TJA, Üveyş Ana’yı andı

Üveyş Öcalan’ı ölüm yıldönümünde anan TJA, "Barışın sesi olan tüm analarımızın barış ve özgürlük umutlarını, inşacısı olacağımız demokratik toplumla taçlandırma sözümüzü yineliyoruz" açıklaması yaptı.

Amed- Tevgera Jinên Azad (Özgür Kadın Hareketi -TJA), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın annesi Üveyş Öcalan'ı yaşamını yitirişinin 32'nci yıldönümünde andı. Anmaya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, analık hukukunun kadim toprakların en kutsal bilgilerini bağrında taşıyan bir öğreti olduğu vurgulandı.

Açıklamada, "Kürdistan coğrafyası analık gerçeğine, binyılların tanrıça anasının kutsaliyetiyle anlam vererek; insanlık hafızasına paha biçilmez bir armağan bırakmıştır. Bu topraklar ki kutsal ananın bereketiyle sulanmış, duygusuyla can bulmuş, evlatlarını ahlaki politik bilinçle büyütmüş toplumsallığın özgür akışına sahne olmuştur. Topluma ve kadına dair tüm güzelliklere savaş açan karanlık egemen zihniyete karşı inatla zılgıtıyla, lorikleriyle, yer yer öfkesi ve savunma bilinciyle direnişin en estetik yanını da yine analık hukukuyla var etmiştir. Besêlerin, Zarifelerin, Rindêxanların direniş damarı bu öğretiyle güçlenmiş, kültür devrimini tarihi bilinci ve kadın duruşuyla günümüze taşırmayı başarmıştır" ifadeleri kullanıldı.

 ‘Analık Kürdistan’da köleliğe isyandır’

 "Analık Kürdistan’da her şeyden önce köleliğe isyan ve özgür yaşama tutkunun yaratıcılığıdır" denilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Bir isyan doğurucusu olan Üveyş Ana kadın direniş damarlarının ilk öğretilerini aşılayarak; halkının özgür yaşam umudunu büyütmüş, Kürdistan’da ölü toprağın atılmasının öncüsü olmuştur. Sütünü emdiği anaya ve onun temsil ettiği tanrıçalık değerlerine ihanet etmeyi yaşamın inkârı sayan Özgür İnsan, ilk öğretilerini anasından edinerek; bu topraklarda özgür kadın çizgisini yeniden canlandırmıştır. Kadın Kurtuluş ideolojisiyle ‘Xwebunlaşan’ özgür kadın kimliği ve duruşu bugün dünyada edindiği yeri en çok da Üveyş Ana’ya borçludur. Üveyş Ana şahsında kadını sadece bir biyolojik varlık olarak tanımlamaktan çıkaran, bugün bilgisiyle, eş yaşamı özgürleştiren mücadelesiyle, faşizme ve sömürgeciliğe karşı tavizsiz duruşuyla dünya gerici güçlerine meydan okuyan özgür kadın çizgisi, bu baharı da yeni bir rönesansın heyecanı ve umuduyla karşılamaktadır.

Barışın ve demokratik toplumun öncü gücü olarak bizler, analarımızdan aldığımız kadim direniş geleneği ile yeni yaşamı ve özgür toplumsallığı inşa etmeye her zamankinden daha yakınız. Tarihin bilgisiyle yarınını özgürlük temelinde inşa etmenin iddia ve ısrarı bizler açısından her zamankinden daha güçlü, daha büyüktür. Bizleri bu günlere getiren geleneği unutmamak ve analık hukukuna ihanet etmeden özgür kadın çizgisini bu topraklarda yaşamsallaştırmanın mücadelesini yükselteceğiz. Bu temelde Üveyş ve Sakine anamız şahsında direniş çizgisini günümüze taşıran, savaşın tüm zorluklarıyla bir gün bile 'Ah' demeden mücadele eden ve hayatı bu onurlu mücadele ile sonlanan tüm analarımızı büyük minnet ve saygıyla anıyoruz. Barışın sesi olan tüm analarımızın barış ve özgürlük umutlarını, inşacısı olacağımız demokratik toplumla taçlandırma sözümüzü yineliyoruz."