biz var olduğumuz sürece bu talep dilimizde, yüreğimizde olmaya devam edecektir. Bugün 103 gündür cezaevlerinde açlık grevi, yine Adalet Nöbeti devam ediyor. Bu direniş tüm halkların ve inançların ve en çok da kadınların özgürlüğü içindir. Kürt sorunun demokratik çözümü mümkündür. Çözüm, bize çözüm sürecinde cennet gibi bir dönemi yaşatan Sayın Öcalan’ın elindedir."

Çiğdem Kılıçgün Uçar’ın konuşmasının ardından miting, sanatçılar Nuray Balık ve Feryal Öner'in sahne almasıyla sona erdi.