Ankara- Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerinin, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin sona ermesi için başlattıkları adalet nöbeti eylemi 28’inci gününde. Türk Adalet Bakanlığı’na bir kez daha seslenen milletvekilleri Kemal Peköz, Muazzez Orhan, Abdullah Koç, Erdal Aydemir, Ayşe Sürücü açıklama yaptı.

Açıklamada keyfi uygulamalarla Abdullah Öcalan’ın aylardır avukatları ile görüştürülmediğine dikkat çekilerek, “Türkiye’de mevcut infaz hukuku da askıya alınmış durumda. Anayasanın eşitlik hükümleri de İmralı’da uygulanmıyor. Şu anda Sayın Öcalan’ın ailesi ve diğer mahpusların aileleri ve Türkiye kamuoyu ciddi şekilde merak içinde. Uzun bir süredir bu tecrit Türkiye halkları ve siyasetine uygulanıyor” denildi.

‘Hukuku uygulayın’

Açıklamada tecridin kaldırılmasının halklara nefes aldıracağı ifade edilirken Türkiye halklarının ekonomik ve siyasal olarak bir çıkmazda olduğu aynı zamanda seçim süreci ile bu çıkmazın derinleştiği belirtildi. Ülkede krizleri aşmanın yolunun tecridin kaldırılması olduğu vurgulanan açıklamada “Demokratikleşmenin önündeki en büyük engel İmralı’daki tecrittir. Bu tecridin kaldırılması Türkiye halkalarına nefes aldıracaktır. Bu nedenle 28’inci kez HDP parlamento grubu olarak öncelikle Adalet Bakanı’na ve mevcut iktidara sesleniyoruz. Mevcut hukuku uygulayın diyoruz. Farklı bir uygulama istemiyoruz. Biz tek arzumuz İmralı’da Sayın Öcalan ve diğer mahpuslara, anayasa ve yasalara uygun şekilde görüşmelerin yapılmasıdır” ifadelerini kullandı.

‘Eşitlik ilkelerine aykırı davranmayın’

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Geçmiş dönemlerde de yaşadık ki İmralı’nın önündeki engeller kaldırıldığı zamanda Türkiye toplumuna iyilik yapılır. Gerçekten şu anda rafa kaldırılan demokrasiye ulaşmanın yolu açılmış olur. Seçime gittiğimiz bir dönemde Türkiye toplumu üzerindeki bu tecridin kaldırılması, toplumsal barışın önündeki engelin kaldırılması anlamına geliyor. Tekrar Adalet Bakanına ve AKP hükümetine sesleniyoruz. Mevcut hukuka uyun, mevcut infaz yasasındaki hükümleri İmralı’ya da uygulayın. Anayasanın eşitlik ilkelerine aykırı davranmayın. Türkiye toplumunun, demokrasi ve barışının önündeki en büyük engelin de İmralı'daki tecrit olduğunu paylaşmak isteriz.”