Haber Merkezi- Kürdistan Mağdurlar Derneği’nin Amerika Federal Mahkemesi’ne Mesut Barzani’nin torunları ve Mesrur Barzanî hakkında yaptığı suç duyurusuna Êzidi Özgür Kadın Hareketi (TAJÊ) yazdığı mektupla destek verdi.

Kürdistan Mağdurlar Derneği 30 Ocak 2024 tarihinde Amerika Federal Mahkemesi’ne Mesut Barzani’nin torunları ve Mesrur Barzanî hakkında “öldürme, yolsuzluk, kaçırma, yalancı şahitlik, soykırım, insan haklarının ihlali, bir Amerikalı vatandaşa işkence yapma, uyuşturucu madde kaçakçılığı, halkı zorla sınır dışı ederek mallarına el koyma, Amerika’nın terör listesine aldığı örgütlerle ilişikler geliştirme vb.”  suçlar hakkında suç duyurusunda bulundu. Başvuru üzerine Amerikan Federal Mahkemesi 15 Şubat’ta Mesrur Barzanî’nin ifade vermesi için 21 gün süre tanıdı. İfade vermemesi durumunda  Mesrur Barzanî hakkında işlem yapılacağı da açıklandı.

‘KDP’nin yargılanmasını önemli buluyoruz’

TAJÊ bir mektup kaleme alarak Kürdistan Mağdurlar Derneği’nin Barzanîler hakkında açtığı davaya destek verdi.  Mektupta, Barzanî ailesinin Şengal’de işlediği soykırım suçlarından dolayı da yargılanması talep edildi. TAJÊ’nin mektubunda şu ifadeler yer aldı:

“ 3.8.2014 yapılan fermandan sonra  Êzidi Özgür Kadın Hareketi (TAJÊ ) 2016 yılında kuruluşunu ilan etti. Kürdistan Mağdurlar Derneği olarak sizler, Barzanî ailesi hakkında 25 farklı suçtan ki bunlardan biri de soykırım suçudur, Amerika Federal Mahkemesi hakkında suç duyurusunda bulundunuz. Şunu belirtmek isteriz ki KDP’nin Êzidi toplumuna ve kadınlarına yönelik işlediği suçlardan yargılanmasını çok önemli buluyoruz.

KDP halkımıza karşı tarihi bir suç işledi

Êzidi toplumu olarak tarihte 74 fermana uğradık. En son ferman 3-8-2014 yılında KDP ve Türk devletinin desteği ile insanlık düşmanı DAİŞ eliyle gerçekleştirildi. Fermandan sonra 7 bini aşkın kadın ve çocuk DAİŞ çeteleri tarafından kaçırıldı, binlerce Êzidi katledildi. Bugün hala 87 toplu mezar açılmayı bekliyor. Kutsal yerlerimiz bombalandı, yüzbinlerce Êzidi göç etmek zorunda kaldı. KDP halkımıza karşı tarihi bir suç işledi, ihanet etti. Güya 12 bin KDP peşmergesi Şengal’in güvenliğin alıyordu. Ferman başladığında KDP peşmergeleri bir tek kurşun dahi sıkmadan arkasına bakmadan kaçarak Şengal’i DAİŞ’e teslim etti. KDP, kendi suçlarını örtmek için her gün kamuoyuna yönelik gerçeği yansıtmayan ‘biz Şengal’i özgürleştirdik, 500 şehit verdik’ gibi açıklamalar yapıyor. Tüm dünya KDP’nin Êzidi toplumuna ihanet ettiğini kimin Şengal’i özgürleştirdiğini çok iyi biliyor. Kendi gözlerimizle KDP’nin bize nasıl ihanet ettiğine şahit olduk. 2015 yılındaki fermanı biz yaşadık. Eğer KDP 500 şehit verdiyse hani cenazeleri? Şengal’de yaşanan gerçekleri 7’den 70’e herkes çok iyi biliyor. Kendini feda eden şehit düşen bu halkın evlatlarıdır. Bizim yüzlerce şehidimiz var.

KDP esirlerimiz üzerinden kirli pazarlıklar yürütüyor

KDP DAİŞ’in kaçırdığı esirler üzerinden kirli pazarlıklar yürütüyor. Bu ahlak dışıdır ve uluslararası hukuka aykırıdır. Yine KDP’nin yardımıyla işgalci Türk devleti onlarca kez Şengal’i bombalayarak öncülerimizi katletti. KPD kendini her ne kadar Kürdistan Demokrat Partisi olarak tanımlasa da tersidir. KDP’nin zihniyeti iktidarcı ve anti demokratiktir. KDP çıkarları gereği DAİŞ ve Türk devleti ile iş birliği yapıyor.  En son Ebû Bekir El Bexdadî’nin eşi (DAİŞ’in öldürülen lideri) KDP’nin nasıl DAİŞ ile işbirliği yaptığını itiraf etti.

Êzidi Özgür Kadın Hareketi olarak hakikatin ortaya çıkması ve adaletin sağlanması 3-8-2014 yılında yapılan soykırıma ilişkin tüm belgeleri ilgili kurumlara sunmaya hazırız. Zaman adalet zamanıdır. Bu temelde taleplerimiz şunlardır;

•Bağımsız heyetler Irak özellikle de Şengal’i ziyaret edebilir.

•KDP 3-8-2014 tarihinde Êzidi toplumuna yönelik işlenen soykırım suçlarından yargılansın”