Tunus’ta kadınları koruyan yasalar uygulanmıyor

Tunus’ta kadınlar her türlü şiddete maruz kalıyor. Ülkede kadınları koruyan birçok yasa olmasına rağmen, uygulamada yaşanan sorunlar nedeniyle şiddet artıyor.

ZOUHOUR MECHERGUI

Tunus- Tunus'ta kadınlar, her türlü şiddete karşı mücadelelerini sürdürüyor. Ülkede kadın haklarını koruyan yasalara rağmen şiddet artarak devam ediyor.

Sendikacı ve insan hakları savunucusu Munira Al-Halimi, Tunus'un iç bölgelerinde kadınların erk zihniyet nedeniyle hâlâ zorluk çektiğini ifade etti.

‘Eşit işe eşit ücret alamıyorlar’

Kadına yönelik şiddet biçimlerine dikkat çeken Munira Al-Halimi, “Sendika olarak tarım ve fabrikalarda çalışan kadın işçilerin haklarını savunuyoruz. Kadınlar şiddetin çeşitli biçimlerine maruz kalıyorlar ve eşit işe eşit ücret almıyorlar. Tarım ve fabrikalarda çalışan kadınlar aldıkları ücretin günlük ihtiyaçlarını karşılamadığını söylüyor. Ayrıca güvensiz ulaşım nedeniyle kadınlar, ‘ölüm kamyonları’ ile yaşadıkları trajedilere ve düşük ücretlere rağmen geçimlerini sağladıkları fabrika ve tarım arazilerine gidiyorlar. Kadınlar aynı zamanda tacizle mücadele ediyorlar. Kadınlar finansal bağımsızlığa ulaşmak, ailelerini geçindirmek ve evlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için birçok zorluğa katlanmak durumunda kalıyorlar” diye belirtti.

‘Şiddeti bildirmekten çekiniyorlar’

Şiddete maruz bırakılan kadınların bu şiddeti resmi kurumlara aktaramadığını belirten Munira Al-Halimi, “Kadınlar kendilerine uygulanan şiddeti cezasızlık politikaları nedeniyle ilgili birimlere bildirmekten çekiniyor. Kadınlar ayrıca toplum tarafından dışlanmaktan da korkuyor. Kadınlar öte yandan toplumsal baskı nedeniyle kamusal ve siyasi çalışmalara girmekten de çekiniyor” şeklinde konuştu.

‘Yasalar uygulanmadı’

Kadına yönelik şiddetle mücadele için 2017 yılında çıkarılan 58 Sayılı Kanun’a dikkat çeken Munira Al-Halimi, sözlerine şöyle devam etti: “Devrim niteliğinde bir kanun. Yasa çıkınca kadınlar olarak çok sevindik. Şiddetin azalacağını düşünüyorduk ama hızının arttığını gördük. Çünkü tam ve güçlü bir şekilde uygulanmadı. Tunus'un iç bölgelerinde şiddetle mücadele mekanizmaları hâlâ zayıf.  İstismara uğrayan kadınların kabul edildiği hastaneden başlayarak, şiddete karşı mücadele için bir güvenlik merkezine veya birime kadar mağdurların adalete erişimini kolaylaştıracak imkanların sağlanması gerekiyor. Şiddetle mücadele için kurumlara bütçe ayırmak bizim umudumuz, çünkü oranlar tehlikeli ve bizi korkutuyor. Kurum sıkıntısı var ve bu sorunu çözmek için acil çalışma yapılması gerekiyor. İstismara maruz kalan kadınlarla nasıl ilgilenilmesi gerektiği konusunda eğitim verilmesi önemli.”

‘Sessizlik şiddeti artırıyor’

Munira Al-Halimi, Kasserine eyaletinde şiddet mağdurları ile ilgilenen bir birimin müdürü olarak, şiddet karşısında yapılacakları kadınlara aktardıklarını ifade etti. Munira Al-Halimi, “Kadınların haklarını bilmesi için yasalar anlatılmalı, sessizliğin şiddeti daha da artırdığı, yasaların kadınlardan yana olduğu söylenmeli. Kadınlar olarak bu şiddet döngüsünü kırmamız için tüm engelleri aşmamız gerekiyor. Kadınlar faili dava etmek istediğinde önlerine engel çıkaran kişileri de dava etmelidir” dedi.

Ekonomik şiddet görüyorlar

Avukat ve insan hakları savunucusu Faten Mahnawi ise, Tunus'un bir “yasama” ülkesi olduğunu, ancak yasaların uygulanmadığını vurguladı. Kadınların ekonomik bağımsızlığının olmamasının da şiddeti körüklediğini söyleyen Faten Mahnawi, “Kadınları her zaman bir zayıflık çemberine yerleştiren, finansal kırılganlık durumundan kaynaklanan toplumsal bir yanılsama var. Mağdurun bir avukat tutamaması durumunda 58 Sayılı Kanun adli yardımda bulunuyor” diye belirtti. 

Mirastan yoksunluğun ekonomik bir şiddet olduğunu sözlerine ekleyen Faten Mahnawi, konuşmasını şöyle tamamladı: “Tunus yasasının kadınlara tüm haklarını verebileceğini düşünüyorum. Sorun yasa koymakta değil, yasaları uygulamakta.  Bu konuda inisiyatif alınmalıdır. Medya ve dernek çalışmalarına odaklanılmalı. Kadınları hakları, bu yasaların varlığı ve herhangi bir tarafa dava açarken izlenecek yol konusunda eğitmek gerekiyor."