Sudan'daki kadın gazeteciler: Gazeteciler için güvenli yollar açılmalı

Sudan’da devam eden çatışmalar nedeniyle katledilme, taciz, tecavüz, gözaltı, tutuklama, işsizlik ve yerinden edilme gibi hak ihlalleriyle karşı karşıya kalan gazeteci kadınlar, çatışmanın taraflarına güvenli yollar açma çağrısında bulundu.

SALMA Al-RASHEED

Sudan – Sudan’da 15 Nisan 2023 tarihinde Hızlı Destek Güçleri ve ordu arasında başlayan çatışmalar bir yılı geride bıraktı. Çatışmalar nedeniyle 13 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği Sudan’da, Birleşmiş Milletler’in (BM) verilerine göre dünyanın en büyük yerinden edilme krizi yaşanıyor. Yaklaşık 8 milyon kişinin ülke içinde başka şehirlere göç ettiği ülkede, 2 milyon kişi ise çevre ülkelere kaçmak zorunda bırakıldı.

Devam eden çatışmalar nedeniyle insanlık suçları da artı. Katledilme, şiddet, gözaltı, işkence, taciz ve tecavüz özellikle kadınlar ve kız çocukları için tehdit olmaya devam ediyor. “İhanet” gibi suçlamalara maruz kalan kadın gazeteciler de kaçırılma, gözaltı ve tutuklamalarla karşı karşıya kalıyor. Ataerkil toplum yapısı nedeniyle, erkek gazetecilere kadın gazetecilerden daha fazla hareket ve dolaşım özgürlüğü tanınıyor. Bu durum kadın gazeteciler üzerindeki kısıtlamaları da artırıyor. Yüzlerce gazeteci ‘güvenlik’ gerekçesiyle çatışma bölgelerini terk etmeye zorlandı.

‘2 kadın gazeteci katledildi, 3 kadın gazeteci cinsel saldırıya maruz kaldı’

Sudan Gazeteciler Sendikası’nın yayımladığı raporda, 130’u kadın 377 gazeteciye yönelik yaşanan hak ihlallerine dikkat çekiliyor. Rapora göre; 2’si kadın 6 gazeteci katledildi. Gazeteci Halima İdris, gazetecilik görevini yerine getirirken Hartum'daki çatışmanın taraflarından birine ait bir araç tarafından ezilerek katledildi. Gazeteci Samahir Abdel Shafei ise ailesiyle birlikte kaldığı sığınakta ateşli silahla katledildi. 8 kadın gazeteci ise fiziki şiddete uğradı, 3 kadın gazeteci ise cinsel saldırıya maruz kaldı. 

‘Yüzlerce gazeteci gözaltına alındı’

Raporda, ayrıca 39 tutuklama, tehdit ve zorla kaybetme vakasının izlendiği, 5 gazetecinin tutuklanma ve ölüm tehdidine maruz bırakıldığı, 13 gazetecinin vurulma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı, 10 gazetecinin evindeki eşyalarının tahrip edildiği, çok sayıda gazetecinin de işyerlerinde gözaltına alındığı vurgulandı.

Sudanlı kadınlar, gazeteci kadınların yaşadıklarını ajansımıza anlattı

Iman Fadl al-Sayed: Gazeteciler sistematik şiddete maruz kalıyor

Sudan Gazeteciler Sendikası Özgürlükler Sekreteri Iman Fadl al-Sayed, gazetecilerin çatışmaların başladığı günden bu yana her türlü sistematik şiddete maruz kaldığını vurgulayarak, kadın gazetecilerin yaşadıkları zorluklara dikkat çekti. Ağır koşullar altında olan çok sayıda kadın gazetecinin Mısır ve Çad gibi ülkelere kaçmaya çalıştığını vurgulayan Iman Fadl Al- Sayed, bir gazetecinin Batı Darfur'daki El Geneina'dan Çad'a yaptığı yolculuk sırasında doğum yaptığını anlattı.

Madiha Abdullah: Kadın gazeteciler savaşın bedelini ağır ödüyor

Profesör Madiha Abdullah da Sudanlı gazetecilerin çatışmaların başlamasından bu yana pek çok tehlikeye maruz kaldığını anlattı. Gazeteci Halima İdris’in çatışmaların başladığı 7’nci ayda Hızlı Destek Güçleri’ne ait tank tarafından ezilerek katledildiğine dikkat çeken Madiha Abdullah, “Kadın gazeteciler savaşın bedelini çok ağır ödediler ve büyük zorluklar çektiler" dedi. Dafur eyaletindeki gazetecilerin, savaştan en çok etkilenen ve hak ihlaline maruz kalan gazeteciler olduğunu aktaran Madiha Abdullah, şunları ifade etti:

“Dafur’da gazetecilerin bilgi edinmeleri, bilgiyi doğrulamaları ve yayınlamaları için iletişim ve internet hizmetleri yok. Birçok medya kuruluşu basılarak tahrip edildi. Savaş hayatın her alanında kadınları zor koşullarda bırakıyor. Kadın gazeteciler de son derece karmaşık koşullarla karşı karşıya. Korunma ve mahremiyeti olmayan ortamlarda ve koşullarda çalıştılar” diye konuştu.

Gazeteci Hawa Rahma: Gazeteciler için güvenli yollar açılmalı

Bağımsız gazetecilerden Hawa Rahma, savaşla beraber güvenlik sorunu yaşadıklarını anlattı. Ayrıca çalıştıkları medya kuruluşlarının sahiplerinin maaşlarını verme taahhüdünde bulunmadıklarını belirten Hawa Rahma, çatışmanın taraflarını gazetecilerin işlerini yapabilmeleri için güvenli yollar açmaya çağırdı.

Objektif haber yapmalarının engellendiğini vurgulayan Hawa Rahma, bilgi edinmenin zorluğunun yanı sıra yaralı, ölü ve kayıplarla ilgili doğru istatistiklere ulaşamadıklarını söyledi. Bağımsız gazeteci Safia Osman ise, Sudanlı kadın gazetecilerin savaşın patlak vermesinden bu yana karşılaştıkları ilk zorluğun, bağımsız gazetelerin ve medya kuruluşlarının herhangi bir mali haklarını vermeden sessizce kapatılması olduğunu belirtti.

Gazeteci Marwa Al-Amin: Serbest çalışan gazeteciler daha korunmasız

Sudanlı gazeteci Marwa Al-Amin de, ister bağımsız isterse bir basın kuruluşuna bağlı çalışsa da kadın gazetecilerin ekonomik olarak zorlandığına dikkat çekerek, “İş kaynaklarını kaybeden kadınlar sürekli hedef gösteriliyorlar" dedi. Ancak serbest gazetecilik yapan kadınların daha korunmasız olduğunu vurgulayan Marwa Al-Amin, bu koşullara rağmen gazetecilik faaliyetlerini yürüttüklerini ancak gözaltı ve tutuklamalara maruz kaldıklarını söyledi.

Gazeteci Rifqa Abdullah ise çatışmalarla beraber bir yıldır Sudan'daki yerel gazetelerin kapalı olduğuna işaret etti. Radyo istasyonlarının, bazı internet sitelerinin ve televizyon kanallarının Hızlı Destek Güçleri’nin kontrolü altında olduğunu belirten Rifqa Abdullah, "Savaş kadın gazetecileri etkiledi ve kısıtlı ekonomik ve sosyal koşullar altında iş piyasasının dışında kaldılar, yerlerinden edildiler ve mülteci durumuna düştüler" dedi.