TJA: Eşbaşkanlık sistemimizi savunmaya devam edeceğiz
TJA, seçimlerin amaç değil; demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü sistemi inşa eşikleri olduğunu belirterek, “Faşist AKP-MHP hükümeti karşısında eşbaşkanlık sistemimizi ve belediyelerimizi savunmaya devam edeceğiz” dedi.
Haber Merkezi- Tevgera Jinên Azad (TJA), 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerin sonuçlarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. “Kazanan, direnen halk ve kadınlar oldu!” başlığı ile yapılan açıklamada, “Yurtsever Kürt halkı kadınlar başta olmak üzere; ilk günden itibaren ev, sokak, mahalle demeden yerel seçim çalışmalarına katılıp, toplumsal mücadeleyi yükselterek bu seçimi de kadın özgürlükçü çizgiyle zafere taşımıştır” denildi.
‘Halkın ve kadınların iradesiyle bu sonuç açığa çıkmıştır’
Açıklamanın devamında şöyle denildi: “Canı pahasına sandıkları, oyları koruyan arkadaşlarımız sayesinde; halkın ve kadınların iradesiyle bu sonuç açığa çıkmıştır. Yerel seçim sürecinde iradeleriyle hapishanelerde bu ülkenin geleceği için direnen, önerileriyle öncülük ederek bizimle bu sürece ortak olan arkadaşlarımızı selamlıyor, varlıklarına minnetle teşekkürlerimizi iletiyoruz. Kürt Kadın Hareketi olarak; Dünya ve Türkiye kadın hareketlerine, özverili ve direnişten taviz vermeyen tutumları için kutluyor, seçim süreci boyunca verdikleri emek ve destekten dolayı hepsine teşekkür ediyoruz.
Kadınların 3. Yol ısrarını bir kez daha göstermiştir
Bu seçim; Kürdistan halklarının ve kadınların Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 3. Yol ile ördüğü demokratik çizgiyi hayata kavuşturmuş, kadınların 3. yoldaki ısrarını bir kez daha göstermiştir. Ön seçim sürecinden itibaren eşbaşkanlık sistemimize dönük saldırılar karşısındaki örgütlü ve kararlı duruşumuz IŞİD ve türevi kontra güçlerin kadın eş başkanlarımız ve meclis üyelerimiz üzerinden yürüttüğü; gerici, cinsiyetçi, milliyetçi ve dinci politikaları boşa çıkarmıştır. Kazanan eş başkanlıktan, özgür eş yaşam iddiasından taviz vermeyen kadınlar olmuştur.
Sorumluluklarımızı yeniden hatırlattı
Klasik seçim çalışmalarının çok ötesinde yürüttüğümüz ve kitlesel buluşmalara dönüştürdüğümüz programlarımızla; Özgür Kadın Hareketi’yle toplumun yeniden kaynaştığı, tartıştığı, dayanışmayı büyüttüğü zeminler gelişmiştir. Bu zeminler bir kez daha göstermiştir ki; toplumsal özgürlüğün inşası ancak örgütlü kadın gücüyle mümkündür. Kayyum darbesiyle sindirilmeye, kapatılmaya, özel alana hapsedilmeye çalışılan kadınların; sömürünün derinleştirildiği o evlerde, o sokaklarda Kürt kadın hareketini coşku ile karşılamaları, mücadele motivasyonumuzu ve gücümüzü büyütmüş, özgürlük yolumuzu aydınlatmış, aynı zamanda sorumluluklarımızı da yeniden hatırlatmıştır.
Zaferi kadın sistemimizi kurarak büyüteceğiz
İlk günden beri ifade ettiğimiz gibi; seçimler bir amaç değil demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü sistemi inşa eşikleridir. Açığa çıkardığımız toplumsal güç ile irademizi, zaferi, kadın sistemimizi kurarak büyüteceğiz. Erkek- devlet düzeni seçim sonuçları ile örgütlü kadın ve halklar karşısında yaşadığı yenilgiyi; zor eliyle, halkın iradesini keyfi uygulamalarla saldırarak gasp etmeye girişmektedir. Bugün hukuk kisvesi adı altında kadınların, halkların iradesini yeniden gasp etmeye girişen faşist AKP-MHP hükümeti karşısında eş başkanlık sistemimizi ve belediyelerimizi savunmaya, bizim olanı geri almak için direnmeye devam edeceğiz.
Kürt kadınları özgürlük mücadelesinin öncüsü olarak tarihsel sorumluluğunu yerine getirmeye, direnmeye her zamankinden daha fazla hazırdır. Bu söz ve inançla bir kez daha tüm kadınların ve Kürdistan halklarının, sokaklarda devam eden direnişlerini selamlıyor, haklı davaların zafere er ya da geç varacağına olan inancımızla bu başarımızı kutluyoruz.”