TAJÊ’den CPT’ye Abdullah Öcalan için mektup

TAJÊ Diplomasi Komitesi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik mutlak tecride dikkat çekmek amacıyla CPT’ye mektup gönderdi.

Haber Merkezi- Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Diplomasi Komitesi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik geliştirilen mutlak tecride dikkat çekmek amacıyla Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’ne (CPT) mektup gönderdi. Konuya ilişkin açıklama yapan TAJÊ, CPT’nin Abdullah Öcalan’la gerçekleştirdiği görüşmenin sonuçlarının kamuoyuna açıklanmasını istedi.

‘Çetelerin yaşattığı soykırımı tüm dünya biliyor’

Fermana karşı Abdullah Öcalan’ın felsefesi sayesinde kendilerini savunduklarını ifade eden TAJÊ Diplomasi Komitesi, açıklamada şunları kaydetti:

“Bizler barışçıl bir toplum olan Êzidî toplumu olarak, binlerce yıllık geçmişi olan kadim bir demokratik kültür ve inanca sahibiz. Vahşi erkek egemen sistemin 74 fermanını yaşadık. Bunların birçoğunun kararı Osmanlı tarafından verildi. DAİŞ çeteleri, 3 Ağustos 2014 tarihinde halkımıza yönelik son fermanı insanlık dışı şekilde uyguladı. Bugün bu çetelerin yaşattığı soykırımı tüm dünya biliyor. 13 ülke ise soykırımı resmi olarak tanıdı. Demokratik Ulus paradigması çerçevesinde Êzidî kadınlar olarak TAJÊ öncülüğünde tüm halklar ve inançlar birlikte örgütleniyoruz.”

‘Tecrit özel bir siyasi savaşa dönüştü’

Abdullah Öcalan’ın 25 yıldır hukuksuz bir şekilde İmralı’da esir tutulduğuna dikkat çekilen açıklamada, “İmralı’da uygulanan tecrit politikası, hegemonik komplocu güçlerin çıkarlarına hizmet eden özel bir siyasi savaşa dönüştü. 25 Mart 2021 tarihinden bu yana Önder Apo’nun ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi engelleniyor, kendisinden haber alınması engelleniyor. Bizler ve milyonlarca özgürlükçü yurttaş, Önder Apo’nun sağlık durumuna ilişkin endişe duyuyoruz. Önder Apo’nun tüm mazlum halkların önderi olduğunu, temel haklarından mahrum bırakıldığını ve kendisine mektup yazmanın dahi yasak olduğunu bir kez daha buradan hatırlatmak istiyoruz” denildi.

‘CPT raporu kamuoyuyla paylaşmadı’

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin “Umut Hakkı” kararının, hiç kimsenin sonsuza dek cezaevinde kalmayacağını kapsadığına vurgu yapılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

“Ancak bu karar uygulanmıyor. Tutsaklara işkence yapılmasına karşı, Türk devletinin imzaladığı birçok kanun ve anlaşma bulunuyor. Bu karar ve anlaşmalar, ihlal ediliyor. Ayrıca CPT, birçok defa İmralı ziyareti gerçekleştirdi. Son olarak 2022 yılında gerçekleştirdiği ziyaretin sonuçlarını içeren raporu kamuoyuyla paylaşmadı. Ahlaki ve vicdani görev ve sorumluluklarınızı neden yerine getirmiyorsunuz? Bu işkence ve tecridin neden önüne geçmiyorsunuz?”

‘CPT görevini yerine getirsin’

CPT’nin görev ve sorumluluklarını yerine getirmesinin istendiği açıklamada, şu talepler sıralandı: CPT, İmralı ziyaretinin raporunun sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmalıdır. İmralı’da Önder Öcalan’ın sağlık durumunu kontrol edecek bir hekim görüşmesinin yanı sıra aile ve avukatlarının görüşmesi sağlansın. Hukuki olan Umut Hakkı uygulansın.”