FADİA JUMAA

Lübnan- İsrail 7 Ekim 2023’te Gazze Şeridi’ne saldırdı, bir gün sonrada Lübnan’a saldırılarını başlattı. Özellikle Güney Lübnan’da halk, kadınlar ve çocuklar saldırılar nedeniyle topraklarını, evlerini terk etmek zorunda kaldı. Lübnan ve İsrail arasında yapılan ateşkesle birlikte İsrail güçlerinin güney bölgelerinden çekilmesi sonucu birçok aile köylerine geri döndü. Ancak saldırılar sonrasında yıkılan köylerde ortaya çıkan manzara, henüz yazılmamış bir kitabın yeni sayfası gibi duruyor.

‘Yıkılsa bile topraklarımızda kalacağız’

Savaş nedeniyle ortak acıları olan kadınlar, döndükleri topraklarında evlerini yerle bir edilmiş şeklinde buldular. Evi yıkılan kadınlardan Güney Lübnan'ın Naqoura köyünün sakini Şerifa Hashem, “Çocuklarımızın İsrail güçleri karşısında gösterdiği fedakarlık topraklarımızı özgürleştirdi. Evlerimize dönmekten çok mutluyuz. Evet, evlerimiz yıkılmış olabilir, ancak bizler evlerimiz yıkılsa bile topraklarımızda kalacağız” dedi. 

‘Acıyı kelimelerle anlatamayız’

Güney Lübnan'daki Alma Al-Shaab köyünün sakinlerinden Najma Al-Farah ise, "Köyde her şey yok olmuş. Evlerimizin ve köyümüzün önünde durup onların yok edildiğini izlerken tanık olduğumuz acıyı kelimelerle anlatamayız. Halk, iktidarların savaş politikalarının ve çıkarlarının kurbanı oluyor. Savaşlardan halk zarar görüyor” şeklinde konuştu.

‘Dayanışma için harekete geçilmeli’

Sınır köyü Al-Dhahira'nın sakini Sabreen Finch de evlerine döndükleri için mutlu olduklarını ifade ederek, “Lübnan hükümetinin bölgeyi yeniden inşa etmesini istiyorum. Arap ülkeleri, savaş politikaları nedeniyle göçe maruz kalan ve birçok acıyı yaşayan Lübnan halkını desteklemek için dayanışma için harekete geçmeli. Biz kadınlar, haklarımızı ihlal eden tüm uygulamalarla mücadele etmeye ve yüzleşmeye kararlıyız" diye belirtti.