TJA’lı Zeynep Kıyar: Kayyımlarla halkı değerlerinden ve kimliğinden uzak tutmak istiyorlar

Belediyelere atanan kayyımların özel savaşa hizmet ettiğini ve toplumu sindirmeyi amaçladığını söyleyen TJA Üyesi Zeynep Kıyar, “Halkı değerlerinden ve kimliğinden uzak tutmak istiyorlar” dedi.

MEDİNE MAEDOĞLU

Colemêrg- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partili (DEM Parti) Colemêrg Belediyesi’ne 3 Haziran tarihinde gerçekleştirilen kayyım darbesine yönelik eylemler devam ederken, tepkiler de büyüyor. Üç dönem atanan kayyıma tepkisini sandıkta gösteren Colemêrg halkı, kayyım politikasını kabul etmediklerini her fırsatta dile getiriyor.

İktidar tarafından özel savaş politikalarının hedefindeki kentte, kayyımlarında bu politikaları sürdürmek amacı ile atandığını kaydeden Tevgêra Jinen Azad (TJA) Üyesi Zeynep Kıyar, savaş politikalarına karşı gelmeye devam edeceklerini belirtti.

Özel savaş politikaları ve kayyım gibi iradeye yönelik saldırılara karşı halkın daha bilinçli olması gerektiğini söyleyen Zeynep Kıyar, halkın iradesini tanımayan bir zihniyetin o halk için faydalı adımlar atma ihtimalinin olmadığına dikkat çekti. Zeynep Kıyar, atanan kayyımla kentte devam eden baskıcı ve savaş politikalarının devam edileceği mesajının verildiğini anlattı. Sınır kenti olması nedeniyle bu politikalara bir kat daha fazla maruz bırakılan Colemêrg’in sistem eliyle sindirilmek istendiğini vurgulayan Zeynep Kıyar, “Alternatifsiz değiliz” diyerek, topluma mücadele çağrısında bulundu.

‘Örnekler farklı olsa da amaçları aynı’

İlk olarak özel savaş politikaları ve örneklerine değinen Zeynep Kıyar, yıllardır süren politikaların kayyımların ardından daha yoğun yaşandığını ifade ederek, “Özel savaş politikaları özellikle Colemêrg ve Şirnex gibi sınır bölgelerinde uygulanıyor. Buraya atanan kayyımın tek amacı hırsızlık ve yolsuzluğa devam etmek değildir. Burada 2016 yılından bu yana sürdürülen özel savaş politikalarını da devam ettirmek istiyorlar. Toplumu ve kadınları bu baskılar, saldırılar altında sindirmek istiyorlar. Var olan uyuşturucu ya da madde bağımlılığı gibi kötü alışkanlıkların devam etmesi ve küçük yaşa kadar düşmesi bu durumu çok net gösteriyor. Bu kadar yoğun ablukanın olduğu bir kentte yaşanan bu uyuşturucu kullanımının devlet eliyle yürütüldüğü dışında bir açıklaması olamaz. Zaten ilk olarak bununla başladılar ardından diğer politikalarla toplumu kirletmek istediler. Dün farklı şekilde yürütülen politikayı bugün daha stratejik ve farklı şekilde uygulamaya sokuyorlar” sözleri ile yaşananları özetledi.

‘Halkı değerlerinden ve kimliğinden uzak tutmak istiyorlar’

Yaşanan durumun güvenlikçi politikalar ve ablukalarla daha yoğun hale getirilerek, yaşamın her alanına sirayet ettirileceğinin altını çizen Zeynep Kıyar, “Atanan kayyım bahsettiğimiz bu politikalardan farklı değil, bugün kentte kayyım olarak atanan vali halkın iradesini gasp eden bir zihniyetin ürünü. Bu kayyımlar halkın oy vererek kazandığı belediyelerin imkânı ile bu politikaları yürütüyorlar. Yaratılmak istenen turizm ya da gezi yerleri ile buraya dikkat çekmek istiyorlar ancak bu durumun burada yaşayan halka ya da insanlardan ziyade kendilerine faydası var. Buradaki insanların iradesini düşünmeyen bu sistem onun yararına adımlar da atmaz. Halkı değerlerinden ve kimliğinden uzak tutmak istiyorlar” sözlerini kullandı.

‘Toplum bu politikalar karşısında bilinçli olmalı’

Topluma başta kadın ve gençlere bu politikalar karşısında bilinçli olma çağrısında bulunan Zeynep Kıyar, özel savaşın mücadele ile etkisiz hale getirileceğine dikkat çekti. Zeynep Kıyar, konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Bu politikalara karşı hem gençlerin hem de kadınların farkında olması ve bunlara karşı mücadele etmesi gerekir. Toplumu ilk olarak kadın ve gençler üzerinden düşürmek istiyorlar. Hem basında yansıyan haberler hem de yaşanan olaylar üzerinden bunları net bir şekilde gördük. Bu politikalara karşı bugün buradayız. Bütün kadınların özel savaşa karşı el ele verip örgütlenmesi gerekiyor. Bunun için buradayız ve buradan da gitmeye niyetimiz yok. Kadınların ve toplumun özgürlüğü için burada yan yana olalım. Hep beraber toplum olarak bu politikalara karşı mücadele edelim. Düşman politikalarına karşı yok olmamak ve sindirilmemek için bir kadın da kalsak direneceğiz. Biz bu noktada kadınlara mücadele noktasında söz veriyoruz. Bu mücadeleyi de günden güne güçlendirip, büyüteceğiz.”

‘Sürece öz eleştiri ile adım atacağız’

Zeynep Kıyar şu sözlerle konuşmasına son verdi: “Bunun için de elimizde alternatifler ve güçlü bir paradigma var. Tabi ki ilk olarak öz eleştiri süreci ile bu çalışmaya başlayacağız. Hem tecrübemiz hem de çalışmamızla kayyım ve özel savaşa karşı alanlarda olacağız.”