Tunus’ta kadınlara baskı artıyor: Kadın hareketi dayanışma çağrısında bulunuyor
Tunus’ta kadınların hedef alınması ve kadın örgütlerine yönelik baskıların artması nedeniyle ulusal ve uluslararası dayanışma çağrısı yapıldı.
NEZÎHA BOUSSAİDİ
Tunus- Tunus’ta kadın hareketi son aylarda benzeri görülmemiş bir baskı dalgasıyla karşı karşıya. Aktivist Şeyma İsa’nın gözaltına alınması ve Demokratik Kadınlar Derneği’nin faaliyetlerinin askıya alınması, ülkedeki kadın hakları savunucuları arasında büyük bir endişe yaratarak ulusal ve uluslararası dayanışmayı harekete geçirdi.
Kadın örgütleri, insan hakları savunucuları ve bölgedeki feminist ağlar, bu gelişmeleri sivil toplumun daraltılması ve ifade özgürlüğüne yönelik ciddi bir tehdit olarak değerlendiriyor. Artan gerilime rağmen, kadınlar haklarını savunmak için daha güçlü bir dayanışma çağrısı yapıyor ve “geri dönüşe izin vermeyeceğiz” mesajını yükseltiyor.
NADA’nın çağrısı destek gördü
Birçok kadın örgütü ve dernek, Demokratik Kadınlar Derneği ile dayanışma içinde olduklarını dile getirdi. Bu kuruluşlar arasında yer alan Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu (NADA), yayımladığı dayanışma bildirisinde yaşananların feminist sivil toplum alanına yönelik artan bir baskının göstergesi olduğunu belirtti. Açıklamada uluslararası insan hakları örgütleri harekete geçmeye çağrılırken Ortadoğu ve Kuzey Afrika ile dünyanın dört bir yanındaki demokrat kadınların seslerini yükselterek adalet talep etmesi istendi. Bildiri, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve kimi Avrupa ülkelerinden pek çok kadın aktivist ve hak savunucusundan destek gördü. Tunus Ulusal Kadın Birliği Başkanı Radhia Jerbi, daha önce ajansımıza verdiği röportajda, Demokratik Kadınlar Derneği ile tam dayanışma içinde olduğunu belirterek, herhangi bir kadın aktiviste veya kadın örgütüne yönelik hedef göstermenin, kadınların haklarına yönelik bir saldırı ve onları baskı altına alma girişimi olduğunun altını çizdi.
Dayanışma mesajları
Eşitlik Cephesi’nden feminist aktivist Nejat Al-Araari, Tunus’taki sivil alanda kadın aktivistlere yönelik baskıdan, düşüncelerinden dolayı hapsedilmelerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
Demokratik Kadınlar Derneği Üyesi Fethiye Saidi, dünya ülkelerinden gelen bu baskının önemli bir uluslararası Arap dayanışma kampanyası olarak görülebileceğini belirtti. 36 yılı aşkın bir mücadele geçmişine sahip olan Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin hem Tunus toplumunda hem de uluslararası topluluklarda köklü ve güvenilir bir yapı olduğunu vurguladı. Fethiye Saidi, feminist dayanışmanın Tunus’taki feminist yaklaşımın özünü oluşturan temel ilkelerden biri olduğunu, toplumsal, ekonomik veya siyasi aidiyetlerinden bağımsız olarak şiddete uğrayan her kadınla dayanışma içinde olduklarını ve onlara yardım eli uzattıklarını söyledi.
‘Barış içinde yaşamak istiyoruz’
Demokratik Kadınlar Derneği Susa Şubesi Üyesi Lamia Aşşaş da özgürlükler ve sivil toplum üzerinde siyasi kararlarla baskı kurulmasını reddettiklerini belirterek, “Bu, sevdiğimiz Tunus değil. Bu nedenle dernekler ve partiler için mücadele edeceğiz; çünkü bunlar yetişkinlerin ve çocukların görüşlerini ifade ettiği ve kendini geliştirdiği alanlardır” dedi. Kadınlara yönelik tüm şiddet biçimlerini durdurmak ve barış içinde yaşamak için feminist dayanışmanın zorunlu olduğunu vurguladı.
Selma Kanavi, feminist dayanışmanın gerekli olduğunu; kadınları desteklemek için sokakta gösterilere katılmanın da önemli olduğunu ifade ederken bir kadının kendi hakları için sokağa çıktığında başka meselelerde de söz söylemiş olduğunu belirtti. Selma Kanavi, tüm türleriyle şiddete maruz kaldığını ve intiharı dahi düşündüğünü, ancak Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin aile gibi davranarak ona destek olduğunu ve bu zorluğu aşmasına yardım ettiğini anlattı.