Sudan’da ‘Tecavüz ve Cinsel Şiddete Karşı Birlikte Kampanyası’ başlatıldı

Sudan’da Hızlı Destek Ordusu ve Sudan Hükümeti arasındaki çatışmalar nedeniyle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik cinsel şiddet ve tecavüz saldırılarına karşı “Tecavüz ve Cinsel Şiddete Karşı Birlikte Kampanyası” hayata geçirildi.

SALMA AL-RASHİD

Sudan- Sudan’da Hızlı Destek Ordusu ve Sudan Hükümeti arasında devam eden çatışmalar nedeniyle insani durum giderek kötüleşiyor. Çatışmaların başlangıcından bu yana göçler başlarken, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik de cinsel şiddet ve tecavüz vakalarında artış gözlemlendi. Sudan Hızlı Destek Ordusu ile Sudan Hükümeti arasında yaşanan çatışmaların başlangıcından bu yana 6 eyalette 189 tecavüz vakası rapor edildi. Tecavüz edilenlerin çoğunluğunun 18 yaş altı çocuklar olduğu kaydedildi. Bu kapsamda 15 Ocak’ta “Tecavüz ve Cinsel Şiddete Karşı Birlikte Kampanyası” başlatıldı.

‘Mücadele yöntemlerini geliştiriyorlar’

Ajansımıza kampanya hakkında bilgi veren Nashwa Issa, "Kampanya, Sudan'da farklı geçmişlere sahip bir grup kadını bir araya getiren bir girişimdir. Kampanyayla birlikte özellikle devam eden çatışmalarda tecavüz ve cinsel şiddete karşı mücadele yöntemlerini geliştirmek istiyoruz. Bu zor koşullar altında çatışmalarda tecavüz ve cinsel şiddet konularını çevreleyen sessizliği kırmaya yönelik ısrarlı bir girişim yaratacağız” ifadelerinde bulundu.

‘Susmayı reddediyoruz’

Sudan’da çatışmalarla birlikte öldürme, zorla yerinden etme, yer değiştirme ve mülk yağmalarının da olduğunu kaydeden Nashwa Issa, “Ancak tecavüz ve cinsel şiddet, en acı verici ve insan onurunun ihlali olmaya devam ediyor. Bizler de bu suçlara karşı susmayı reddediyoruz ve sesimizi yükselteceğimizi belirtiyoruz. İhlal vakalarını ortaya çıkarıp konu hakkında bir farkındalık yaratılması gerektiğini düşünüyoruz. Kampanyaya destek için yerel, bölgesel ve uluslararası düzeydeki tüm medya kuruluşlarına çağrıda bulunduk. Çağrımızda, hayatta kalanların sesinin duyulmasını ve bu iğrenç suçlara karşı mücadele edilmesini istedik” diye belirtti.  

‘Farkındalık yaratılmalı’

Kampanyanın çalışma mekanizmaları hakkında bilgi veren Nashwa Issa, sözlerine şöyle devam etti: “İlk amacımız Sudanlı kadınlara yeterli korunmanın sağlanmasıdır. Bunun yanı sıra savaşı durduracak baskı mekanizmasının acilen oluşturulmasını, ardından kadın haklarıyla ilgili yasaların devreye sokulmasını talep ettik. Tecavüz mağdurlarına yönelik tıbbi, psikolojik ve sosyal destek hizmetlerinin sağlanması önemlidir. Ardından özellikle mevcut zorluklar ışığında bu hizmetlere erişimin kolaylaştırılması ve geliştirilmesi üzerinde çalışmanın gerekli olduğuna inanıyoruz. Tecavüz ve cinsel şiddet konularındaki sessizliği kırmak için medya kampanyalarını önemsiyoruz. Ayrıca hayatta kalanların korunması, çatışmanın boyutu hakkında farkındalıkların yaratılması da bir gerekliliktir.”

‘Mücadele çabalarını güçlendirmek istiyoruz’

Koordinasyon ve işbirliği mekanizmasının güçlendirilmesinin önemine vurgu yapan Nashwa Issa, “Bu mekanizma ile yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde tecavüz ve cinsel şiddet sorunuyla mücadele önemli. Kampanyada kurum ve kuruluşlarla bilgi ve deneyim paylaşımları da önemli. Kampanyayla Sudan çatışması bağlamında tecavüz ve cinsel şiddetle mücadele çabalarını güçlendirmek istiyoruz. Çünkü çabalar güçlenirse mevcut durum üzerinde olumlu ve kapsamlı bir etki yaratılacaktır. Tecavüz ve cinsel şiddet konularındaki sessizliği kırmak için farkındalık kampanyalarının yoğunlaştırılması da gerekiyor. Koordinasyonun işbirliğiyle deneyim alışverişinde bulunulacak, hukuki tepkiyi geliştireceğiz” diye belirtti.

‘Kadınlar yasal haklarını almada zorluklar yaşıyor’

Nashwa Issa, tıbbi, sosyal ve hukuki personelin tecavüz ve cinsel şiddet vakalarıyla baş etme becerilerini geliştirmek amacıyla eğitim programları düzenlemeye yönelik bir stratejinin acilen benimsenmesine ihtiyaç olduğunu kaydetti. Nashwa Issa, “Kadın haklarının korunması, tecavüz ve şiddet faillerinin cezalandırılması için yasaların uygulanması gerekiyor. Kampanya sürecinde karşılaştığımız zorluklarda oluyor. Suçları izleme ve belgeleme sürecini yürütmenin yanı sıra tecavüz saldırısından sağ kalanlara yönelik kapsamlı destek sağlamada bir takım zorluklar yaşıyoruz. Polis ve mahkeme gibi resmi kurumların tamamen yokluğu nedeniyle hayatta kalanların çatışma bölgelerinde ihbarda bulunduktan sonra yasal haklarını almaları zorlaşıyor. Ayrıca çok sayıda hastane de hizmet dışı” dedi.

Nashwa Issa, son olarak kampanyanın çalışma planını şu sözlerle aktardı: “Geçen yıl çatışmaların başladığı 15 Nisan'dan bu yana yaşanan tecavüz ve cinsel şiddet vakalarına ilişkin bir istatistik raporu sunduk ve bu rapor bir çalışma grubunun çabalarıyla hazırlandı. Çatışma dönemlerinde tecavüz ve cinsel şiddet ihlalleriyle ilgili hazırlanan belgeler korkunç gerçekleri ortaya koyan rapor ve analizlerden oluşuyor. 6 eyalet düzeyinde 189 tecavüz vakası belgelendi. Tecavüze uğrayanların yüzde 46'sı 11 ila 45 yaş aralığında.”